piyano başında

193 24 110
                                    

 slmcnmbnazrail 'e ithafen♥️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

slmcnmbnazrail 'e ithafen♥️

Yağmur Osaka'yı etkisi altına almışken gecenin sessizliğine karışan yağmurun sesi arasındaydı notların sesi. Sarı saçlı adam siyah piyanosunun başına geçmiş büyük bir ustalıkla çalıyordu şarkısını, parmakları ezberinde olan notalara bir ahenk içinde basıyordu.

Bir film sahnesi gibiydi, içeriyi aydınlatan tek şey ay ışığıydı, notalar ve yağmur sesi bir şarkı gibi karışıyordu geceye.

Yaklaşan adım seslerini duyduğunda yüzüne bir gülümseme yerleşti ve kendisine doğru gelen kadının çok sevdiğini bildiği o şarkıya geçti.

Bu sefer sözlere eşlik etti çünkü bu şarkı, bu sözler onun Rayne'e olan duygularının tercümanıydı bir nevi.

What would I do without your smart mouth
Ukalaca sözlerin olmasa ne yapardım ben

Drawing me in, and you kicking me out
Beni kendine çekişin ve defedişin olmasa

Got my head spinning, no kidding, I can't pin you down
Başımı döndürdün benim, şaka değil, zorlayamam seni

What's going on in that beautiful mind
O güzel zihninde neler oluyor

Robert'ın arkasında duran Rayne ellerini adamın omuzlarına koydu. Robert şarkıya devam ederken başını hafifçe geri doğru, Rayne'nin karnına yasladı. Rayne şarkının en sevdiği yerine geldiğine genç adama eşlik etmeye başladı.

Love your curves and all your edges
Tüm çıkışlarını ve uç noktalarını seviyorum senin

All your perfect imperfections
Tüm o mükemmel kusurlarını

Give your all to me
Ver bana her şeyini

I'll give my all to you
Ben de sana vereyim her şeyimi

You're my end and my beginning
Sonum ve başlangıcımsın sen benim

Dışarıdan bu sahneyi gören biri ikisine hayran kalırdı, bir tablodan çıkarılmış gibiydiler. Genç kadın adamın omuzlarından elini çekip Robert'ın yüzünü görebileceği şekilde çaprazına geçti.

Gözleri parlıyordu Robert'ın, hayalini yaşıyordu. Çalmayı en sevdiği şarkıyı sevdiği kadının önünde onunla beraber söylüyordu.

Ve kendisinin en sevdiği sözlere geldiğinde kadının gözlerine baktı.

How many times do I have to tell you
Daha ne kadar söylemek zorundayım sana

Even when you're crying you're beautiful too
Ağladığında bile çok güzel olduğunu

23 | levi ackermanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin