7

8.8K 636 120
                                    


Yorum + oy + alırım
İyi okumalar >⁠.⁠<


Artık özgürdüm bu yerden çıkıyordum hemde bir ay yatmama rağmen bu nasıl mümkün oldu hiç bilmiyorum.  Günüm Kasım abilerin beni heyecanla uyandırıp saçımı yapan Ayhan abiyle başladı . Takım elbise giymiştim böyle neden yapıldığını hiç bilmiyordum ama Kasım abinin dediğine göre "böylelikle duruşmamın ciddiye almış olduğumuzu ve mahkemeye saygı duyduğumuzu gösteriyormuş"  demişti dış görünüm önemliymiş .

Çok heyecanlıydım bir yanım diğer yanım kısa süreliğine de olsa tanıdığım ailem gibi olan insanlardan ayrılmam üzülmeme neden oluyordu. Onlardan ayırılmak istemiyorum ama bu cezaevinde daha fazla Hasan ile kalmakta istemiyordum. Onu hep gördüğümde hayatımın sonuna kadar unutamayacağım o görüntüler geliyordu.

" İşte karizmaya bak oğlum bee " dedi Ayhan abi.

" Ali şunu ye bak güçlü durman gerek hadi " dedi Ferit abi yaptığı keki ağzıma sokmaya çalışırken.

" Ula uşağum açlıktan kan şekerin düşmesin orda " dedi Kemal abi hepsi sanki kendileri burada kurtuluyor gibi bir sağa bir sola gidiyorlardı.

Artık son kez kravatımı düzeltip kendime aynadan baktım
"hazırım" artık mahkeme saatlerine geliyorduk az kalmıştı. Aynadan arkamda beni büyük bir gurur ve heyecanla bekeyen guruba baktım.

" Ali sakın heyecan yapma " dedi Ferit abi.

Onlara döndüm bu dakikalar onlarla olduğum son dakikalardı şuan burda oturup saatlerce ağlayabilirdim. Görüş açım tekrar bulanıklaşıyordu gözlerim yine dolu dolu olmaya başlamıştı.

" Lan niye ağlıyorsun yine " dedi Kasım abi şaşkınca yanıma gelip bana sıkı sıkı sarılırken.

" Maviş bu ne duygusallık" dedi Ferit abi.

" Bak gözlerin şiş gitme oraya " dedi Ayhan abi.

" Uşağum bizden bililer " dedi Kemal abi bunu demesine ağlarken güldüm.

Hayatımın belki en zor ama en zor zamanlarından biriydi bugün abim gibi olan insanlardan ayrılıyordum. Bu hayatta ailemin vermediği ilgiyi sevgiyi ailem dışında tanımadığım insanlardan aldım. Bu insanlar artık benim için çok önemliydi.
Herkesle sıkı sıkı sarıldım ayrılmak çok zordu benim için ama her güzel şeyin bir sonu vardı.

Cezaevinin büyük kapısı bugün benim özgürlüğüm için açılıyordu.Demir kapının açılmasıyla içeri elinde kelepçe ile bir asker girdi. Kelepçe görünce eski anılarım gözlerimin önüne geldi. Kelepçe den nefret ediyordum. Asker elime uzatım. Asker bileğimi tutup kelepçeyi takarken beni büyük bir heyecanla ıslık çalıp alkışlayan arkadaki guruba döndüm.

" Ali lan bizi unutma ha " dedi Ferit abi

Bunu demesine gülmüştüm bu acının tatlı bir tebessümüydü. Ağlayıp herkesi endişelendirmek arkamda üzgün bırakmak ta istemiyordum.

" Sizi asla unutmayacağım. Hakkınızı helal edin " dedim kendimi güçlü tutmaya çalışarak.

" O ne demek lan Ali " dedi Kasım abi sonra hep beraber bir ağızdan.

" Helal olsun " dediler yanda yatakta oturmuş yaraları daha pek iyleşememiş Hasan'a döndü gözlerim ne bana bakıyor ne hareket edebiliyordu.  Geldiği günden beri hep yere bakar olmuştu kim ona böyle yaptıysa adamın kafa gittmişti sanki. Askerin sesiyle ona döndüm.

" Artık gittmeliyiz " dedi koluma girip cezaevinden çıkarıp çıkışa ilerletirken omzumun üstünden şarkı söyleyip ıslık çalıp alkışlayan guruba son kez bakım.

Meftun (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin