I "KARŞILAŞMA"

1.3K 54 16
                                    

İyi okumalar diliyorum ✨

Yayınlanma Tarihi : 05.01.2024

꧁꧂

İnsanlar vardır ; Gelir geçerler hayatlarımızdan.....
Kimi hiçbir iz bırakmaz ardından,
Kimi hafifçe okşar ruhumuzu,
Kimi de hüzün bırakır ardından,
Kimi depremlerle gider,
Kimi fırtınalarla....

Benimde hayatımdan birçok kişi gelip geçti ama sadece bir tanesi canımı çok yaktı. İçimde fırtınalar koptu,zelzeleler oldu ama kimse duymadı... Canımın yandığı yeri yine ben sardım kendi ellerimle.

Gözlerimden akan her bir gözyaşım kağıt parçasını ıslatmaya devam ederken, bulanıklaşan görüşüm ile daha fazla yazamayacağımı anlayıp defteri kapattım. Kimseye ağladığımı fark ettirmeden lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım.Aynadan kendime baktığımda burnumun ucu kızarmış, gözlerimin içide biraz kanlanmıştı. Beyaz tenli olmanın dezavantajlarıydı ne yazık ki bunlar. Birisi görse ağladığımı çok rahat anlayabilirdi. Lavabodan çıkıp tekrar odama girmek üzereyken

"Abla"diye seslenen Zeynep'e baktım.

"Efendim"dedim odaya girerken.Arkamdan gelip kapıyı kapattı.

"Yine mi aynı şey ? Daha kaç kere söyleyeceğim sana bunu unut diye !"

"Arada gelip gidiyorlar sadece,unuttum normalde" Soruyorum size gerçekten unutulur muydu tüm acılar yoksa kabuk mu bağlardı sadece ?

"Bu unutmuş halin ise"

"Zeynep uzatma ! Ne diyeceksen söyle ve git"yaşlarımız birbirine yakın olmasına rağmen bazen fazlasıyla çekilmez olabiliyordu.

"Akşam sekizde Nazlı ablanın düğünü var,unutma diye hatırlatmaya gelmiştim"dedi ve odanın kapısını açıp çarparak çıktı odadan. En yakın arkadaşımın düğününü
tamamen unutmuştum,bu aralar çok fazla unutmaya başlamıştım herşeyi ve bu unutmalar bazen iyi sonuçlar doğurmayabiliyordu.

Gözlerim saate kaydığında akrep ile yelkovan altı buçuğu gösteriyordu. Yataktan kalkıp dolabın karşısına geçtim, anca hazırlanırdım zaten. Saten kahve rengindeki elbisem gözüme çarptığında askılıktan çıkarıp yatağın üzerine bıraktım. Aynı renkteki şalımı da dolaptan aldığımda onu da yatağın üzerine bırakarak,makyaj masamın sandalyesine oturarak makyajımı yapmaya başladım. Çok abartı olmayan, doğal bir makyaj yaptığımda üzerimi çıkartıp elbiseyi giyinmeye başladım. Elbiseyi giymiştim fakat fermuarını kapatamıyordum. Odadan çıkarak Zeynep'in odasında girdim.

"Zeynep şu fermuarı kapatsana"dedim arkamı ona doğru dönerek. Elbiseyi iki yandan düzeltip fermuarı çekti. Zeynep'e doğru döndüğümde onunda giyinmiş olduğunu gördüm. Diz kapaklarına gelen vücudunu saran bir elbise tercih etmişti. Saçlarını da maşa ile dalgalandırmış, yarım bir şekilde arkadan tel toka ile tutturmuştu.
Ben kapalıydım,Zeynep ise açıktı. İkimizin de tercihi farklı yönlerden yana olmuştu. Ailemizin çok baskı kuran bir yapısı olmadığı için Zeynep açık olmayı tercih etmişti ve açık olmak ona gerçekten çok yakışıyordu.

Ailenin en güzel genlerini o almıştı.Sarı ile karışık kahve tonundaki saçları, beyaz teni ve uzun boylu fiziki ile fazlasıyla güzeldi. Ben ise beyaz tenim,ortalama denecek boyum ve zayıf vücudum ile onun yanında sönük kalıyordum. Ama yinede kendimi seviyor ve güzel buluyordum. Bunu sanırsam etraftan gelen iltifatlar ile kabul etmiştim.
Annem hazır mısınız diyerek odaya daldığında Zeynep'i incelemeyi bıraktım ve beş dakikaya hazır olacağımı söyleyerek kendi odama geçtim.

İLK AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin