you make me wanna die
∴
Lisa, kalçasını balkonun korkuluğuna dayadığı için çıplak bacaklarına değen demir, içinin titremesine sebep oluyordu ama sorun değildi. Zaten Lisa, kesinlikle soğuk havaların insanıydı. En ufak bir sıcak dalgasında nefesi kesilen tiplerdendi.
Sigarasını dudaklarının arasına koymuş, elinde telefonuyla bir şeylere bakarken keyfi pek yerinde değil gibi gözüküyordu. Gerçi Jungkook, Lisa'nın keyfi ne zaman yerinde ya da ne zaman değil, pek anlayamıyordu.
"Bir sorun mu var?" diye sordu elindeki acı kahvesinden küçük bir yudum almadan hemen önce. Lisa'nın aksine Jungkook, kesinlikle sıcakların insanıydı. Sıcak havaya rağmen kaynar suya eş değer bir sıcaklığa sahip olan kahvesi, asla ve asla ağzını yakmıyordu.
Lisa bir an Jungkook'un sesini duyunca olduğu yerde irkildi. Saniyelik şekilde Jungkook'a baktıktan sonra gözlerini tekrardan telefonuna indirdi, "Yok."
"Var yani."
Lisa, sigarasının yarısı külleşince balkondan aşağı külleri attırıp tekrar ağzına koydu sigarasını, "Sorun yok da," dedi keyifsizce, "Yarına teslim etmem gereken dönem ödevim varmış."
"Yetiştiremedin mi?" diye sordu Jungkook. Daha saat 22:00 sularıydı, sabaha kadar yapsa yetiştirebilirdi belki.
"Başlamadım bile."
Jungkook gülerken neredeyse ağzındaki kahvesini püskürtecekti. Zar zor yutunca hafifçe öksürdü ve boğazını temizledi, "Öldürüyordun beni," dediğinde Lisa'nın dudakları alayla hafifçe yukarı kıvrıldı, "İlk söyleyen sen değilsin."
"Neden daha başlamadın?" diye sordu Jungkook ve karşılığında Lisa, az öncekinden çok daha komik bir şey söyledi, "5 dakika önce öğrendim."
"Mükemmelsin," dedi Jungkook, "Zor bir ders mi?" diye sorduğunda Lisa'nın bakışlarına hafif bir şaşkınlık düştü. Normal zamanlarda Lisa balkonda sigara içerken Jungkook'la denk geldiklerinde Jungkook her seferinde göz devirip üfleyerek içeri geri girer, çıkmak için Lisa'nın içeri girmesini beklerdi ve Lisa da gıcıklık olsun diye yapacak bir şeyi olmamasına rağmen balkonda adeta nöbete dururdu.
Ama Jungkook şuan kollarını balkonun korkuluğuna dayamış, hafifçe eğilmiş, gözlüğünün üzerinden Lisa'ya bakıyor, soru soruyor ve bariz şekilde muhabbet ediyordu.
"Seçmeli fizik," dedi Lisa tiksinti dolu bir ifadeyle. Jungkook, "Fizik mi?" dedi şaşkınlıkla, "Sen sanat tarihi okumuyor muydun?" diye sorduğunda Lisa bıkkınlıkla nefesini dışarı üfledi, "Evet, ben sözelciyim ama seçmeli fen dersi almayı zorunlu tutuyorlar işte."
"Yardım edeyim?"
Lisa kafasını telefona eğik ama gözleri Jungkook'un üzerinde şaşkınlıkla sordu, "Gerçekten mi?" dediğinde Jungkook birkaç gün önce Lisa'nın yaptığı gibi yaptı, "Ne salak saçma tepkiler bunlar," dedi sesini inceltip Lisa'nın seri katil misali mimiklerini taklit ederken, "Evet, gerçekten."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
oak ridge, st.23 | liskook
Fiksi Penggemarbekar bir baba olan jeon jungkook, üniversite öğrencisi olan yan komşusunun uçuk yaşam tarzı ile on yaşındaki küçük kızı arin için kötü bir örnek olacağını düşünüyordu. tek sorun ise, arin kesinlikle çok havalı olduğunu düşündüğü yan komşuları lisa'...