her seferinde yorum yazmak zorunda bırakmayın nolur
-
jeongin-felix
inniee
günaydın
günaydın felixx
ya şey sizi de görmedim sabah derse geç kalmıştım da
bir şey soracaktım
efendim canım
şey
yani
uhmm
hyunjin dün de gelmedi
bugün de gelmemiş
bir şey mi oldu diye merak ettim
hmm
çok mu merak ettin 🤭
YAAAA
:(
yok biraz merak ettim
yalancıı yalancıı sana kimse inanmaz
ama...
çok ayıp...
hahahdhsus
hasta olmuş hyunjinim
iki gündür yatıyor
ne
neden
grip mi olmuş
ay biz de anlamadık ama ateşi falan vardı en sonilaç içirdik sabah öyle geldik okula
uyuyordur şimdi
çıkınca arar bizi
haber veriyim sana istersen ☺️
olur
ya da gerek yok teşekkür ederim
niye ki :(
tamam o zaman
teşekkür ederim yine dee çok tatlısın 🥺
-
Felix sonunda tanıdığı sokağa girip hafızasını zorlayarak Hyunjin'in evini buldu. Ellerini üstüne silip ceketini, saçlarını düzeltti ve kapıyı birkaç kez çalıp açılmasını bekledi. Kalbi ağzında atıyordu, o günden beri Hyunjin'den hep kaçmıştı ama şimdi kapısında bekliyordu. Tavır görmekten çekiniyordu bu yüzden.
Bir süre daha bekleyip ikinci kez çaldı ama kapı açılmıyordu. Başta evde değil diye düşünse de bu kadar çabuk iyileşme ihtimali mantıksız geldiğinden hala uyuduğunu varsaydı. Gitmesi gerek gibi hissediyordu ama hem bu kadar yol gelmişti, hem de ne olursa olsun onu görmek istiyordu. Hyunjin bir sohbetlerinde lazım olur diye yedek anahtarının yerini söylemişti, onu hatırlayınca etrafa bakınıp kimsenin olmadığına emin oldu ve kapısının dibindeki saksının altından yedek anahtarını aldı. Kapıyı ses çıkarmamaya çalışarak açıp çantasını kenara bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rain / hyunlix
FanfictionFelix, yağmurun altında ağlarken Hyunjin resmini bırakmış pencereden onu izliyordu.