10

1.9K 222 186
                                    

Jisung

Minho hyungun evinde frambuazlı pasta yememin üstünden 4 gün geçmişti. 4 gündür çok konuşamıyorduk çünkü sınavlarına çalışıyor, okuluyla uğraşıyordu.

Bu 4 gün içinde az konuşmamıza rağmen biraz daha yakınlaştığımızı hissetmiştim ve nasıl biri olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlamıştım.

Dışarıdan soğuk ve sert gibi biri görünse de içinde sıcacık biri vardı. Çok inatçıydı. Kendine aşıktı ve lafını asla esirgemiyordu. Hayatımda gördüğüm en açık sözlü insandı hatta.

Benimkilere yazmadığım 2 günü de telafi etmiştim ve çalışabildiğim kadar ders çalışmış, Seungmin'i darlamıştım sorularıma bakması için. Aslında Minho hyunga sorardım ama Seungmin'e değil de ona gitmemi garip karşılamıştılar.

Haklılardı da aslında. Beni rahatsız eden birinin yüzüne dahi bakmazken Minho hyungla samimiydim. Onların bakış açısından böyleydi tabi bu. Ben ise onunla yüzyüze gelebilmek için bahane bulmaya çalışıyordum sadece. Bahane bulmama gerek yoktu aslında, onu görmek istediğimi söylesem yine görürdüm ama keyfi rahatsız etmek istemiyordum onu. En azından geçerli bir sebebim olsun istiyordum.

Minho hyungun Instagram hesabını bulmaya çalışmış ama bulamamıştım. Ona Instagram'ı olup olmadığını sorduğumda kullanmadığını söylemişti. Şaşırmıştım ama Instagram kullanacak biri gibi değildi. Ben bulduğum ufacık vakitte telefonu elime alıyordum ama eline almıyordu hiç.

Test kitabına bakarak düşünmeyi bırakıp telefonumu elime almıştım. Canım sıkılmıştı, daralmıştım.

Jisung
hyuuung

nasilsin

minho hyung
İyiyim, sen?

Jisung
hyung

ben cok daraldim
icim disim test oldu

kuscam biraz daha
soru cozersem

eger musaitsen

isin falan yoksa

terasta kahve icsek olur
mu hem babaannem
kakaolu kek yapti

ondan da getiririm

minho hyung
Sana her zaman
müsaitim, Han
.
O zaman ben kahveleri
yapayım, sen de keki al
bize gel. Beraber çıkarız
terasa.

Jisung
tamamm

geliyorum hemen

Masamdan kalkmış ve üstümü değiştirmiştim. Pijamalarımla gitmek istememiştim. Yine, siyah kolsuz bir tişört giymiştim. Altıma da siyah bol şortumu giymiştim.

Telefonumu şortumun cebine koyduktan sonra mutfağa gitmiştim. Babaannemin yaptığı keki dilimleyip tabağa koymuştum ve babaanneme haber vererek evden çıkmıştım.

Üst kata çıkıp kapıyı çalacağım sırada kapı açılmıştı. Birbirimize gülümsedikten sonra terasa çıkmıştık.

rain. ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin