Bölüm -10

2.9K 301 317
                                    

Hyunjin ikinci dansı da bitirdi ve Felix'e döndü.

"Ne düşünüyorsun?"

"İdol ol."

Hyunjin kıkırdadı.

"Gerçekten şu güne kadar hiç bir zaman idollüğü hayalimdeki meslek olarak görmemiş yada kendimi idol olabilecek kadar iyi bulmamıştım. Bana bunu söyleyen ilk kişi sensin."

"Daha önce dansını ve sesini ben dışında kimseye gösterdin mi?"

"Hayır."

"Belki de bu yüzden bunu söyleyen ilk kişiyimdir."

"Bunu meslek haline getirmek istediğimden emin değilim."

"Benimle birlikte dans ettiğini ve şarkılar söylediğini hayal et."

"Bu mükemmel."

"Gerçek olmasını istemez misin?"

"Aklımı çeliyorsun."

"Eğer bunu değerlendirmen için aklının çelinmesine ihtiyacın varsa."

"Felix bilemiyorum."

Felix Hyunjin'in yanına geldi.

"Bu yeteneğini şimdiye kadar fark etmemen senin ayıbın."

Felix biraz daha yaklaştı.

Hyunjin Felix'in dudaklarına odaklandı. Felix'de Hyunjin'in dudaklarına.

Felix parmak uçlarında yükseldi ve dudaklarını Hyunjin'in dudaklarıyla birleştirdi.

Hyunjin eliyle Felix'in yüzünü kavradı ve yanağını okşamaya başladı.

Felix Hyunjin'e sarıldı ve onu öpmeye devam etti.

Hyunjin Felix'in alt dudağını dişlerinin arasına aldı ve yaladı.

Felix inledi.

Hyunjin dizini Felix'in bacak arasına yerleştirdi ve onun erkekliğine bastırdı.

Felix derin bir nefes aldı ve hafifçe Hyunjin'e sürtündü.

Hyunjin Felix'i daha sert öpmeye başladı. Felix'de öpücüğüne aynı sertlikle karşılık verdi.

Hyunjin Felix'i çevik bir hareketle duvarla arasına aldı.

Felix'in ellerini tek eliyle tuttu ve başının üstünde birleştirip duvara yasladı. Diğer elini Felix'in tişörtünün içine daldırdı ve karnını okşamaya başladı.

Felix Hyunjin'in dudaklarına doğru fısıldadı;

"Çok güzelsin."

Hyunjin hafifçe sırıttı.

"Bu daha hiç bir şey."

Felix'in yutkunduğunu hissetti. Bunlar onu daha da çıldırtıyordu.

Dudakları Felix'in dudaklarından ayrıldı ve tüm yüzünde gezindi. Yanaklarında, alnında, çenesinde, burnunda. Yüzünün her bir milimine imzasını dudaklarıyla kazıdı ve tekrar dudaklarıyla buluştu. En büyük imzayı oraya bırakacaktı. Dudaklarına.

Bu sefer ikisinin de öpüşü az önceki gibi hırçın ve tutku dolu değildi. Sakindi. Huzurluydu. Güvenliydi.

Hyunjin yavaşça Felix'in dudaklarından ayrıldı.

Bir süre birbirlerine baktılar. Felix gülümsedi. Hyunjin'de onun gülümsemesine karşılık verdi.

Felix'in çalan telefonu ikisinin arasındaki bu duygu dolu atmosferi bozmuştu.

"Ah, çok pardon."

Felix yatağın üstündeki telefona yöneldi. Hyunjin de yerdeki armut koltuğa oturdu.

Felix bir süre karşı tarafı dinledi ve sadece "tamam geliyorum" diyerek telefonu kapattı.

Felix mahcubiyetle Hyunjin'e döndü.

"Şirketten aradılar. Kayıt yapmam gerekiyor. Gitmem gerek ama gitsem sana çok ayıp olur mu?"

Hyunjin güven vermek için gülümsedi.

"Hayır sorun değil. Ben de eve geçeyim. Hem şu idollüğü de bir düşünmüş olurum."

Felix rahatlayarak nefesini verdi.

İkisi birlikte kapıya doğru yürümeye başladılar.

Fan | HYUNLIXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin