Sigara ve Manolya Çiçeği'Sope'

❃25ღ [M]

Selam bebeklerim! Nasılsınız?

Sizi özledim...

Smut bölümün diğer yarısında, biraz yol gideceksiniz yani. Ani gelişti bu arada, anlık günah kazanasım geldi.

İyi okumalar dilerim.

"Ben buraya seninle evlenmek istediğimi söylemek için geldim."

"Ne?" demişti Yoongi şokla. Fakat şokunu atlatamadan aniden kapıları sertçe açılmış ve Jimin içeri zıplayarak girmişti. Durmayarak onların üstüne ellerini çırparak geldiği sırada arkasından Jungkook ve Taehyung girmişti. Hemen ardından ise Namjoon yanlarına koşmuştu. Seokjin ise oldukça ağır bir şekilde yanlarına doğru ilerlemişti.

Jimin ikisinin yanına varıp onları kendine doğru çekip sıkıca sarıldığı sırada Jungkook arkadan tebrik cümleleri kuruyordu.

"Tebrik ederim efendim." demişti Namjoon karışıklık içinde. Hoseok buraya gelirken onların peşinden geldiğini gördüğü için garipsememişti fakat Yoongi şok olmuş bir şekilde kardeşinin kolları arasından çıkmaya çalışıyordu.

Jimin en son çekilmiş ve ikisine gülümseyerek konuşmuştu. "O kadar mutluyum ki, sanki ben evleniyorum."

"Ya nereden çıkardınız bunu?" demişti Yoongi onlarla oynamaya karar vererek. "Belki ben reddedeceğim? Belki biz evlenmeyeceğiz. Nereden bilebilirsiniz ki kabul edeceğimi?"

Jimin duraksamıştı. Ardından çok biliyormuş gibi parmak uçlarını birleştirmiş ve konuşmaya başlamıştı.

"Senin Hoseok'u reddetmen demek, benim çirkin olmam demek." Bunu dedikten sonra iki yanındaki sevgililerine bakmış ve ellerini iki yana açarak sormuştu. "Ben çirkin miyim?"

Taehyung ve Jungkook bu anı bekler gibi kollarını onun beline dolamış ve aynı anda konuşmuşlardı.

"Çok güzelsin sevgilim."

Jimin duyduğu ile memnuniyetle gülümseyerek abisi ve Hoseok'a dönmüştü. "Duydunuz." demişti.

Yoongi ona göz devirirken Hoseok aniden ayağa kalkmış ve kollarını havaya kaldırarak onlara kapıyı işaret etmişti. "Çıkın dışarı," Ona şokla baktıklarını fark ettiğinde Hoseok bu sefer sesini yükseltmişti. "Çıkın dedim, hepiniz!"

Hızla onlara arkalarını döndürüp kapıya sürüklerken Yoongi hiçbir şey yapmayarak onları izlemişti.

"Ama Hoseok-"

Jimin itilerek kapıya ulaştığı sırada konuşmuştu. Fakat Hoseok ona anında engel olmuştu. "Sus omega!" Jimin ona tepki göstermek için ona doğru donduğu sırada yeniden Hoseok tarafından engellenmişti.

"Hatırlatırım Jimin, ben alt türün efendisiyim. Şimdi," demişti onun gözlerinin içine bakarak. Jimin'in gözlerinin sarıya döndüğünü gördüğünde gülümsemişti. Üstün kurduyla diğerlerini etkisi altına almaya bayılıyordu."Diğerlerini yanına al ve git. Beni müstakbel kocam ile yalnız bırak."

"Nasıl istersen Luna." demişti Jimin. Diğer insanlar ilk başta onun bu hâline şaşırmıştı. Fakat sonradan karşılarındaki kişi Luna olduğu için bunu normal karşılamış ve olanları izlemeye koyulmuştu.

O sırada Jimin onlara doğru dönmüştü. Onlar bunun aşağı inmeleri yönünde bir şey olduğunu anlar anlamaz o bir şey demeden önden hareket etmişlerdi.