23 Ağustos
Jisung diğer soyguncu arkadaşının yanına gitmek için odadan çıkmış hızlı adımlarla bankanın alt katına inmeye başladı.
Jisung, kendini lee know olarak adlandıran soyguncu ile çocukluktan beri tanışıyorlardı. Jisung ailesini küçük yaşta kaybedince lee know ona sahip çıkmış ve onunla ilgilenmişti. Lee know, jisung'tan sadece iki yaş daha büyük olmasına rağmen jisung'a göre bir baba, bir abi, bir kardeş ve bir arkadaş gibiydi. Aralarındaki bağ çok güçlüydü.
Her ne kadar soyguncu olsalarda ve bunun yanlış bi şey olduğunu bilselerde jisung lee know'un kötü biri olmadığını biliyordu. Lee know jisung'u asla yarı yolda bırakmamış hep onu korumuş, jisung için en güvenilir kişi olmuştu. Her yere birlikte giderlerdi. Her işi birlikte yaparlardı ve birbirlerinden başka hiç kimseleri yoktu.
Lee know, jisung yanına varır varmaz konuşmaya başlamıştı.
"Bak jisung, biz hep burda kalamayız bi an önce polisle iletişime geçip istediklerimizi alıp gitmemiz gerekiyor buradan."
Lee know'un hızlıca konuşmasına karşılık jisung sakin ve alaycı bi tonda cevaplamıştı.
"Bunu nasıl yapmayı planlıyorsun bay çok bilmiş? Polislerle iletişime geçmeye çalışırsan seni tutuklarlar. Bunuda mı sana ben öğretmeliyim biraz aklını kullan. Hem diyelim ki polisle bi şekilde iletişime geçmeyi başardın ve istediklerimizi söyledin polisler 'tabii hemen getiriyoruz' demiyecekler."
Lee know, jisung'un söylediklerini düşününce onu haklı bulmuş fakat onun altında kalmamak için biraz sesini yükselterek konuşmuş ve jisung'un gülmesini sağlamıştı.
"Madem çok biliyorsun jisung dalga geçeceğine çözüm üret sonuçta ben tutuklanırsam seni de tutuklarlar"
İki genç kendi aralarında çözüm bulmaya çalışırken saat 11'de polisler içerdekilierle iletişime geçmeye çalışmıştı. Lee know eline geçen bu fırsatı değerlendirmek istemişti ve polislere isteğini bildirmişti.
Lee know polislerden, 367.579.890 won (5.559.891,92 tl) tutarında para ile, kapının önüne bir sürat arabası getirilmesini talep etti. Soyguncu bu şartlarının yanı sıra, cezaevindeki arkadaşı Seo Changbin’in da bankaya getirilmesini istedi. Paraları teslim aldıktan sonra rehineleri yanına alarak, kapı önüne getirileck sürat arabasıyla banka şubesinden ayrılacaklarını söyledi.
Lee know ve jisung polislerin isteklerinin, yerine getirilmeyeceğini bilselerde polise bildirmişlerdi. Ama hiç beklemedikleri şey ise aslında polislerin ikilinin isteklerini yerine getirecek olmasıydı.
Ilk önce Polis öğleden sonra saat 2.15'te, lee know'un cezaevindeki arkadaşını bankaya getirdi.
İkili dışardan siren seslerini duyunca camdan dışarıya bakamya başlamıştı ve polis arabasından indirilen, İki yıldır görmedikleri arkadaşları changbin'i gördüler. Bunu gördüğü gibi lee know konuşmaya başlamıştı.
"Ne oldu bay çok bilmiş hani isteklerimizi yerine getirmeyecklerdi."
Bu tavırlarına rağmen lee know'da en az jisung kadar changbin'in getirilmesine şaşırmıştı.
Changbin bankaya yavaş adımlarla girdi ve aynı yavaşlıkla merdivenlere ulaştı, önce boğazını temizledi sonra gür sesi ile arkadaşlarına seslendi.
"Hey! Lee know! Jisung!"
Lee know ve jisung arkadaşlarını sonunda tekrar görecekleri için sevinseler de, changbin'in gür sesi yaklaşık 4 saattir odaya kapatılan dört arkadaşa aynı duyguları yaşatmamıştı.
Dörtlü, dışarıdaki polisin siren seslerinden sonra gelen tanımadıkları changbin'in sesini duyunca gerildiler ve odanın en uzak köşesinde birbirlerine yakın olacak şekilde oturdular.
Jeongin, changbin'in sesini duyduktan sonra "sanırım sonumuz yakın" diye fısıldadı.
Seungmin ve felix'te jeongin'in fısıldadığı şeyden sonra daha da fazla gerimleye ve korkmaya başlarken aralarında en sakin kalan kişi, normalde en korkakları olan hyunjin'di.
Hyunjin her ne kadar içten içe gergin olsada lee know denilen adama karşı tuhaf bi güven beslemeye başlamıştı. Sebebini kendisi bile bilmiyordu. Sadece ona güvenmek istiyordu. Tüm bunlar olurken korkup endişelenmek, veya başlarına neler gelebileceğini yada sonlarının ne olacağını düşünmek yerine sadece bir kez gördüğü lee know'dan başka hiç bir şey düşünmüyordu.
Changbin merdivenlerden aşağı inip uzaktan arkadaşlarını gördü. Uzun süre sonra tekrar özgür olmanın ve tekrar arkadaşlarını görebilmenin heyecanını yaşıyordu.
Sonunda arkadaşlarının yanına ulaştığında jisung hızlıca üstüne atladı. Üçüde bu duruma gülüyordu.
Changbin, jisung ve lee know için çok yakın bir dosttu. Birbirlerini küçüklükten beri tanıyorlardı ve çoğu vakitlerini beraber geçiriyorlardı. İki yıl önce changbin hapishaneye atılıncaya kadar sürekli birliktelerdi.
Changbin ayağa kalkıp lee know ile birbirlerine sarıldıktan sonra sohbet etmiş ve uzun yılların hasretini gidermişlerdi.
-----------------------------------------------------
Merhabalar hepinize
Kitap 60 okuyucuya ulaştı 🎉
Destekleriniz için hepinize teşekkür ederim
Bu bölümü nasıl buldunuz?
Umarım beğenmişsinizdir
Bölümler hoşunuza gidiyorsa lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın
Hepinizi seviyorum
Kendinize iyi bakın👋🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Banka soygunu ~Hyunho~
FanfictionSevgilisi ile gayet rutin ve normal bir şekilde ilerleyen hyunjin'in hayatının bir banka soygunu ile değişeceğini kimse tahmin edemezdi. (Bu fic genel olarak geçek bi olayın hayal gücüm ile birleşmiş halidir)