•Papatya Bahçeleri• YoonMin

12• Birbirimize aidiz.

12| Birbirimize aidiz.

"Kokundan öpebilir miyim?"

...

Üzerindeki işlemeli kıyafette elleri gezinirken çehresine ufak bir tebessüm, içine belli belirsiz bir heyecan hakimdi.

İçindeki heyecanın getirdiği dürtü ile ısırıp durduğu dudakları kabuklanmış, kulakları kızarmıştı.

"Daha ne kadar kendinizi izleyeceksiniz Prens'im?" Taehyung gülerek konuştuğunda Jimin ona doğru döndü. "Heyecanlıyım." Taehyung yeniden güldü. "Farkındayım zira heyecanınız bariz şekilde ortadadır Prens'im lakin nedeni nedir?" Jimin yeniden aynaya dönerek yakasını düzeltti. "Biliyorsun... Kral Min geliyor." Taehyung usulca başını salladı. "Ancak siz de biliyorsunuz ki bu Kral Min'in ilk gelişi değildir." Jimin omuz silkti. "Bu sefer farklı." Taehyung'un kaşları havaya kalktı. "Nedir bu farklılığın sebebi?" Jimin kıkırdayarak ona döndü. "Bu bir sır."

"Sır olmadığını ikimizde biliyoruz öyle değil mi?"

"Hmhm."

"Anlatmayacaksınız çünkü aranızda bir şeyler olduğunun farkındayım ve bu size yeterli geliyor." Jimin başıyla onu onayladı. "Anlatmak istemiyorum. İkimize özel kalsın istiyorum." Taehyung gülümsedi. "Siz nasıl arzu ederseniz." Jimin, Taehyung'un gülüşüne karşılık vererek makyaj masasına oturdu ve saçlarını taradı.

Daha sonra Taehyung'la birlikte aşağı indi.

Taht odasının gösterişli kapısı büyük bir gürültü ile açılırken iyi dilekleri ile odaya girdi. "Güzel sabahlar Kral'ım." Kral Park gülümseyerek konuştu. "Günaydın oğlum. Nedir bu mutluluğunun sebebi?" Jimin gülümseyerek omuz silkti. "Bir nedeni yoktur. Her zaman ki halim." Kral Park bu bahaneye inanmamış gibi görünüyordu. "Sebebini bilirim lakin sen inkar etmeye devam et." Gülerek konuştuğunda Jimin'in kaşları çatıldı ve içine bir telaş hakim oldu. "O ne demek Kral'ım?" Kral Park ayaklandı. "Kral Min şimdi gelir; avluya geçelim, demektir." Kral Park, Jimin'in yanından geçerken Jimin utançla dudaklarını ısırdı. Kral'ın bunu fark etmiş olması kesinlikle uygun olmayacaktı.

Yavaş adımlarla avluya vardıklarında Jimin durmadan dudaklarını kemiriyor, elleriyle oynuyordu.

Avlunun kapısı aralandığında Min Krallığı'nın atlarından gelen nal sesleri arttı.

Jimin usulca başını kaldırarak siyah atın üzerinde tüm heybetiyle duran adama baktı.

Saçları gibi siyah, altın işlemelere sahip bir kıyafet giymiş ve yine siyah olan bir pelerin takmıştı. Üzerindeki siyah-beyaz kıyafetiyle yavaş adımlarla onlara yaklaşan Yoongi'yi nefes alamadan izliyordu.