İyi okumalar!
Alev ile onlara bakmamaya çalışıyorduk. Ama olmuyordu. Muhakkak onlarla göz göze geliyorduk. Yemeklerimiz bitince oradan kalktık. Hala bizi izliyorlardı. İnanmıyorum, gerçekten inanmıyorum!..
Yemek bölümünden çıktıktan sonra Alev ile birlikte biraz daha gezdik ve sonra ona eve dönmemiz gerektiğini, havanın karardığını söyledim. O da kabul ederek hızlıca çıkışa doğru ilerledik. Alışveriş merkezi bayağı kalabalıktı. Arkama baktığımda Batuhan ve Emir'i görememiştim. Bu çok sevindiren bir şeydi şu anda.
Ama alışveriş merkezinden çıkıp dışarı vardığımız zaman yine bizi bulmuşlardı. Lanet olsun!
Ne zaman kurtulacaktık bunlardan?! Tabi ki eve vardığımızda... Bu takipten çok sıkılmıştım...
Yolda bize ıslık öttüren serseriler vardı ve bu hiç hoş değildi. Antalya'da da mı ya?! Batuhan ve Emir onların bize ıslık öttürdüğünü duymuş olmalılar ki Batuhan çocuğun birine yumruğunu geçirdi. Bunu görmüştüm. Alev şu an halinden gayet memnundu. Çünkü bizi takip etseler de koruyorlar en azından diye düşünüyordu büyük bir ihtimal ve sorduğumda da bu cevabı almıştım zaten.
Alev bazı konularda çok rahattı ve bu beni rahatsız ediyordu. Şu an rahat olunabilecek bir halimiz yoktu çünkü...
Hava kararmıştı ve ben çok korkuyordum. Alev beni sakinleştirmeye çalışsa da ben sakinleşmiyordum. İlk defa böyle bir yere geliyordum ve daha yeni taşınmıştık buraya. O tabi eskiden buralara geliyormuş -e haliyle- ama ben gelmemiştim. Korkmam normaldi. Alev "Biraz sakinleş kızım ya. Bu ne hal? Bugün eğleneceğimizi söylemiştin korkmamızı değil." dediğinde ona döndüm. Ben de hemen konuşmaya başladım, "Alev sen nasıl bu kadar sakin olabiliyorsun ya? Şaşıyorum senin bu haline. Şu anda takip ediliyoruz ve sakinleşmem hiç mümkün değil. Hem de az önce Batuhan birine yumruk attı. Bunları gördüğün halde nasıl bu kadar rahatsın?!" diye çıkıştım ama fısıldayarak konuşuyorduk ki Batuhan ve Emir'in bizi duymalarını istemiyorduk.
Artık yeter! Hemen arkamı döndüm ve konuştum "Siz niye bizi takip ediyorsunuz ya?! İşiniz yok mu sizin?! Sürekli peşimizdesiniz. Yeter artık!" diyerek çıkıştım.
Üçü de bana bakıyorlardı şaşkın gözlerle. Batuhan "Sizi takip etmiyoruz. Sadece biz de bugün buraya sinema izlemeye gelmiştik. Sadece bu. Sakin ol lütfen. Kötü bir niyetimiz yoktu." dediğinde ben de atladım, "Hadi ya! Kitapçıya giriyoruz kapının önünde dolanıyorsunuz. Sinemaya giriyoruz arkamıza oturuyorsunuz. Bir yere giriyoruz yine aynı şekilde yapıyorsunuz. Derdiniz ne sizin? Söyleyin madem açık açık da bilelim." bağırarak konuşmuştum. Alev'e dönerek "Neyse! Gidelim Alev!" dedim ve arkama bakmadan gittim. Alev arkamdan gelirken bağırıyordu "Başak!, Başak bekler misin lütfen?!" buraları bilmediğimi fark ederek olduğum yerde durdum ve onu bekledim.
Kolumu tutarak "Ne yaptığını sanıyorsun? Biraz sakinleşir misin canım..." dediğinde ona sarılarak konuştum "Özür dilerim, çok özür dilerim. Bugünümüzü berbat ettim." ağladığım için sesim boğuk çıkmıştı. "Ağlama, Başak. Saçmalıyorsun. Günümüzü berbat falan etmedin." dediğinde ona daha sıkı sarıldım.
Batuhan ve Emir'in yine koşarak bize geldiğini gördüm ve hemen kollarımı Alev'in boynundan çektim ve gelen Batuhan ve Emir'e baktım.
İkisi de yanımıza gelince Batuhan bana sarıldı. "Ağlama. Sana ağlamak yakışmıyor güzel kız." dediğinde şaşıp kalmıştım. Ne yapıyordu bu?! Ona karşılık vermemi beklemiyordur umarım. "Çeker misin kollarını üzerimden..." dediğimde ellerini belimden çekerek benden özür diledi. Allah'ım bugün ne korkunç bir gün olmuştu böyle ya... Batuhan bana sarıldığında Alev bana bakıp kötü bir sırıtış atmıştı. Bu benim hiç hoşuma gitmemişti. Pislik...
Alev ile hızlı hızlı yürüyerek onları arkamızda bırakmıştık. "Kızım gördün mü ya? Bu çocuk sana sırılsıklam aşık. Bence kaçırma derim ben." dediğinde durdum ve ona döndüm, ben durduğumda o da durdu. Hala ne diyordu ya?! "Alev sen delirdin mi kızım? Daha onu tam tanımıyorum bile ne diyorsun?" diye çıkıştım. Bugünü kolay kolay unutmazdım.
Alev yüzünü asarak benimle birlikte yürümeye devam etti. Bugün Alev'e çok çıkıştığımı hissettim ve tekrar özür diledim Alev'den. "Çok özür dilerim Alev. Seni üzmek istememiştim. Ama böyle şeyler söyleme bana şu anda. Lütfen." diyerek sözümü bitirdikten sonra "Peki. Ben de özür dilerim bebeğim." diye konuşmuştu o da.
Eve varmamıza az kalmıştı. Evimin sokağına geldiğimizde ona "Bugün çok iyi bir gün oldu sayılmaz. Bunu mutlaka bir gün yine tekrarlamalıyız. Artık sınıfta kimse çıkmadan bu gibi planlarımızı söylemeyiz. Hele de Batuhan ve Emir'in yanında." diyerek teşekkür ettim. O da "Haklısın canım. Evet tekrarlayalım. Unutma her zaman yanında olacağım." diyerek benim kendimi iyi hissetmem gerektiğini belirtti. Evimiz 5 katlıydı. Hemen aşağıda olan asansöre binerek çıkacağım kata bastım. Biz 4. katta oturuyorduk.
Evimizin kapısının önüne geldiğimde kendi anahtarımla kapıyı açtım. Ev karanlıktı ve kimse yoktu. Biraz korkmuştum çünkü annem ve babam bir yere gittiklerinde bana hep haber verirlerdi.
Hemen telefonumu çıkararak onları aradım. Annem "Efendim tatlım?" dediğinde "Anneciğim ben eve geldim ama yoktunuz. Neredesiniz şu anda? Kötü bir şey yok değil mi?" diyerek konuştum. Annem "Yok tatlım endişelenme. Baban ile önemli bir işimiz çıktı. Bu akşam gelemeyebiliriz. İstersen arkadaşını arayarak onlarda kalmak istediğini söyleyebilirsin. Çok öptüm bebeğim. Şimdi kapatmam gerek. Kendine iyi bak." diyerek telefonu kapattı. Alev'lere gidecektim. Bu iyi bir fikirdi. Hem geç yatıp dertleşirdik. Evet! Tam da istediğim şey...
————
Selam! Bölümü kontrol ettim ama yine de birkaç gözümden kaçan yazım yanlışları varsa kusura bakmayın. Vaktim oldukça paylaşmaya çalışıyorum... Multimedya'da Başak (Crystal Reed) var. Teen Wolf karakterlerini yaptım. Sonraki bölümlerde diğerlerini paylaşacağım. Hepinizi seviyorum, kendinize iyi bakın! :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Çok Sev
RastgeleOkula yeni gelen Başak, ilk başta Batuhan'ı hiç gözü tutmaz. Onu ilk öptüğünde rahatsızlık duyar. Ama 2. öpüşünde ise çok etkilenir ve ona aşık olmaya başlar. Sevgili olduklarında önlerindeki tek engel Çağlar'dır. Çağlar, Batuhan'ın eski en yakın ar...