18. bölüm

534 49 5
                                    

Sadi, kadının elini de bırakmadan hızlı adımlarla ağaca doğru ilerledi.

Sadi: ciddi misin şuan?

Yaver: ya ağam top kaçınca çıktım ama bir türlü inemedim ben.

Songül: oraya nasıl çıktın ki sen?

Vural: vallahi yenge yapma etme dedik ama dinlemedi bizi.

Yaver: ne yani top burda mı kalsaydı yenge?

Songül: kalsaydı yaver, yenisini alırdık. Bak geç kalıcaz şimdi.

Yaver: kusura bakmayın ya ben inerim sandım.

Sadi: yok oğlum kusur falan da nasıl ineceksin sen ordan?

Songül: itfaiyeyi arayalım bence.

Sadi: mükemmel bir fikir. Şimdi şöyle yapıyoruz can sen hemen itfaiyeyi ara koçum. Bizde gidelim sen arkadan gel yaver, kadın kapıda kalacak yoksa.

Can: tamam hocam.

Songül: olur mu canım öyle şey? Beklesin kadın biraz, yaveri böyle bırakamayız.

Yaver: yengem gidin siz, ben gelirim arkadan merak etmeyin.

Mert: bencede gidin songül abla, biz buradayız zaten.

Songül: peki tamam madem, ama iner inmez arıyorsun hemen. Bak aklım sende kalacak.

Yaver: tamam yengem merak etme sen.

Can: aradım hocam, 15 dakikaya burda olurlar.

Sadi: tamam o zaman hadi gidelim karıcım.

Araz: hocam!

Sadi: efendim sarı?

Araz: iki dakikanız var mı acaba?

Sadi: tabiki.

Sadi ve araz kalabalıktan bir kaç adım uzaklaşınca araz hemen lafa girdi.

Araz: hocam ben ödevi hallettim içiniz rahat olsun.

Sadi: vallaha mı lan?

Araz: vallaha.

Sadi: helal olsun koçum sana, kaptin sözlüyü.

Araz: eyvallah hocam.

Sadi: gerçekten teşekkürler Araz beni büyük bir dertten kurtardın.

**

Songül çalan telefon ile anahtarı Sadi'nin eline tutuşturup cebinden telefonu çıkarttı ve arayanı görünce hemen açtı telefonu.

Songül: alo yaver, naptın?

Yaver: indim şimdi yenge, çocuklar da toplandılar onlara eşlik edeceğim şimdi yalnız bırakmak olmaz. Ama çok geç kalmam diye düşünüyorum.

Genç adam, eline aldığı anahtar ile kapıyı açtı ve kadının girmesi için müsade etti. Songül de içeriye girip ayakkabılarını çıkarttı hemen.

Songül: tamam yaver ama bak çok oyalama ayıp olmasın kadına.

Yaver: tamam yengem sorun yok merak etme.

Songül elindeki telefonu kapatırken kendini de koltuğa bıraktı. Sadi de elindeki poşetleri mutfağa bıraktıktan sonra üzerini değiştirmek üzere odasına gitti.

**

Duyduğu zil sesi ile koşarak kapıya gitti ve adamın da yanına gelmesini bekledi songül. Ardından kapıyı açıp kadını karşıladı.

Songül: Mahinur teyzecim hoşgeldin, buyur geç.

Mahinur: hoşbuldum kızım, nasılsınız?

Yaşlı kadın koltuğa doğru giderken gözlerini evde gezdirmeyi de ihmal etmedi ve gördüğü boy boy düğün fotoğrafları ile yüzündeki gülümsemesini büyüterek oturdu koltuğa.

Fark Etmeden Senin Olmuşum // SadgülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin