Zorlukla gözlerimi açtığımda içleri yanıyordu. 2 kez gözlerimi kırpıp tekrar açtığımda etraf daha da netleşmişti.
Gözlerimi tavandan çekip önüme baktığımda ise endişeli bir çift göz gördüm, hafifçe ona gülümsedim. "Ne zamandan beri burdasın?" Diye sorduğumda endişeli gözleri hâlâ yerindeydi
"Bilmiyorum"
iç çekerek devam etti."sen iyi misin?"
Hafifçe doğrularak "iyiyim Emir." Dedim ve içini rahatlatmak için tekrar gülümsedim. Ne kadar iyiyim bilmiyordum dün gece sürekli uyanıp durmuştum fakat yinede ilaç etki yapmıştı yoksa 1saat bile uyuyamazdım.
"Saat kaç?" Diye sorduğumda yanındaki telefona baktı. "1'e geliyor." Cidden iyi uymuşum
Gözlerim odanın içinde dolanırken Emir ayağa kalkmış odamdaki sehpaya doğru gidiyordu, yapıcağı şeyi beklerken elinde kahvaltı tepsisiyle geri geldi.
Kahvaltı 11'de olduğu için kaçırmıştım, ilk kez de değildi genelde çok uyuduğum için yetişemezdim, bu yüzden Emir benim için alırdı ve her sabah getirirdi. Kahvaltı yapmayı sevmediğim için getirmemesini söylesem bile beni dinlemezdi.
"Ye hadi, bunların hepsi bitecek bu sefer." Ciddi söylediği cümleler kıkırdamama sebep oldu. "Öyle mi Emir bey?" alayla ve içten bir şekilde güldüm. "Evet öyle" dedi ve kahvaltı tepsisinde ki çikolatalı ekmeği ağzıma tepti, ağzımı sonradan açtığımdan büyük ihtimalle ağzım çikolata olmuştu ve bu yüzünden sırıtıyordu.
Ben ise kaşlarım çatık şekilde ona bakıyordum.Ağzımdaki çikolatalı ekmeği yerken diğer günlere göre daha lezziz bir tat gelmişti.
"Çikolata değişti mi?" Diye sorduğumda diğer çikolatalı ekmeğe geçmiştim. "Çikolata konusu olunca senden de hiç bir şey kaçmıyor." Dedi ve burnuma fiske vurdu. "Markasını değiştirmişler"markasını değiştirmek tadını baya değiştirmişti, bu farkedilmeyecek bir şey değildi.
Yemeğimi bitirdikten sonra tepsiyi alıp yemekhaneye götürecekken Emir kolumu tuttu ve beni durdurdu, söyleyeceği şeyi beklerken ayağa kalktı ve elimden tepsiyi aldı.
Napıyorsun edasıyla ona baktığımda "Hadi, hazırlan dışarı çıkıyoruz." dedi. Canım kesinlikle dışarı çıkmak istemiyordu.Bıkkın bir ifadeyle "nereye?" Dedim.
"İşte orasını bende bilmiyorum" dediğinde direkt aklıma Duru gelmişti, kesinlikle dışarı çıkma işini Duru planlamıştı. Hiç bir güç bugün beni dışarı çıkaramaz.
"Benim bugün canım dışarı çıkmak istemiyor" dediğimde omzumu indirip kaldırdım.
Beni uğraştırma der gibi baktı ve "Şuan oyalanıyoruz sadece, hadi hazırlan!" Diyerek beni dolabımın yanına itekledi. Hayır bu kadar basit olmamalıydı.İnat yapıp bu seferde yatağıma oturdum ve dik dik ona baktım, sabır dilercesine bana baktığında "istersen Duru gelsin o seni gayet ikna eder" dediğinde gözlerim açılmıştı. Yerimden hemen kalkıp dolabıma gittim ve üst raftan beyaz sweatshirt alt raftanda siyah kot pantolonumu alıp dolabı kapattığımda Emir çoktan odadan çıkmıştı. Evet sözümü geri alıyorum, Duru kuvveti beni dışarı çıkartabilir.
Hızlı şekilde kıyafetlerimi giyip bal sarısı saçımı at kuyruğu yaptım, son bir kez aynaya baktım ve siyah sırt çantamı alıp dışarı çıktım.
Kapının önünde bekleyen Emir'i gördüm, kumral saçlarını taramış, yeşil gözleri parlıyordu, üzerine baktığımda siyah pantolonu ve mavi kazağı vardı, beni görünce hafifçe tebessüm etti ve "Duru ve Arda aşağıda bekliyorlar, hadi gidelim" deyince ofladım ve merdivenlere yöneldim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REHİNE
Teen FictionMira, yıllar önce ailesini depremde kaybetmiş bir kızdı. Yetimhane'de kalan Mira arkadaşının isteği ile arkadaşının elbisesini almak için bilmediği, değeri yüksek olan bir awm'ye gider. Fakat işler istediği gibi gitmez ve awm bir hırsız tarafından...