tek fark, zaman

252 35 19
                                    

"ARTIK BIKTIM SENDEN DEFOL GİT EVDEN BİR DAHA GÖRMEK İSTEMİYORUM SENİ! KOMPLE ZARARSIN BENİM İÇİN KAYBOL GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN" Diye bağıran Jisung'un annesi, sinirden kıpkırmızı olmuştu.

Artık üniversiteyi bitirmişti Jisung. Bir iş bulması gerekiyordu. Ama her gittiği iş başvurusunda anksiyetesi tutuyordu. Ve bu yüzden hiç iş sahibi olamamıştı, "Biz size geri döneceğiz" diyenlerin hiçbiri geri dönmemişti.

Annesinin dedikleri hep ağırına giderdi, kendisini odaya kilitleyip ağlardı ama bu sefer farklıydı. Bu artık bardağı taşıran son damlaydı.  Jisung'da isterdi bir iş sahibi olmayı. Ama yapamıyordu işte, olmuyordu.
Annesi ona bağırmaya devam ederken o, aklına gelen bir fikirle cüzdanına bakmaya odasına gitmişti.

Heyecanlanmıştı, ümitlenmişti. Bu evden gitmek için elinde olan tüm parayı verirdi.
İstenmediği yerde durmak en son isteyeceği şeydi.

Cüzdanını sonunda bulduğunda onu heyacanla açtı. "Lütfen, lütfen biraz para olsun"

Cüzdanı açtığı gibi para kısmına baktı. Bir kuruşun dahi olmadığını görünce omuzları büyük bir üzüntüyle düştü.
Annesinin bağırışlarını bir nebzede olsa az duymak için kapıyı kilitlemeye gitti. Döndüğünde yavaşça yatağına oturdu. Başka bir çare düşünmeye başladı.
Düşündü, düşündü ama aklına hiçbir fikir gelmedi.
Sonrasında gözünü odada gezdirmeye başladı.
Ve sonunda gözü siyah bir bavula çarptı.

Yatağından kalkıp yavaşça bavula ilerledi.
Bavulun yanında durduğunda onu elime aldı ve tekrar yatağa ilerledi. Yatağına oturur oturmaz bavulun fermuarını açmaya başladı.

Ve şok.

Bavulu açtığında öğrencilik yıllarında öylesine biriktirdiği paraların olduğu bir kumbara gördü.
Gözleri ışıldadı, kalp atışları hızlandı.
Hızlıca kırmızı renkli, biraz ezilmiş, eski olduğu çok belli olan kumbarayı eline aldı ve salladı.
Çok fazla kâğıt para sesi duyuyordu.
İçinden sevinç çığlıkları atıyordu.
Sol elini yumruk yaptıktan ve kolunu kendine doğru çektikten sonra sessizce "Yes be!" Dedi.
Annesinin duymasını istemiyordu.

Hızlıca kumbarayı kıracak ağır bir eşya aramaya koyuldu.
Sonunda annesinin ona küçükken aldığı, fazlasıyla ağır bir biblo buldu.
Hızlıca eline aldı, ve sessizce " Zaten artık bir önemi yok"  diye mırıldandı.

Kumbarayı kırmak için bibloyu kumbaranın orta kısmına doğru hızlıca geçirdi. Bu hareketi birkaç kere tekrarladıktan sonra kumbaranın içinden paralar gözüktü.
Yüzündeki tebessüm büyüdükten sonra Jisung, paraları çıkarmak için kumbarayı sallamaya başladı.
Her bir para düştüğünde Jisung'un gülümsemesi artıyordu.
Sonunda kumbaranın içindeki tüm para yatağa dökülünce Jisung, onları saymaya başladı.

Hayali bu evden, bu şehirden, bu ülkeden gitmekti. Artık hayatına baştan başlayacak, eskiden yaşanan her şeyi unutacaktı.
Tabii kumbaradan bu hayalini gerçekleştirebilecek kadar para çıkarsa.

Her bir parayı saydığında hayaline daha çok yaklaşıyordu.
Ve son parayı da saydığında eline hemen telefonunu aldı. Google'ı açıp arama motoruna "Uçak biletleri"yazdı.

Yolcu sayısını, gidiş tarihini yazdı, ama boş bir yer kaldı.
Nereye gidecekti? Her zaman yaptığı gibi yine düşünmeye başladı. Aklına gelen ilk ülke İtalya idi.
Neredeyse her insanın gitmek istediği, büyüleyici ülke, İtalya.
Gidilecek yere İtalya yazdıktan sonra bilet fiyatının ne kadar olduğuna baktı.
Hayattan o kadar kopmuştu ki, bilet fiyatlarının b'sini bilmiyordu.

Sayfanın yüklenmesini beklerken çok heyecanlıydı. Ve sayfa yüklendi. Ekranda gördüğü para miktarı, kumbarasından çıkan miktardan biraz daha azdı.
Bunu gördüğü an ayağa kalkıp mutluluktan zıplamaya başladı.
Annesi, zıplama seslerini duyduğu an, bu seferde bu gürültüye bağırmaya başladı.

Jisung ise bavuluna tüm kıyafetlerini, onun için önemli olan tüm eşyalarını doldurmaya başladı. Sonunda hazırdı. Odanın kapısına yaklaştı. Kapının kilidini tam açacakken, odasına son bir bakış attı. Hep üstünde ağladığı yatağına, geceleri uyuyamadığı için izlediği lambasına baktı. Ömrünü burada geçirmişti.

Artık yeni bir sayfa açacaktı. Mutlu olacaktı. Hayatını yaşayacaktı. Belki de hayatının aşkını bulacak, arkadaş edinecekti.

Arkasına dönüp,

"Hoşçakal dert ortağım." Dedi odasına, ve kapısını kapattı.
Daire kapısınıda açıp evden ayrılırken, annesinin bağırışlarını son kez duyacağının farkındaydı. Ona da son kez bakıp kapıyı kapattı.

Ve neşeyle uzaklaştı "eski" evinden.

Şu ana kadar sıkıcı olduysa çok özür dilerimm bir bölüm sonrasında çok güzel şeyler olacak🤩🤩💕🫶—————————————————————————Bir saat sonra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şu ana kadar sıkıcı olduysa çok özür dilerimm bir bölüm sonrasında çok güzel şeyler olacak🤩🤩💕🫶
—————————————————————————
Bir saat sonra

Jisung, sonunda havalimanına varmış, bileti almış, bekleme koltuklarında uçağın kalkış saatini bekliyordu.
Aklına bir şey takılmıştı.
"Ben aceleyle bilet aldım ama çok az param kaldı, ne yapacağım? Bu parayla otel tutamamki..."
Diye düşündü.

Sonrasında ise, " Amaan of. Hayatım boyunca hep düşündüm. Bundan sonra düşünmeyeceğim. Gelişigüzel yaşayacağım. İllaki kalacak bir yer bulurum." Diye mırıldandı.

Sonunda uçuş saati gelmiş, uçağa binmişti.

Jisung, bir koltuk numarasının yazılı olduğu kağıda, bir de uçağın içine bakıp duruyordu. Sonunda koltuğunu bulmuştu. Cam kenarının bir sağıydı. Cam kenarı ise doluydu.
Bavulunu yerleştirdikten hemen sonra, yanı dolu olan koltuğa oturdu Jisung.
Ama oturduğu an yanındaki adamın kulaklığındaki müziğin çok yüksek sesli olduğunu, kulaklığın
dışarıya fazlasıyla ses verdiğini fark etti.

Bundan fazlasıyla rahatsız olan Jisung, sadece söylemekle kalsa adamın duymayacağını, bu yüzden hafifçe dürterek uyarmanın daha mantıklı olduğunu düşündü.
Ve hafifçe dürterek, " Pardon, kulaklığınızdan çok ses geliyor, biraz müziğinizin sesini kısabilir misiniz?" Diye sordu.

Yanındaki adam, kafasını yavaşça sağa çevirerek Jisung'a baktığında, hem Jisung, hemde yanındaki kişi önce saf saf birbirlerine baktılar. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.

Sonra Jisung'un dudaklarından sadece tek bir isim çıktı.
"Minho."
———————————————————————————
ayy bu bölüm bu kadardıı umarım beğenmişsinizdirr. Bu benim ilk ficim o yüzden biraz kötü olabilirr😃 Okuduğunuz için çoook teşekkür ederimm sonraki bölümler mükemmel olacakk o yüzden takipte kalın bence🤩

en sevdiğim nefretimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin