Jisung
Minho hyungun evinde frambuazlı pasta yememin üstünden 4 gün geçmişti. 4 gündür çok konuşamıyorduk çünkü sınavlarına çalışıyor, okuluyla uğraşıyordu.
Bu 4 gün içinde az konuşmamıza rağmen biraz daha yakınlaştığımızı hissetmiştim ve nasıl biri olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlamıştım.
Dışarıdan soğuk ve sert gibi biri görünse de içinde sıcacık biri vardı. Çok inatçıydı. Kendine aşıktı ve lafını asla esirgemiyordu. Hayatımda gördüğüm en açık sözlü insandı hatta.
Benimkilere yazmadığım 2 günü de telafi etmiştim ve çalışabildiğim kadar ders çalışmış, Seungmin'i darlamıştım sorularıma bakması için. Aslında Minho hyunga sorardım ama Seungmin'e değil de ona gitmemi garip karşılamıştılar.
Haklılardı da aslında. Beni rahatsız eden birinin yüzüne dahi bakmazken Minho hyungla samimiydim. Onların bakış açısından böyleydi tabi bu. Ben ise onunla yüzyüze gelebilmek için bahane bulmaya çalışıyordum sadece. Bahane bulmama gerek yoktu aslında, onu görmek istediğimi söylesem yine görürdüm ama keyfi rahatsız etmek istemiyordum onu. En azından geçerli bir sebebim olsun istiyordum.
Minho hyungun Instagram hesabını bulmaya çalışmış ama bulamamıştım. Ona Instagram'ı olup olmadığını sorduğumda kullanmadığını söylemişti. Şaşırmıştım ama Instagram kullanacak biri gibi değildi. Ben bulduğum ufacık vakitte telefonu elime alıyordum ama eline almıyordu hiç.
Test kitabına bakarak düşünmeyi bırakıp telefonumu elime almıştım. Canım sıkılmıştı, daralmıştım.
Jisung
hyuuungnasilsin
minho hyung
İyiyim, sen?Jisung
hyungben cok daraldim
icim disim test oldukuscam biraz daha
soru cozersemeger musaitsen
isin falan yoksa
terasta kahve icsek olur
mu hem babaannem
kakaolu kek yaptiondan da getiririm
minho hyung
Sana her zaman
müsaitim, Han
.
O zaman ben kahveleri
yapayım, sen de keki al
bize gel. Beraber çıkarız
terasa.Jisung
tamammgeliyorum hemen
Masamdan kalkmış ve üstümü değiştirmiştim. Pijamalarımla gitmek istememiştim. Yine, siyah kolsuz bir tişört giymiştim. Altıma da siyah bol şortumu giymiştim.
Telefonumu şortumun cebine koyduktan sonra mutfağa gitmiştim. Babaannemin yaptığı keki dilimleyip tabağa koymuştum ve babaanneme haber vererek evden çıkmıştım.
Üst kata çıkıp kapıyı çalacağım sırada kapı açılmıştı. Birbirimize gülümsedikten sonra terasa çıkmıştık.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
rain. ✓
Fiksi Penggemar[minsung] Jisung, anahtarını unuttuğu ve arkadaşı Felix de evde olmadığı için babaannesi gelene kadar Minho'nun evinde beklemek zorunda kalır. Ancak yaşanılan bu tesadüfi karşılaşma sonrasında Jisung öğrendiği şeylerle beyninden vurulmuşa döner. baş...