12. LIFE FRACTURES

946 97 279
                                    


"Sizi acıdan kurtaracak iki yol var: Hızlı bir ölüm ya da uzun bir sevgi."

Bölüm Şarkısı | Şebnem Ferah - Can Kırıkları

İyi okumalar :)

***

Heroides'in okuduğum bir alıntısı, şu anki durumumu özetliyordu.

Heu patior telis vulnera facta meis..

Yaralarıma neden olan benim kendi oklarımdı.

Yine, yine ve yine..

Tam olarak bir hafta, iki gün, üç saat, kırk sekiz dakika, yirmi üç saniyedir konuşmuyorduk.

Yirmi dört, yirmi beş, yirmi altı, yirmi yedi..

Sıkıntılı bir soluk verdiğimde balkon demirlerine yaslanmış kirazlı sigaramı içiyordum.

Taehyung, son konuştuğumuz geceden sonra benimle hiç konuşmamıştı. Aramıza mesafe koymuştu. Sabah kahvaltıya kalmadan işe gidiyordu. Her zaman birlikte yapardık fakat şimdi yüzümü görmeye dayanamıyormuş gibi erkenden uyanıp işe gidiyordu. Benimle karşılaşmamak için. Eve, epeyce geç geliyordu. Tek başıma yaşıyor gibiydim, Taehyung hayalet olan bir silüete evrilmişti. Konuşmaya çalışmıştım, ama beni pek dinlemiyordu.

Dile kolay bir hafta içerisinde beni silmiş gibiydi. Kızmıştım.

Benimle konuşmasını beklemek ahmaklık olabilirdi, ancak bir ümit benimle konuşur veya dinler diye düşünürken, her açıklamaya teşebbüs edişimde red yemiştim.

Bir ses ne kadar özlenebilir? Ne kadar hasret kalınabilir bir sese? Sesini duymazsam ölecekmişim gibi.

İçimde yarım kalmış bir konuşmanın üzüntüsü vardı.

Hiç konuşulmamış, anlatamadıklarım sustuklarım, konuşmaya dahi cesaret edemediğim şeyler.

Mutlu olduğum anılarım sonunda terk etmişti beni. Duygularım uyuştu uzun bir süre. Ne hissedeceğimi bilemedim. Ne yapmam gerektiğini. Daha önce hiç yaşamadığım bir durumdu, ben iki kelimeyi bir arada buluşturamazken; insanlar bu durumla nasıl başa çıkabiliyordu?

Koca bir boşluktu.

Ah, bu boşluk! Göğsümde duyduğum bu korkunç boşluk! "Onu bir defa, yalnızca bir defa alıp bağrıma basabilsem, bütün bu boşluk dolmuş olurdu," diye sık sık düşünüyordum.

Duyguları ailesi tarafından önemsenmeyen sürekli duyguları ihmal edilen çocuk...

Büyür ve...

Hissettiği tüm duygular yüzünden kendini suçlayan aşırıya tahammülü olmayan bir yetişkine dönüşür. Bu çocuk Taehyung'tu.

Sadece yaptığım bir düşüncesizlik sonucunda yine onu kırmayı başarmıştım, kendini benden uzaklaştırarak ikimizi de cezalandırıyordu. Bu durum iyice sinirlerimi bozmaya başlamıştı.

Hava kapalıydı. Bakışlarımı gökyüzüne çevirdim, gri bulutlar kucaklaşarak bir bütün oluşturmuştu. Taehyung ile aramızın açıldığı günden sonra hava durumu bozulmuştu. Gökyüzü, her gün ruh halimizi yansıtır gibi kasvetli, ve yağmurluydu. Sigaramdan bir yudum aldım, giydiğim ince eşofman takımından dolayı rüzgar estiğinde, tenimi yalayıp geçiyordu hava serindi. Burnuma gelen tanıdık koku ile onu anımsadım.

Ben hep biraz Taehyung kokardım.

Uykuya dalmadan önce yatağa bile girmediğinden emindim fakat uyandığım her sabahta onun gibi kokuyordum. Sanki gecesinde bilincim kapalıyken yanıma yatıpta beni sarıp sarmalamış gibi kokusu üstüme siniyordu. Kaynağın sahibini özlemiştim.

THESE VIOLENT DELIGHTS | Taekook +18 |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin