★Geçmişin izi★

262 39 68
                                    

"Sen bilmezsin, gözlerim kapalı saatlerce seni izlemişliğim vardır."

"Kafayı mı yedin sen, neden böyle bir şey yaptın?"

"Abi biz az önce ne yaşadık öyle?"

"Sen delirmişsin. Ya bir şey olsaydı hiç düşündün mü bunu?"

"Ne zaman susacaksınız?"

Artık ciddi anlamda bunalmıştım. Oturduğumuz bankta neredeyse yarım saattir tartışıyorduk.
Bundan Neşe de sıkılmış olacak ki ayağa kalkıp ileri geri yürümeye başladı. Aniden durup yüzünü bize döndü ve öfkeyle karışık büyük bir ciddiyetle konuşmaya başladı.

"Asıl suçlu sizsiniz. Size bulaşmayın gidelim dedim ama dinlemediniz beni. Eğer Tutkuya bir şey olsaydı bunun suçlusu siz olacaktınız. Tutku'nun üzerine gideceğinize biraz da kendinizi sorgulayın derim ben."

Cümlesi biter bitmez tekrar yürümeye başladı. Bu kavga en çok onu endişelendirmişti anlaşılan. Herkes bir sessizliğe gömülürken tek yaptığım bu sessizlikte onlara eşlik etmekti.

Ta ki Ateş konuşana kadar.

"Böyle yaparak güvenimi kazanabileceğini mi düşünüyorsun?"

Ona 'sen ciddi misin?' bakışımı attıktan sonra gözlerimi devirdim.

"Senin güvenini kazanabilmek için neden canımı riske atayım ki?"

Yüzünde alaycı bir gülümseme oluştu anında. Beni küçümsediği gözlerinden bile belli oluyordu. Gülümsemesini bozmadan ayağa kalkıp karşımda durdu. Boyu benden bir hayli büyüktü zaten ama şimdi ben oturduğum için daha bi' büyük gelmişti gözüme. Daha sonra hiç düşünmeden zehirli kelimelerini bir tokat misali yüzüme vurmaya başladı.

"Kendine bir yer bulamamış bir kız gelmiş benim kardeşlerimin yanında mı kendine yer edinmeye çalışıyor yoksa?"
Gülümsemesi yerini ifadesizliğe bıraktı ama konuşmaktan vazgeçmedi. Ellerini oturduğum bankın iki yanına koyup üzerime eğildi ve gözlerimin içine bakarak konuşmasına devam etti.

"Sana bakınca ne görüyorum biliyor'musun?" Cevap vermeme müsade etmeden konuşmasını sürdürdü.

" Kendi çıkarları için herkesi harcayacak bir zavallı görüyorum ve bu zavallı iyi bir oyuncu. İstenmediğini ne zaman anlayacaksın? Ömrün boyunca istenmedin ve bundan sonra da istenmeyeceksin Tutku. Kardeşlerimden uzak duracaksın. Şu saatten sonra seni onların bırak yakınında, çevresinde bile görmeyeceğim. Şimdi kendi belanı onlara bulaştırmadan çık git, kendi karanlığında boğul."

Konuşması bitti ama hala gözlerime bakmaya devam etti. Kelimeleri fısıltı gibi dolandı durdu etrafımda. Evet, bugün Ateş Karahan tarafından bir kez daha canım yanmıştı.
  Hemde öyle böyle değil çok fena yanmıştı.

Ama merak etmeyin canımın yandığını yine belli etmedim.

O benden uzaklaşıp kardeşlerine küçük bir baş hareketi yapıp yürümeye başladı. Bu gidelim demekti. Hepsi sırayla ayağa kalkıp bir bana, bir de giden Ateş'e baktı.

𝕍𝕖𝕣𝕚𝕝𝕞𝕚ş 𝕤ö𝕫𝕝𝕖𝕣 (ARA VERİLDİ). Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin