Bu bölüm TaeGyu için ayrılmıştır, bilginize :)
Ayrıca ucundan böyle🤏 sadistlik yapmış olabilirim 😃 yapmamış da olabilirim ehe.Beomgyu, kan ter içinde gözlerini açtığında odayı az buçuk aydınlatan ayın ışığı ile üzerindeki örtüyü kaldırmış ve pencerden dışarı bakmak için hareketlenmişti. Üzerinde kendi kıyafetlerinin olmadığını fark etmişti Beomgyu. Dokunulmuş muydu? Sanmıyordu, hiçbir ağrısı ya da acısı yoktu. Kendi kıyafetleri yerine üzerinde diz kapağının bir karış üstünde biten bir beyaz kadife gömlek vardı. Saçları terden birbirine yapışmıştı. Yataktan kalkıp yürümeye başladığında yer birkaç saniyeliğine gıcırdamış ve sonrasında odaya eski sessizlik hakimiyet sürmeye devam etmişti.
Pencerden dışarıya baktığında sokak lambalarının bile yanmadığını tek ışık kaynağının ayın ışığı olduğunu farketmişti. "Tam herşey çok güzel oluyor derken neden sürekli engelle karşılaşıyorum ki?" diye kendi kendine bir sohbet başlatmıştı Beomgyu.
"Ailem, arkadaşlarım...ve beni sevmeye çalışan diğer herkese verdiğim sözler...sadece söylemek için mi söylemiştim? Hepimize verilen zararlar tıpkı bu ayın yalnız ışığı gibi tek mi kalacaktı? Nasıl kurtulacağız buradan? Nasıl?" Beomgyu kendi kendine konuşmaya devam ederken kapının açılıp içeriye elindeki çantayla giren Taehyun'u farketmemişti. Taehyun da hemen arkasında yatağa oturmuş ve dinlemeye devam etmişti."Söz verdiğim herkes bana karşı bir kin, bir nefret besliyorsa..ben mi iyiyim yoksa benim iyi olmamı düşündüren şey mi?"
Beomgyu bir elini cama dokundurduğunda camın soğukluğu ile titremiş ve elini geri çekmişti."Belki de-"
"Belki de sen fazla iyisin Beomgyu?"
Beomgyu kendisinden farklı bir ses duyunca arkasını dönmüş ve Taehyun'la gözgöze gelmişti."Ne zamandan b-beri burdasın sen?"
"Daha yeni, 2-3 dakika olmadı bile."
"Ne yapacaksın bana?"
Beomgyu'nun bu soruyu sorması üzerine Taehyun üzerindeki tişörtü çıkarmış ve elini yelpaze yaparak sallamıştı yüzüne doğru. Beomgyu birkaç geri adım attığında dolaba çarpmasıyla durmuş ve yutkunmuştu. Taehyun dışarıdan zargana gibi görünse de bu görüntüden sonra Beomgyu'nun fikri kesinlikle değişmişti. "Hava çok sıcak Beomgyu, öyle değil mi? Ayrıca...gömleğim çok yakışmış sana."Beomgyu gömleğe dokunduğunda cidden Taehyun gibi koktuğunu fark etmişti. Tıpkı şerefsiz gibi kokuyordu.
"Kıyafetlerim nerede?"
Taehyun çantasını açıp birkaç metsl ses çıkardıktan sonra iki tane kalın kumaş çıkarmıştı. Bunlar Beomgyu'nun kıyafetlerinden parçalardı."Şu an bunu mu önemsiyorsun cidden? Duyguların...ellerimdeyken"
Cümlesine devam ederken tam olarak bir tahta parçası ile kas yığınının arasında kalmıştı Beomgyu. Ellerinin tersiyle yüzüne dokunuyordu. "Düşüncelerin...ellerimdeyken"
Elleri Beomgyu'nun saçlarına çıktığında ellerini yumruk yapmıştı Beomgyu. Saçları zayıf noktasıydı. "Bedenin...ellerimdeyken" Şimdi ise elleri Beomgyu'nun giydiği gömlekten içeriye daldırıp bel boşluğunu okşadığında kendini geri çekmeye çalışmıştı Beomgyu. Ancak mümkün değildi. Taehyun'un aşırı dercede güçlü bir yapısı vardı."Yapma.."
Taehyun sırıtmıştı."Neden? Hoşuna gitmiyor mu? Şu an eğlenceli kısmı yapıyoruz. Bunun daha iyi bir tarafı var. Hah, tabi benim açımdan." Taehyun bakışlarını çantaya yönlendirdiğinde Beomgyu ilk çantaya sonra da Taehyun'a bakmıştı. Yaklaşık birkaç saat önceki Beomgyu'dan eser yoktu. Taehyun Beomgyu'yu kucakladığı gibi yatağa bıraktığında belinin kırıldığını hissetmişti Beomgyu. Resmen fırlatmıştı öküz! Hemen ayaklanmaya çalıştığında bacaklarında hissettiği ağırlık ile artık çok geç olduğunu unutmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴜɴᴋɴᴏᴡɴ | ʏᴇᴏɴʙɪɴ✓
RandomBenim olacaksın Choi, bunu sana kaba bir şekilde göstermek zorunda kalsam bile.. tomorrowbytogether #1 20.06.23