OKUL

40 13 22
                                    

(1 hafta sonra)

      Bugün okullar açılıyordu. Ben de sabah erkenden kalkıp hazırlanmaya başladım.

"Erkenden uyanmışsın Baek." Babam arkandan konuştuğunda birden irkilmiştim.

"Ya baba kapıyı tıklatıp girsene ödümü kopardın."
"Tamam bir dahakine daha dikkatli olurum. Hadi kahvaltı hazır."
"Geliyorum birazdan." Babam odadan çıktıktan sonra ben de eyelinerimi sürüp odadan çıktım.

    Kahvaltı yaptıktan sonra babam beni okula bıraktı tam arabadan çıkıyordum ki seslendi.

"Baek çıkışta gelemeyeceğim. Sen de ya kendin eve git ya da Kai ile gidersin."

"Tamam baba sen merak etme. Hadi görüşürüz."
"Görüşürüz."

Babam gittikten sonra ben de okula doğru yürümeye başladım kapının önünde bizimkileri görünce adımlarımı hızlandırdım.

"Okulumuza hoşgeldin Baekie." Sehun beni görür görmez üzerime atladı. Sehun'dan sonra diğerleri de bana sarılınca nefessiz kaldım.

"Ya ölüyorum ayrılsanıza." Herkes ayrılınca derin bir nefes aldım.

"Hadi sınıfa girelim. Baek senin sınıfın da bizimkiyle aynı değil mi?" Lay bunu söyleyince başımı evet anlamında salladım.

"Evet 12-E."
"Tamam hadi gidelim." Xiumin önden gidince biz de annesini takip eden ördekler gibi arkısından yürümeye başladık ve sınıfa girdik.

"Baek sen Lay ile otur ben en arkada tek başıma otururum." Dedi Kai dudaklarını büzerek.

"Aaa hiç öyle şey olur mu Kai'm ben senin yanına otururum." Arkamızdan bir ses gelince oraya döndük.

"Taemin lütfen beni sinir etmeden gider misin?"
"Ama kankam olur mu öyle şey?"
"Teamin hadi kardeşim boş yapma." Sehun araya girince Teamin bir adım geriledi.

"Tamam ya sizde şakadan hiç anlamıyorsunuz."  Sonra bana bakıp devam etti. "Sen Baekhyun olmalısın bunlar senden çok bahsettiler hoşgeldin okulumuza ben Teamin." Diyip elini uzattı.

"Memnun oldum Teamin." Diyip elini sıkıp gülümsedim. Sonra sınıfa birkaç kişi girince Teamin"Sizinkiler geldi." Diyip yerine oturdu. Gelenler Chanyeol ve çetesi olmalılardı.

"Ooo köpekler sürünüze yeni bir köpek mi geldi."
"Ne köpeği Chen ondan olsa olsa köpek yavrusu olur."
"Dedi Park şerefsiz Chanyeol." Herkes neden bana bakıyor yoksa...

Ben onu içimden söylemedim mi?

"Şerefsiz güzel kelime ama sizin gibilere layık. "Chanyeol bana bakarak bunları söylemişti.

"Hah bize diyene bak biz sizin kadar aşağılara inmiyoruz." Sehun benim yerime cevap verince hafifçe gülümsedim  canım kardeşim benim ya.

"Biz gidelim burada gereksiz kişiler çok fazla."Geyiğe benzeyen çocuk bunları söylediğinde hepsi kapıya doğru yürümeye başladı.

"Anca gidersiniz zaten ."Xiumin arkalarından bağırdı.
"Oğlum bak sen kaşınıyorsun." Dedi isminin Chen olduğunu öğrendiğim.

"Gelde kaşı o zaman." Xiumin aynı şekilde cevap verdi.Chen tamda Xiumin'e doğru atak yapmıştıki Şerefsiz Chanyeol onu durdurdu.

"Değmez Chen değseydi 2 dakika önce ben yapardım." Şerefsiz Chanyeol bana bakarak bunları söyledi sonra sınıftan gittiler.

"Nereye gittiler? "Diye sordu Lay.
"Birazdan gelirler ders başlayacak." Dedi Sehun.
"Ha bu arada ilk dersimiz ne?"dedim.
"Sen gelmeden önce ders programına bakmadın mı?"dedi Xiu.

"Hayır,bakmadım hangi kanalda oynuyor?"diyerek büyük bir kahkaha attım.

"Espiri miydi bu şimdi?"
"Ortam buz kesti."
"Üşüdüm mü ne?"

Herkes benim mizah anlayışmı kıskanıyor.

"Siz ne anlarsınız ki espiriden gebeş kaplumbağaları."
"Neyse ders İngilizce."
"İyi ki varsın Lay sen olmasan bunlar söylemeyecekti."
O sırada zil çaldı ve Park şerefsiz Chanyeol ve çetesi içeri geldi bize ters ters bakıp yerlerine geçtiler.

"Gold morning childrens."(Günaydın çocuklar.)Yüzünde kocaman bir tebessümle hoca bize selam verdi. Hemen Kai'ye dönüp hocanın adını sordum.

"Lee Donghyuvk ama Haechan diye sesleniyoruz ve Korece konuşmak yasak."
"Tamam."

   Haechan hoca hepimize tek tek baktı sonra gözleri benimle kesişti.

"Oh! There's someone new among us. What is your name?"(Ah! Aramıza yeni birisi gelmiş. Adın ne?) Hocanın bana söylediklerini üstün ingilizcemle kafamda çevirip cevap verdim.

"My name is Byun Baekhyun."(Benim adım Byun Baekhyun."

"What school did you come here from?"(Buraya hangi okuldan geldin?)

"I've had all my education so far at home."(Ben şimdiye kadar ki tüm eğitimimi evde gördüm.)

"Ne o annen dışarı çıkmana izin mi vermiyordu?" Chanyeol alayla gözlerime bakarak konuştu.

"Speaking Korean is not allowed!"(Korece konuşmak yasak!) Hoca bağırarak Chanyeol'u susturmuştu. Ben de bu konuda sessiz kalarak yerime oturdum.

    Derse başlamıştık ve ders eğlenceli geçiyordu. Evde aldığım sıkıcı derslere hiç benzemiyordu. Zil çaldı.

"Neden derste Korece konuşmuyoruz? Hocanın söylediklerinden hiçbir şey anlamıyorum." Diye. Sehun'a döndüm.

"Nasıl hiçbir şey anlamadın hocanın söylediklerine bizimle birlikte güldün." Dedi Lay.

"Kanki dedim siz gülüyorsanız illa bir şey var ben de güleyim."

  Biz biraz daha sohbet ettikten sonra yine onlar geldi.

_________________________**______________________

Baya uzun bir bölüm oldu daha devam edecektim ama dedim yeter. Eğer kitabı okuyan kişiler batsa buraya bir şeyler yazabilir mi? Tanışmak istiyorum.

682 kelime aw!!!

RUH İKİZİM•ChanBaek•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin