'12.Bölüm:Zeplin'

493 50 2
                                    

Üzerime beyaz bir crop ve siyah bir etek giymiş hava soğuk diye de deri ceketimi geçirmiştim.

Bu valizi hazırlarken ki her ihtimale karşılarım beni güzel kurtarıyordu gerçekten de.

Saçlarımı tarayıp bir tur düzleştirici geçtikten sonra küçük askılı çantamın içine cüzdanımı ve telefonumu alıp odadan çıktığımda dediğim saat dolalı on dakika olmuştu.

Asansörde hiçbiri ile karşılaşmadım ama aşağı indiğimde hepsi lobideydi.

"Sen hep geç kalıyorsun farkında mısın?" dedi Semih beni görünce.

"Benimle bu konuşmayı tekrarlamak ister misin gerçekten?" dedim kaşlarımı kaldırırken.

"Saçına bir şey yapmış sanırım." dedi Olcay.

"Düzleştirmiş." dedi Tolga.

"Sabah da düzdü." dedi Olcay.

"Ama böyle sönük değildi" dedi Tolga.

"Ne diyorsunuz Ivana Sert'ler." dedi Aral ikisine de gözlerini devirirken.

"Taksi çağıralım." dedim çantamı açarken. Yandan Tolga "Ben hallettim, doblo çağırdım yine." dedi. Güldüm.

"İyi bari. Gelmiş mi?" dedim. Aral dışarı doğru bakarken "Şimdi geldi." dedi.

"Hadi o zaman. Vera geçersin öne. Ben bagajdayım." dedi Tolga. Bunu bu kadar kabullenişi çok komikti ama onlar aralarında anlaşmışsa ben bir şey de diyemezdim ki.

Taksiye bindiğimizde bu sefer yer tarif etme sırası bende olduğundan önce konumu açtım. Sonra taksiciye bakarken "Zeplin adı. Biliyor musunuz emin değilim." dedim. Adam konuma şöyle bir baktı. Sonra da "Tamam abla." dedi. Konumu kapatırken arkama yaslandım.

"Zeplin mi? Emin misin bak kütüphane falan değil, değil mi?" dedi Semih arkadan.

"Tolga bana bir iyilik yapar mısın?" dedim.

"Anlaşıldı başkanım." dedi ve sonra bir vurma sesi duydum. Semih aynı anda inlerken "Bu grupta kurulacak herhangi bir arkadaşlıktan beni en çok dehşete sürükleyen bu sosyal anksiyete ile patlamalı dişi arkadaşlığı oldu ya inanamıyorum." dedi. Güldüm.

"Ben Olcay'la samimi olsa daha çok şaşırırdım bu ikisi çok garip gelmiyor." dedi Aral.

"Asıl sen ve Vera çok garip olurdu." dedi Tolga. Buna hepimiz katılmış olacağız ki sustuk.

Bir saat kadar süren yoldan sonra durduk Zeplin'in önünde. Zeplin büyük bir apartman gibi olan ve en üst katında teras bulunan güzel bir yerdi. Aşırı gürültülüydü hep. Aral'ın bizi götürdüğü Simurg gibi kafe bar tarzı bir yerden ziyade daha çok bar ile gece kulübü arasında bir yerdi.

Lisenin ikinci yılında bir zamanlar hala arkadaşlarım varken, ki onlara arkadaş demeye dilim varmıyordu, onlardan birinin üniversiteli sevgilisi sayesinde girmiştik buraya. Birkaç defa gelmiştik. Her bok dönerdi içeride ve Semih alemlere akmak deyince aklıma gelen ilk yer burası olmuştu.

Hem birkaç yıl önce Meyralar İstanbul'a geldiğinde onları getirmiştim ve beğenmişlerdi.

"Apartman burası. Yeminle study kafeye getirdi bizi bu." dedi Semih.

"Geri zekalı." dedim.

"İmza bir laf gibi Vera için bu." dedi Olcay. Ona da geri zekâlı diyecektim ama durdurdum kendimi. Sonra ilerledim. Peşimden geliyorlardı.

Güvenlik apartmana girdikten sonra asansörün oradaydı. Kimliğimi çıkarıp gösterdim. Peşimden dördü de aynısını yaptı. Asansör zaten alt kattaydı.

ATELOFOBİK (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin