V1- Uzunlar
✬
Biri bana hayatımda en çok şaşırdığım anı sorsaydı, muhtemelen bu andan bahsederdim. Bir yanlışlık olup olmadığını anlamaya çalıştım.
Bence şu an bizi ziyarete geldiler, beni istemeye değil.
Savaş beni kendisine mi isteyecekti?
Bana göre şu an Cengiz amca veya Peri'nin kendisi için beni istemeye gelmiş olması daha mantıklı. Hatta Hale teyze bile isteyebilirdi ama Savaş, hayır.
Imkânsız.
Girdiğim şoku atlatamadan, ki bu sürede ve daha ileriki sürelerde atlatmayacağımdan eminim. Bakışlarım içeriye giren ailenin arkasına döndü, Savaş dahil hepsi içeriye girmişti ama ben hala başkasının geleceğini düşüncesiyle arkalarına bakıyordum. Savaş kapıyı bir anda kapattı.
Göz göze geldik.
Şu an çığlık atıp arkama bakmadan kaçsam beni deli sanarlar mıydı?
"Güzel kızım, nasılsın?"
Cengiz amca yanımda durunca kendime gelip, elini öpmek için elini tutmaya çalıştım ama o her zaman ki gibi bana babacan bir tavırla sarıldı. Babamla ikisi çocukluktan beri arkadaşlardı, abim ve Savaş gibi.
Sanırım öleceğim birazdan.
"İyiyim Cengiz amca."
Ona nasıl olduğunu soramayacak kadar şaşkın olduğumu anlamış gibi geriye çekildi ve bu sefer de mahallede en çok sevdiğim kadın bana sıkıca sarıldı. Savaş ile yeniden göz göze geldim. Aileme bakamıyordum, çünkü bir anda bağırıp çağırıp ortalığı yıkmak isteyebilirdim.
Bu ne demek oluyordu, anlamıyorum.
Bütün bunlar nasıl oldu, anlayamıyorum.
Sanırım başım dönüyor.
Hâle teyze bir şeyler söyledi ama onu da duyacak halde değildim. Peri mahcup bir ifadeyle sarılmamayı tercih edip, şaşkınlığımdan korkmuş gibi annesiyle babasının ardından gitti. Savaş ile karşı karşıya kaldığımız zaman bir anda herkesin ortadan kaybolduğunu fark ettim. Abim bile.
Yutkunarak gözlerime baktı, gergindi.
Kucağında ki çiçeği bana doğru uzattığında neredeyse şaşkınlıktan kendimi yere atacaktım. Dehşet içerisinde bir ona birde uzattığı çiçek buketine baktım. Buket en sevdiğim çiçeklerden, yani pembe şakayıklarla doluydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teslim Ol, ASKER!
ChickLit"Ne yapmaya çalışıyorsun!?" diye bağırdım. O, "Bir şey yapmaya çalışmıyorum." diyerek yanıma yaklaştı ama bu sefer temasta bulunmadı. Gözlerime bakmayı bırakmadı. "Yarın göreve gideceğim, sana bunu gitmeden söylemem gerekiyordu." Aynı anda yutkun...