I'm Always With You

17

4 Mart 2023

"Bu soğukta kim buraya bırakabilir Tanrı aşkına!"

Yoongi kapımızın önünde gördüğümüz küçük bedeni hemen kucağına alıp kenara geçti. Bende hızlıca kapıyı açıp içeri girmesi için kenara geçtim.

"Yoon durumu nasıl?"

"Çok üşümüş Jimin nabzı çok yavaş"

"Yoongi hadi hastaneye götürelim"

Beni başı ile onaylayıp küçük bedeni kollarıma bıraktı. Hızla odaya gidip kalın montlarımızdan birini getirip küçük bedeni sarmaladı.

Arabaya bindiğimizde küçük beden ile ben arkaya geçmiştim. Yoongi de dörtlüleri yakmış hızla hastaneye sürüyordu arabayı.

"Çok güzel bir bebek. Aklım almıyor nasıl bırakabildiler bu soğukta. Bırakmak mecburiyetinde kalmış olsalar bile hiç mi vicdanları kalmadı"

"Tamam bebeğim düşünme şimdi bunu. Önce ufaklığı bir iyileştirelim"

Onu başımla onaylayıp kucağımdaki bedenin nabzına baktım.

"Nabzı hala yavaş"

"Şu köşede bir hastane var oraya götürelim bizim hastaneye gitmemiz zaman kaybettirebilir"

"Olur."

Hızla acil bölümüne gelince kapıya arabayı bırakmış arabadan inip hemen kapımı açmıştı. Kucağımdaki bedenle içeri giderken arkadan seslenmişti.

"Araba için bir yer bulup gelicem"

"Tamam"

Kucağımdaki bedeni acilde boş olan sedyelerden birine yatırıp etrafa bakındım. Tüm doktorlar şuan meşguldü. Gelen bir hemşireden hemen steteskop istedim. Anlamsız bakışlar atarken küçük bedeni sardığımız montu kenara koyup gelen steteskop ile kalp atışlarını dinledim.

"Kaç saat dışarıda olduğun bilmiyoruz ama soğuktan ölmek üzereydi. Nabzı çok yavaş nefesi neredeyse duracak. Ambu verin"

Hemşire hala anlamaz bakışlar atarak istediğimi vermişti. Ardından hızlı bir şekilde monitördeki kabloları küçük bedene takmıştı.

"Durumu ne?"

"Nabzı git gide düşüyor Yoongi"

Monitördeki düz çizgi ile Yoongi yerimi almış iki parmağı ile küçük bedene kalp masajı yapıyordu. Ben ise ambu ile hava veriyordum.

Monitörden gelen ses ile ikimiz de oraya baktık.

"Nabzı normale döndü"

"Bir serum takın. Ayrıca kan değerlerine de bakılacak"

Hemşire Yoongi'yi başı ile onaylayıp yanımızdan ayrıldı. Sedyenin köşesine oturup küçük bedenin saçını okşadım.

"Merak etme güzelim iyi olucak"

Onu başımla onayladım.