Düşmanlıktan Aşka [Gay] [BxB]

4.Bölüm

Hemen odama koştum, üzerime siyah pantolonumu ve siyah kapşonlumu giyip, saçlarımı düzelttim ve aynada kendime baktım

M: Allah'ım gözlükler bütün karizmayı yıkıyor! Neyse ne! Hemen çıkmazsam geç kalacağım.

Aşağıya indim, ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım, Umut'u çağırdığım parka doğru yürüyordum, Aras'a herşeyi anlatır demek... Görecek şimdi. Hain piç! Parka vardım ve Umut'u bankta otururken gördüm, beni bekliyordu. Aslında ölümü beklediğinin farkında değildi. Ona doğru yürüdüm ve tam önünde durdum

U: Hoşgeldin Mert, neden beni çağırdın?

M: Ananı sikmek için. Ya senin amacın ne?!

U: Kanka ne diyorsun amk

Umut ayağa kalktı ve kaşlarını çattı, ona dik dik baktım ve konuşmaya devam ettim

M: neden Aras piçine ailem hakkındaki herşeyi anlatmışsın?! Oldu olacak daha özel şeyleri de söyle onunla karşılıklı oturup çay içerken tartışırız!

U: Mert, abi vallahi kötü bir niyetim yoktu. Aras iyi birine benziyor neden böyle yapıyorsun?! Abartma istersen.

M: Ben gidip ona buna sen küçükken babanın sana tecavüz ettiğini anlatıyor muyum?!

Umut donakaldı ve bir süre beni izledi, onu zayıf noktasından vurmuştum ve belki kırmıştım. Ama şu an umrumda değildi, vicdan azabını sonra yaşardım.

U: Sende ne abarttın amk! Sanki devlet sırrı senin babanın ölümü! Ne mal adamsın ya, sikim sonik şeylere trip atıyorsun, Yeliz bunca zaman sana nasıl dayandı acaba!

Bu son damlaydı... Zaten bugün Aras ve Yeliz yüzünden oldukça sinirliydim ve artık kendimi tutamıyordum... Yumruğumu sıktım ve Umut'un suratına yumruk attım, o da sinirlendi ve karnıma tekme attı. Ve kavga etmeye başladık... İkimizinde yüzünün her yeri kan oluncaya kadar birbirimize vurduk, ama bizi gören bir şahıs polis çağırmıştı... ve polisler bizi karakola götürdü. Amirin odasına girdik ve ifade verdik

A: siz utanmıyor musunuz parkın ortasında kavga etmeye?! Daha okul çağınız! Gidin derslerinizi çalışın sizi soytarılar!

U: amirim önce o başlattı!

M: kes lan!

A: Sessiz olun lan! Ben varım burada hâlâ kavga ediyorlar!

Birkaç saat sonra serbest bırakıldık, Umut evine gitti ama ben içmeye gittim. Kafamı dağıtmak için ölene kadar içmeyi planlıyordum, annem olmadığı için rahattım, en yakındaki bara gidip bir yere oturdum ve barmenden en sert içkiyi istedim, içtim ve içtim... kaç bardak içtiğimi artık sayamıyordum. Birden gözlerim karardı ve bayıldım...
Gözlerimi açtığımda sokaktaydım ve birinin sırtının üstündeydim, biri beni mi kaçırıyor?! Peki ya tatlı mı tatlı sevgilim Yeliz bensiz ne yapacaktı?! Sarhoş olduğum için hareket etmeye fazla gücüm yoktu.

M: B-beni bırakmalısınız bayım! Benim sevgilim var!

Adamın sırtından inmeye çalıştım ama beni bacaklarımdan sıkıca tutmuştu ve bırakmıyordu, çığlık atmaya başladım

M: imdatt! Sarhoş zavallı bir genci kaçırıyorlar!

?: Sessiz ol! Gece gece tüm mahalle senin yüzünden bizi sopayla kovalıyacak!

Çok yorgundum... Tekrardan gözlerim kapandı........ Anahtar sesiyle uyandım, bu kişi beni kollarında tutup evin kapısını açmaya çalışıyordu, hangi piç beni kaçırdı?! Adamın yüzüne baktım ve gözlerim büyüdü... Aras...

M: S-sen ne yapıyorsun?! Beni neden buraya getirdin! Bırak beni seni puşt!

Aras beni kaslı kollarında sıkıca tutuyordu, onu itmeye çalıştım ama o tutuşunu sıkılaştırdı ve evin kapısını açtı.

A: Kes sesini, şu an sarhoşsun. Kıpırdanma.

Aras ayakkabılarını çıkarmak için eğildi, o anda tüm gücümle onu ittim ve koşmaya başladım

A: Mert! Buraya geri gel!

Koşmaya devam ederken etrafa bakıyordum, nerede olduğumuzu anlamaya çalışıyordum, bir taşa takıldım ve yere düştüm, bacağımda bir acı hissettim ve bacağıma baktım, pantolonum yırtılmıştı ve diz kapağım kanıyordu... Aras hemen bana koştu ve dik dik baktı

A: Nereye gittiğini sanıyorsun? Gece yarısı sen sarhoş oldun diye seni barlardan topluyorum, ama bu babanın görevi- ah pardon senin baban yoktu.

Pis pis sırıttı Aras. Bunu bilerek yaptığına yemin edebilirdim, ayağa kalktım ama dizim çok acıyordu. Aras yanıma geldi, kolumu tuttu ve omzunun üstüne attı, bir elini belime sardı ve diğer eliyle de omzundaki kolumu tuttu.

A: Gel benim evimde pansuman yapalım.

M: Bırak beni! İstemiyorum!

A: Kes sesini, seni istesem burada yalnız bırakabilirim. Adam akıllı dur.

Sustum ve sadece onunla yürümeye başladım, dizimin ağrısı geçince onun anasını sikicektim, ama şu an yardıma ihtiyacım vardı.
Yürüdük ve evine geldik, beni yukarı kata çıkardı ve onun odası olduğunu düşündüğüm bir yere girdik. Beni yatağına uzandırdı ve çekmecesine doğru ilerledi, açtı ve içinden siyah bir şort çıkardı ve bana uzattı.

M: Ben niye senin şortunu giyiyorum?!

A: Pansumanı sen pantolon giyerken nasıl yapabilirim acaba? Boş yapma ve giy şunu.

Ofladım ve şortu elinden çektim, kollarını göğsünde kavuşturmuş bana bakıyordu.

M: Ya çıksana biladerim üstümü değiştircem!

A: İkimizde erkeğiz ne utanıyon olum

Ona öldürücü bir bakış attım, gözlerini devirdi ve odadan çıktı. Şu anda Aras'tan yararlanıp sonra ona gününü gösterecektim, pantolonumu çıkardım ve kanayan diz kapağıma baktım, ofladım ve şortu giydim ve yatağa geri oturdum, şort biraz büyük olmuştu ama yinede üstümden düşmüyordu

M: Girebilirsin sevgilimi çalmaya çalışan piç- yani Aras demek istedim.

Aras kahkaha attı ve elinde bir yardım kiti ile odaya girdi, ve karşıma oturdu.

A: Şortum içinde çok tatlı gözüküyorsun~ bu kadar ince ve pürüzsüz bacaklarının olduğunu düşünmemiştim.

Pis pis sırıttı ve yavaşça çıplak bacağıma dokundu

M: Hemen pansumanı yap yoksa suratına tekmeyi yiyeceksin.

Yine kahkaha attı ve yardım kitinden bir krem ve birkaç yara bandı çıkardı ve diz kapağıma krem sürmeye başladı, acıdığı için sürekli bacağımı geri çekiyordum, dayanamadı ve bacağımı tutup sabitledi ve kremi iyice yedirdi

M: S-sağol...

A: Sadece bu kadar mı?

Sırıttı ve kremi yedirmeye devam etti, aslında onunla başka bir zamanda başka bir yerde tanışsaydık kanka olabilirdik… ama o şuan benim düşmanım çünkü biricik sevgilim Yeliz'ime yaklaşıyor... Kremi sürmeyi bitirdi ve yara bandını yapıştırdı, sonra bir tane daha yapıştırdı.

A: Bekle ben sana su getireyim.

Gülümsedi, diz kapağıma hafifçe bir öpücük kondurdu ve odadan çıktı. Bense orada donakalmıştım… Az önce Aras yaramın olduğu yeri mi öpmüştü yoksa hayal mi görüyordum?!