Ben Baba Olamam / NaruSasu

"Küçüğün babası benim."

Sasuke yüzbininci kez aynı şeyi tekrarladı "Eğer bir sorun olursa..."

Parmağımı dudaklarına bastırdığımda cümlesini kesmek zorunda kalmıştı. Boruto'yu tek kolumda hoplatırken gülümsedim ve parmağımı Sasuke'nin dudaklarından çektikten sonra yarıda bırakmasını sağladığım cümlesini tamamladım “Hemen seni arayacağım."

Gülümsedi ve dudağıma minik bir öpücük kondurup kucağımda debelenen Boruto'ya sıkıca sarıldı. "Babayı sakın üzme bebeğim."

Onun böyle davranmasını izlemek içimi huzurla dolduruyordu. Tam bir anneydi ve benim de tam bir baba olmam gerekiyordu. Elimden gelenin en iyisini de yapmak istiyordum. Oğlumun minik elini tutup Sasuke'ye doğru salladığımda sesimi incelterek fısıldadım "Süt çocuğuymuşum gibi davranma anne ve lütfen içeri girip babamla bizi yalnız bırak."

Sasuke kahkahalara boğulurken gülümsedim ve alnına öpücüğümü bırakıp arabaya doğru ilerledim. Arabaya bindiğimizde Boruto'yu pusetine yatırmış ve kemerini sıkıca bağladığımdan emin olmak için tam yüz kere kontrol etmiştim. Nihayet yolcu koltuğuna bindiğimde Sasuke bize el sallayıp gülümsüyordu. Mutluydu ve bu program saçmalığı onu mutlu edecekse yapmaya hazırdım.

Yola çıktığımızda Boruto ellerini pusetinin yanlarına vurarak garip sesler çıkarmaya başlamıştı. Hem yola hem dikiz aynasından onun güzel yüzüne baka baka adrese ulaştık.

Boruto'yu kucağıma alıp kapıları kapattıktan sonra baba oğul programı için kendimi hazır hissetmeye başlamıştım bile.

Büyük binaya girdiğimizde bebek sesleri kulağımı anında ele geçirmişti. Bu binada kaç bebek vardı böyle? Koridorun karşısından bize doğru gelen iyi giyimli adamı hızla çevirdiğimde adam kaşlarını çatarak konuşmuştu "Yardım edebilir miyim?"

Boruto'yu biraz daha sıkı sararak konuştum "Aslında evet. Baba ve oğul yakınlaşması için yapılan program nerede yapılıyor acaba?”

Adam alaycı gözlerle baktığında yumruğumu sıkmaya başlamıştım. Neden sinir insanların hepsi beni buluyordu?

Bana yukarıdan baktığını sanan adam boğazını temizleyerek alay yüklü sesiyle konuştu "Baba ve oğul günü demek istediniz herhalde."

Kafamı sallarken gözlerimi devirerek mırıldandım "Evet, adı her neyse. Lütfen benim soruma geri dönebilir miyiz?"

Adam gözlerini şüpheci bir şekilde üzerimde gezdirdikten hemen sonra fısıldadı "Babanız nerede?"

Kaşlarım büyük bir hızla çatılırken boğazımı temizledim ve yumruğumu biraz daha sertçe sıkarak mırıldandım "Anlayamadım?"

Bir kez daha alayla gülümseyerek konuştu “Sizin ve küçüğün babasını soruyorum.”

Küçüğün derken baş hareketiyle bebeğimi göstermişti. Elimi büyük bir abartıyla eline uzatarak konuştum "Küçüğün babası benim."

Gözleri şaşkınlıkla büyürken memnuniyetle gülümsedim. Elimi yavaşça sararken hâlâ şaşkın görünüyordu. Sanırım yön bulmayı bilemeyen kaybolmuş toy bir genç olduğumu düşünmüştü. Gülümsemem biraz daha genişlerken konuştum "Ve siz..."

"Programı yürüten kişiyim."

Gülümsedim ve elimi geri çekerken bilerek çıkardığım abartılı bir sevecenlik tınısıyla konuştum "Bu harika. Eminim nerede yapıldığını herkesten iyi siz biliyorsunuzdur."

Boğazını temizledi ve utangaç sesiyle fısıldadı "Az önceki davranışım için özür dilerim... Çok gençsiniz ve sanırım biraz şaşırdım."

Soruma cevap alamamanın verdiği bıkkınlıkla derin bir nefes aldığımda hemen konuşmuştu "Ah... Şu an buz pistindeler. Hemen karşıdaki büyük kapıdan gireceksiniz."

Gülümsedim ve hızla büyük kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açmadan hemen önce Boruto'nun kulağına kıkırdayarak fısıldadım. "Yüzünü gördün mü Boo? Baba insanları nasıl morartacağını iyi biliyor öyle değil mi?"

Her zamanki gibi dişlerini göstererek gülümsediğinde söylediklerimden hiçbir şey anlamadığını biliyordum ama bana böylesine tatlı gülümsemesi onu daha çok sevmeme neden oluyordu.

Buz pistinin kapısını açtığımda gördüğüm sahne karşısında ağzım açık kalmıştı. Kocaman pistin üzerindeki onlarca baba ve babalarının ellerini sıkıca tutup kaymaya çalışan onlarca çocuk...

Aralarındaki en genç baba olmaya aday olarak, içeriye girdiğimde görevli kadın piste çıkmamı engelleyerek önümü kesmişti. Kırklarında gibi duruyordu. Kadın elindeki defteri doğrultarak konuştu "İsim alabilir miyim?"

Kafamı sallayarak konuştum "Uzumaki Naruto. Ve bu da oğlum Boruto."

Deftere birşeyler karaladıktan hemen sonra ayak numaramı ve Boruto'nun ayak numarasını sorup uzaklaşmıştı. Yaklaşık iki dakika sonra elinde iki tane patenle döndüğünde konuştu "Daha önce buz üzerinde kaydınız mı Bay Uzumaki?"

Annemin beni buz patenine götürdüğü zamanları hatırlayarak gülümsedim. Her yıl, noelden bir gün önce annem beni, evimizin karşısındaki donmuş gölete götürür ve saatlerce kaymamı izlerdi. Yaklaşık 10 senedir yapmadığımı bir yere bırakırsak bence buz üzerinde kayma konusunda fena sayılmazdım.

Kafamı onaylarcasına salladığımda kadın patenleri ayağımın ucuna bırakıp gözden kaybolmuştu. Derin bir nefes aldım ve Boruto'nun minik bedenini yere bırakıp ayakkabılarımı çıkardım. Patenlerimi hızla ayağıma giymeye başladığımda Boruto'nun merakla önündeki minik patenleri izlediğini görerek gülümsemiştim.

Patenlerimi giyme işlemini tamamladığımda Boruto'nun ayakkabılarını minik ayaklarından yavaşça çıkardım ve küçük patenleri elime aldım. İlk pateni ayağına geçirdiğimde gülümseyerek burnumu ısırmıştı. Gülümsedim ve saçlarını okşayıp diğer pateni de giydirdim.

Onu kucağıma aldığımda heyecanla parlayan buz pistine bakmıştı. Buzun üstünde yavaşça kaymaya başladığımızda Boruto kahkahalar atarak el çırpmış, bütün babaların bakışları üzerimizde toplanmıştı.

Gülümsedim ve ben de küçük çocuklarını buz pistinde kaydıran babalara baktıktan sonra Boruto'nun ayaklarını yavaşça buzun üzerine bıraktım. Ellerinden tutup kaydırmaya başladığımda parmaklarımı sıkıca sarıp sevinç çığlıkları atıyordu.

Gülümsedim ve patenimi buzda yavaşça kaydırırken onun da küçük adımlar atarak buzun üzerinde ilerlemesine izin verdim. Öylesine tatlı görünüyordu ki kıkırdamadan edemiyordum. Küçük bedeni kucağıma yavaşça kaldırdım ve buzun üzerinde hızla kayıp dönmeye başladım.

Boruto'nun kahkahaları pistte yankılanırken böyle tatlı bir çocuğa sahip olmanın verdiği mutlulukla gülümsedim.

Ne gulumsedin sende amk seni aglatmak lazim biraz