Bay Mikkelsen yüzündeki o sırıtma ile beraber elindeki telefonumu bana doğru uzattı.Bu durumdan eğlenir gibi bi hali vardı.Ben burda stresten ellerimi kanatıyorum, yanak içimi ısırıyorum adam resmen eğleniyor bu durumdan.Elindeki telefonu utana sıkıla almıştım.Şu an kendimi aşırı kötü hissediyordum.Ulan Elizabeth rezil etmiştin beni! İş çıkışı görüşecektim seninle, bittin sen!
Adamın yüzüne bakmaya utanıyordum.Neler saçmalamıştı o öyle..Düğün, fantezi, sevgili offff Elizabeth offff
Yüzüne bakmadan mırıldandım.
-Ben arkadaşım Elizabeth adına çok özür dilerim Bay Mikkelsen.Kendisi biraz boşboğazdır.Saçmaladı yine bir şeyler lütfen kusura bakmayın." Dedim.Bay Mikkelsen'ın güldüğünü hissediyordum.
-Önemli değil.Ayrıca çok komik ve tatlı bir arkadaşın var.Kendisini sevdim.Özellikle hayal dünyası ve fantezilerine bayıldım." Dedi gülerek.Deme be adam yerin dibine giriyorum burda..
Hiçbir şey diyememiştim sadece utançla gülümseyebilmiştim.Şu an kendimi o kadar kötü ve rezil hissediyordum ki anlatamazdım.Karşımda bana bakmakta olan Bay Mikkelsen'a kafamı kaldırıp bakamıyordum.Güldüğünü anlamak zor değildi.Bu halimden eğleniyordu.Of ya bu adama geldiği ilk günden beri rezil oluyordum.Rezillik üzerine rezillik!
İki gündür yaşadığım şeylerden hissettiğim rezilliği ben hayatım boyunca hissetmemiştim.Hani toplasanız şu iki gün olan kadar etmez o derece.Ben kafamı kaldırıp yüzüne bakamıyorum adam gülerek bana bakıyor off.Bir şey demem lazım burdan kurtulmam lazım.Onun bu gülen hali karşısında bende bir o kadar rezil hissediyordum.Bitirdin beni Elizabeth.Of Elizabeth Of!
Ne diyebilirdim ne diyebilirdim heh dosyalar! Doğru ya zaten bunun için iniyordum merdivenlerden.Derin bir nefes aldım ardından ise hazır hissedince başımı kaldırarak Bay Mikkelsen'a baktım.
-Ben size dosyaları getiriyordumda.." diye mırıldandım kısık sesle.Hay seveyim! Kısık sesle söylemiştim offf Şu an cidden aşırı rezil hissediyorum..
-Evet, dosyalar." Dedi o da.Ardından ise
-Buyur." Diyerek eliyle karşıyı gösterdi.Gösterdiği yere doğru önden ilerlemeye başladım o ise tam arkamdan geliyordu.Aşırı stres basmıştı beni.Tabi hepsi boşboğaz arkadaşım Elizabeth yüzünden! Tek elimle dosyaları tuttuğum için diğer elim boştaydı.Boşta olan elimle tırnak etlerimi kavlatmaya başlamıştım.İğrenç bir alışkanlığa sahiptim ne zaman strese girsem ya tırnak etlerimi kanatır ya da yanak içimi ısırırdım.Bazen her ikisinide yapardım.
Odasına ulaştığımızda o benden önce davranıp kapıyı açmıştı, geçmem için yer verdiğinde hızla içeri geçmiştim.Peşimden girip kapıyı kapatmıştı.Masasının önündeki sandalyelerden birine doğru ilerleyip oturmuştu.O oturduktan sonra bende elimdeki dosyaları masaya bırakmıştım.
-Bana kırmızı dosyayı verir misin." dediğinde masaya koyduğum dosyalardan kırmızı olanı alıp ona doğru uzatmıştım.Uzattığım dosyayı almak için yeltendiğinde bir anda durup dikkatle bakmaya başlamıştı.
-Eline ne oldu senin?" Diyerek hızla oturduğu yerden kalktı.Tam karşımda duruyordu.Gözlerini elimden çekmeden hızla elimdeki dosyayı alıp masaya bıraktı ardından ise masasındaki peçete kutusundan peçete alıp kanayan parmaklarıma tutmaya başlamıştı.Bir eliyle elimi tutarken diğer eliylede kanayan parmaklarıma peçete tutuyordu.Elleri elime değince gerilmiş ve ağzımdan sessizce nefes vermiştim.
Hâlâ aynı şekilde elimi tutarken bakışlarını elimden yüzüme çevirmişti.Boyu benden uzun olduğu için başımı kaldırmak zorunda kalmıştım.Başımı kaldırıp bende yüzüne bakmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ ORTAK
FanfictionEn önde helikopterin gelmesini beklerken yanıma gelen iki adama doğru döndüm. Babam ile gelen adam sanırım yeni ortaktı. Vücuduna tam oturan takım elbisesi ilede gerçekten nefes kesici bir hali vardı. Yutkundum.Hızla kafamı çevirsemde tekrar bakma i...