Sabah uyandım ve üzerimi giyindikten sonra kahvaltı yaptım ve evden çıkıp okula geldim.
Sırama oturdum.Umarım bu gün iyi geçer.
Derken içeri zorbalar girdi.
Bana sataşmalarını istemiyordum bu yüzden kapıya yaklaştım ve dışarı çıkacakken bir zorba önümü kesti ve gitmeme engel oldu.Shşş lütfen hayır tekrar olmasın lütfen yalvarırım.
Yutkundum ve önümü kesen kişiye yavaşça baktım."Küçük tavşana bak sen! Bize bir selam yok mu yaa!"
"Uff Çekil kenara!"
Zorbaların başı olan Jeon önüme geldi.
Lütfen yapma gitmek istiyorum.Hızlı adımlarla sırama gittim ve oturdum.
"Hey!"
Hayır!! Yanıma geldiler ve oturdular.
"Günaydın desene ya bize!"
"Hadi ama bu kadar korkak olma!!"
"Bu gün nereye gidiceksin tavşan?!"
"B-ben h-hiç-"
"Ooo ne güzell! Demek bu gün senle uğraşa biliriz he!!"
Güldüler. Ben ise ağlamak istiyordum tekrar beni dövüceklerdi!
"Noldu?!"
Yutkundum ve konuştum.
"H-h-hiç"
"Aa yazık yoksa... Yoksa seni dövmemizden mi korkuyorsun! Aa kıyamam!"
Benle alaycı bir şekilde konuşmuştu.
"Cidden korkuyor musun ya!?"
"Daha fazla korksan iyi olur!"
"Hadi çocuklar yerinize derse başlıyoruz!"
Herkes yerine oturdu. Jungkook benim gözlerime bakarak yürüdü ve sırasına oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Tae|doesn't set me free|•
Kurgu Olmayanher zaman zorbalığa uğrayan, hiç kimse tarafından sevilmeyen, Aile soruları olan, sürekli baskı altında olan, herkesin nefret ettiği bir oğlanın hikayesi.