Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Çiçekleri sulayan ve çiçekleri koparan insanlar..."
...
(Bölümün tamamını medyadaki şarkıyla birlikte okuyun lütfen.)
İçinde ne olduğunu anlamlandıramadığı hisleri taşırken zihni, kalbi ve bedeni; tüm benliği ile düşünceleri tarafından esir alınıyor insanın.
Bir yanında çiçekler filizlenirken diğer yanında yavaşça soluyor.
Bir yanında Güneş doğarken diğer yanında Ay yükseliyor usulca.
Ve bir yanında bir şeyleri net bir şekilde hissederken diğer yanında ne hissettiğini anlamlandıramıyor insan.
Değişimin net bir şekilde farkında ancak neyin değiştiğini kestiremiyor.
Bedeni?
Çehresi?
Düşünceleri?
Yüreği?
Duyguları?
Hisleri?
Nedir değişen?
Nedir insanı bu denli yoran, hırpalayan, örseleyen, bitkin düşüren ve düşündüren?
Nedir değişerek her şeyi yerle bir eden, yakıp yıkan o şey?
İnsanın kendisi değil midir?
Güçlü ve güçsüz olarak adlandırdığımız bu bedenler tamamiyle zihnine ve kalbine göre hareket ediyorsa eğer değişen elbette insanın kendisidir.
Bir şeyler var.
İçinde insanın benliğini her bir zerresine kadar tüketerek içini çürüten bir şeyler var.
Aradığı şey hemen karşıdaki aynada, gülümsemesi ile kendini aşmış yansıma iken, gözü uzaklara dalıyor insanın.
Kendini gülüşüyle asıyor ve mezarını göz yaşları ile suluyor insan.
Değişen bir şey var.
Değişen şey insanoğlu.
Ve insanoğlu ile birlikte değişen duygular, hisler, düşünceler, hayatlar, yaşamlar ve nicesi.
Çiçekleri sulayan ve çiçekleri koparan insanlar...
Burası cehennemin en saf hali. Ateşten değil insanın yanması, yine kendinden kaynaklı çünkü ateş yavaş yavaş yakarak kavururken, düşünceler tekrar tekrar yakarak, parçalıyor insanı. Ateş geriye bir daha asla canı acımayacak küllerden bir enkaz bırakırken düşünceler tekrar tekrar can çekişecek parçalar bırakıyor.
Sahi ne yapmalı insan? Filizlenen çiçekleri mi koparmalı, yoksa solan çiçekleri mi sulamalı?
İçini yakan ateşi mi söndürmeli, yoksa benliğini yakan düşüncelerini mi susturmalı?
