İyi okumalar diliyorum ✨
Yayınlanma Tarihi: 16.06.2024
꧁꧂Her zaman vardır söylenecek bir söz,
gidilecek başka bir yer ve en baştan yazılacak bir hikaye. Yeni bir yaş, yeni bir yıl. Her şeye sıfırdan başlanacak zaman.Bugün benim için çok değerli birinin doğum günü... Kendimin. İnsan sevmeye, değer vermeye önce kendinden başlamalıydı. Eğer ki sen kendini sevmezsen başkalarının senin sevmesini beklemek aptallık olurdu.
Bu hayatta her zaman öncelik kendinizin olmak zorunda.Kendinizi sevin ve sevilin.
Yüzümde minik bir tebessüm, içimde buruk bir sevinç vardı. Mutluydum inkar edemezdim ama bir yanımda yine doğum günümde yanımda olmayan kişilerin eksikliklerini hissediyordum. Zeynep yoktu yine yanımda. İkimizde üniversiteye başladığımızdan bu yana benim doğum günüm her zaman okul zamanına denk geldiği için uzun zamandır beraber olamıyorduk.
Gerçi gece tam yirmi dörtü gösterip ertesi güne geçtiği vakitte doğum günümü kutlayan ilk o olmuştu ve tabi arkasından hemen Büşra yazmıştı. Senelerdir değişmeyen bir gelenekti bu bizim için.
"Defne uyandın mı?"kapının arkasından sesini duyduğum anneme uyandığımı söyleyerek yataktan kalktım. Odadan çıkıp lavabodaki işlerimi hallettiğimde annem çoktan kahvaltılıkları çıkarmıştı.
"Günaydın."dedim annemin arkasından boynuna sarılırken
"Günaydın doğum günü kızı.Bir yaş daha yaşlandın ha." gülerek söylediği cümleye sitem ettiğimde "Ya anne ne yaşlanması ! Daha gencecik, güzel, çıtır bir kızım ben."
"Aynen canım.Hadi kahvaltıyı hazırla çok konuşma."
"E sen ?"
"Ne ben ?"
"Beraber hazırlamayacak mıyız?"
"Eşek kadar oldun Defne,evleneceksin hâlâ beraber diyorsun."
"Ama bugün benim doğum günüm."
"Defne !"son harfi uzatarak sinirlenmeye başladığını anladığımda uzatmayarak çayı demledim. Bu kadın da hiç şakadan anlamıyordu canım hemen herşeyi ciddiye alıyordu.
Annem içeri giderken bende canım tost çektiği için makineyi çıkarttım. Malzemeleri de dolaptan çıkarıp tezgahın üstüne koyarken çay oluncaya kadar hızlıca üçümüze tost yapmaya koyuldum. Herşey hazır olduğundan içeride oturan anneme seslendim. Babam ise hâlâ uyuduğu için uyandırma görevi her zaman ki gibi bana düşmüştü. Tam on dakikamı babamı uyandırmak için harcamıştım. Sonunda uyandığından emin olup yataktan kalktığı vakit bende odadan çıkarak derin bir nefes verdim. Mutfağa girdiğimde annemde soğumasın diye koymadığım çayları koyarak son eksiği de tamamlamıştı.
"İlk göz ağrım benim doğum günün kutlu olsun."babamın sıcak kollarını omuzumda hissederken beni kendisine çekip sıkıca sarıldı. Başımı gövdesine yaslayıp ellerimi sırtına doladığım vakit saçlarıma bir öpücük kondurup geri çekildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK AŞK
ChickLitBir gün mutlaka hayatına biri girecek. Belki de en çok kimi sevdin diye soracak sana. Sende "En çok seni sevdim"diyeceksin büyük ihtimalle.. Peki ya seni en çok kim sevdi ? diye sorarsa sana , o zaman ismim çıkar mı dudaklarının arasından... Her şe...