Jin babam bileklerime kapatıcı sürdü "oldu" diyerek saçlarımı öptü "çantan hazırmı" sorusuna kafamı salladım "baba 22 yaşındayım"
"sen hala 14 yaşındasın, sus bakayım" gülerek sarıldım "sizi seviyorum" saçlarımı öptü "bizde seni seviyoruz bebeğim" güldüm, kalkarak arabaya geçtik.
Okulun önünde durduk, namjoon babam "çıkacağın zaman planın yok ise ara, geliriz" kafamı salladım "tamam, kendimde eve dönebilirim biliyorsunuz" bir birlerine baktılar, jin babam "biz seni daha çok görmek istiyoruz, hadi geç kalıcaksın" yutkundum "görüşürüz" diyerek arabadan indim.
4 kere intihar etmeye çalışmıştım ve onlar son ikisinde hayatımdaydı, benim yüzümden 6 ay uyuyamamışlardı, bende onlara tutunarak yaşamaya çalışıyordum.
Salak hoca ilk derse gelmeyeceğini gruba yazdığında sınıfça küfür etmiştik, kalkarak kitabımı alıp kantine indim, kahve alarak masaya oturdum ve yanımda aldığım kitabı açarak okumaya başladım, namjoon babam gizem-polisiye kitabı almıştı ve kitap güzeldi.
Jungkook, taehyung ve jimin yanıma oturdu, göz devirdim, arkadaşım değillerdi ama beni aralarına almak için uğraşıyorlardı, bana mesaj atmaya başladıklarında engellemiştim ama yeni hat almışlardı, çok kararlıydılar ya da babam onlara para veriyordu yanımda dursunlar diye, bilmiyordum.
Hepsi de namjoon ve jin babamın arkadaşlarının çocuklarıydı, taehyung "yoongi hangi kitabı okuyorsun?" dediğinde takmadım, önümden aldığında sinir ile nefes aldım, gülerek geri bıraktı "merak ettim ama" kitaba geri döndüm, taehyung çok narindi ve her ne kadar sevmesemde onu üzmemeye çalışıyordum.
Jungkook "okul çıkışı plan yapalım mı?" bana baktı, ona döndüm "siktirin gidin başımdan" dediğimde jimin güldü "şakacı" ona baktım, gülüşünü bozmadan "kafeye gidebiliriz yada park, hangisi?" kalkarak "cehennem" dediğimde göz devirdiler.
Sessiz bir kişisel alan istiyordum çok şey değil ve o alan bana çok uzaktı maalesef.
Sınıflarımız aynı olduğu için şansıma her gün küfür ediyordum, yerlerine oturduklarında sınıf dolmaya başlamıştı en son hoca girdiğinde tabletimi çıkarttım.
Sınıfa yeni biri girdi, hoca "boş yere geç" diyerek geçiştirdi ki tek boş yer benim yanımdı, sınıfta gözlerini gezdirdi, yanımdaki boş sırayı gördüğünde gelmeye başladı, kızıl saçlı, badem gözlü, kalp burun ve dudaklı, güzel bir çocuktu.
Yanıma geldiğinde takmamıştım o ise ses çıkartmadan oturmuştu zaten, tabletini çıkartarak dersi dinlemeye başladı, arada yan göz ile ona bakıyordum, kahve gözleri güzeldi, çene hattı biraz uzundu ve cidden yakından çok güzeldi.
Benim soluk tenime nazaran biraz esmerdi ve cildi sağlıklıydı, benim koyu göz altlarım ve yorgun görünen bir tenim vardı, bana döndü "hangi konudasınız?" ona baktım "Düzlemde Kartezyen Koordinatlar" kafasını salladı "teşekkür ederim" diyerek gülümseyip önüne döndü.
Salak hoca hala ders anlatmayıp oyalanıyordu, yine bana yaklaştı "ne zaman ders anlatıcak?" omuz silktim "bilmiyorum" kafasını salladı "hep böylemi?" diyerek yeniden konuştuğunda kafamı salladım "bilmiyorum" ona soğukça baktım, büyük kahve gözlerini kırpıştırdı "tenin çok soluk, yeni fark ettim, bu arada ben hoseok" omuz silktim "banane" dediğimde gülüşü soldu.
Taehyung "o yoongi, bende taehyung" diyerek güldüğünde arkadan jungkook "ben jungkook, turuncu saçlı jimin, yoongi soğuk ve umursamaz biridir onu fazla takma, zaman ile alışırsın" açıkladığında iğrenerek ona baktım ve geri önüme döndüm.
Hoseok "bende hoseok tanıştığıma sevindim" hoca "pekâlâ" dediğinde göz devirdim "gerizekalı zil çaldı zaten" konuştuğumda zil sesi duyuldu "pedofili oruspu çocuğu" jungkook, jimin ve taehyung göz devirirken hoseok şaşkınca baktı, jungkook "ayrıca küfürbaz dır" hoseok kafasını salladı hala far görmüş tavşan gibi bakıyordu, elimi salladım "aloo" dediğimde kafasını salladı ve önüne döndü.
Çok tatlıydı.
Kafamı salladım, ben ne diyorum amk.
/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope : huzur
FanfictionKarşımda hoseok vardı, kendime baktığımda hala 10 yaşına yeni girmiş Min Yoongi nin bedenindeydim, ağlayarak hoseok'a sıkıca sarıldım, güvende hissediyordum.