Bu hafta sonu yarış yoktu.
Havalar iyice ısınmıştı ve sıcaktan neredeyse bayılacaktım. Salondaki koltuğa uzanmış ve klimanın bir nebze olsun ferahlatması için dua ediyordum.Dün Lando'dan yalvara yalvara Nora'nın numarasını ve adresini almayı başarmıştım. Ardından ilk işim Monako'daki o günlerimizde en sevdiği çikolatayı aramak olmuştu.
Çikolatanın markasını bilmiyordum bu yüzden Monako'daki evime dönüp çocukluğumda yaptığım anı kutusunu biraz dağıtmaya karar vermiştim. En nihayetinde bulduğumdaysa bir kutu hazırlayıp Nora'nın evine kargolamıştım.Pekala, bu birçok kişi için saçma gelebilir fakat ben bir dostun yokluğunu hiç bu kadar çekmemiştim. Çocukluktan hatırladıklarımla dahi onun arkadaşlığı çok başkaydı. Ve ona bir söz vermiştim, şampiyon olacaktım ve o da bunu görecekti, görmeliydi çünkü.
Arthur giydiği siyah şortla yarı çıplak bir şekilde salona girdiğinde gözlerim kısa bir süreliğine onu bulsa da bakışlarımı tekrar tavana çevirdim.
"Burada böylece yatacak mısın?"
Derin bir nefes alıp "Bu sıcakta ne yapmamı bekliyorsun?" diye mırıldandım.
Arthur başını onaylamazca iki yana sallayarak boş koltuklardan birine oturdu ve telefonuyla ilgilenmeye başladı.
"Saat kaç?"
"16.30," Arthur'un cevabıyla aniden doğrulup kaşlarımı çatarak ona baktım.
"Neden haber vermiyorsun?"
"Neyi?"
"Saatin on altıyı çoktan geçtiğini?"
Arthur hafifçe omuz silkip "Söylemedin ki," dediğinde gözlerimi devirip koltuğun üstüne bıraktığım telefonuma uzandım. Şu saatlerde kargo çoktan Nora'nın eline geçmiş olmalıydı.
Arthur'a onu bulduğumu anlattığımda oldukça şaşırmış ve sevinmişti.
Telefonu elime alıp Nora'nın sohbetini açtığımda bir süre ne yazacağımı bilmeden öylece ekrana baktım. Daha sonraysa parmaklarım klavye üzerinde dolaşmaya başladı.
Siz: Seni buldum Kupa Kızı
Çok geçmeden yanıt geldiğinde derin bir nefes alıp onunla konuşmaya başladım.
Nora: Anlamadım?
Siz: Hadi ama, en kötü ihtimalle en sevdiğin çikolatayı hatırlayacağını düşünmüştüm.
Nora: Sen de kimsin?
Nora: Ve en sevdiğim çikolatayı nereden biliyorsun?Siz: Bir dost diyelim
Bu ilk adımdı.
Beni hatırlamalıydı ve biz yeni başlıyorduk. Ona verdiğim sözü o olmadan tutamazdım, Nora olmadan olmazdı. Olmamalıydı.Arthur beni omzumdan dürtüp "Kalk hadi, dışarı çıkalım. Sıkıldım," dedi. Düşüncelerimden sıyrılıp ona baktığımda yüzündeki ifadeden gerçekten sıkıldığını anlamıştım.
Başımı aşağı yukarı sallayarak onu onayladığımda görüldü olan mesaja gülümseyip bu akşam yeni başlangıcı kutlamaya karar verdim, tek başıma.
Sarkilarla kurgu hakkinda spoi vermek yeni takintim sanirim.
Mayıs 3 ve Küheylan şu an aşırı benziyor kurgunun ilerideki bölümlerine
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost on you, charles leclerc
Fanfiction❝ I'll never get to heaven Cause I don't know how ❞ 𝗜𝗡 𝗪𝗛𝗜𝗖𝗛... ( ─── 🎀 ) Charles, yıllar önce kaybettiği oyun arkadaşını bulduğunda kalbinde sakladığı aşkın körüklendiğini fark eder. 𝐜𝐡𝐚𝐫𝐥𝐞𝐬 & 𝐟𝐞𝐦! 𝐨𝐜 ©𝐥𝐢𝐛𝐫𝐢𝐞𝐭𝐜𝐚𝐫𝐦𝐢𝐧...