Bölüm şarkısı:
Kelebekler-Madrigal
°°°
"Zamanın içinde kaybolmak derken bundan mı bahsediyordun?"
Kafamı sağa çevirip Jeno'ya baktım. Gayet memnun ve gururlu bir şekilde gülümserken bana değil, önümüzdeki boş araziye bakıyordu.
"Hıhım," Diye mırıldandıktan sonra elindeki piknik sepetiyle beraber büyük bir ağacın altına doğru ilerlemeye başladı.
"Burayı benden ve kuşlardan başka kimse bilmiyor." dedi ve sepeti ağacın altına bıraktı. "Ve tabii artık bir de sen." Diye ekledi. Heyecanına kıkırdarken, kol çantamı sıkıca tutup arkasından ilerledim.
Jeno evdeyken bütün malzemeleri önceden hazırladığını, en azından hava almak için gitmem gerektiğini söyleyerek ısrar etmişti. Bense çok fazla diretmeden kabul etmiştim.
Kendimi kötü hissediyordum, ama iyi hissetmek için neden bir şey yapmayacaktım ki?Jeno, sepetten çıkarttığı kırmızı ve beyaz kareli sofra bezini yeni yeni yeşermiş çimenlerin üzerine serdi ve hemen sonra sırt üstü uzandı. Kollarını kafasının arkasına koyup yastık yaptıktan sonra, gözlerini yumup temiz havayı içine çekti.
Onu izlerken gülümsediğimi fark edince, ben de çantamı köşeye bırakıp onun gibi sırt üstü uzandım. Ama onun uzandığı yünün tam tersine. Kafalarımız ters bir şekilde karşı karşıyaydı. Kollarımı karnımda birleştirip ben de gözlerimi yumdum. Kuş ve böcek sesleri, kulaklarımı doldururken ben de derin bir nefes çektim içime.
Hava hala biraz serindi ama sıkıntı değildi. Üşümeyi seven bir insandım.
"Küçükken bunu çok yapardım." Diye mırıldandım gözlerimi açmadan.
"Böyle uzanıp, bulutları bir şeye benzetmeye çalışırdım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebekler ' Jeno
Fiksi Penggemar"Eğer güzel bir kelebek yakalamak istiyorsan," dedi Jeno daha yeni merhem sürdüğü alnımın üzerine yara bandını yapıştırırken. "Onun zorla peşinden gitme. Sana gelmesi için güzel bir bahçe yetiştir. En sonunda, gelip eşsiz bahçendeki çiçeklere konaca...