Kırık Kalp

~8

Serdar Bey'in ağzından,

Tarık gözleri dolu bir şekilde aceleyle masadan kalkıp gitmişti. Her ne kadar peşinden gitmek istesem de yalnız kalmak isteyip beni odaya almayacağını biliyordum.

"Bakın çocuklar bundan önceki iki kişiden sonra önyargınız oluştu anlıyorum ama bu sefer o gerçekten kardeşiniz" dedim.
"Bundan öncekinde de öyle demiştin baba" dedi Sarp.
"Evet öyle demiştim ama bu sefer çok güvendiğim bir dostuma kendi gözetimim altında bir DNA testi daha yaptırdım ve sonuç pozitif çıktı "
"Emin misin baba gerçekten kardeşimiz mi ?" diye sordu Azad. "Evet gerçekten kardeşiniz  ve lütfen ona iyi davranın çocuklar, bu babanız olarak sizden tek isteğim. "
Hepsi bir süre bekledikten sonra onaylar şekilde başlarını salladı. Işte benim akıllı çocuklarım :)

"Birbirimizi tanımıyoruz ve açıkçası nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum" dedi Serkan. "Merak etme oğlum zamanla alışırsınız , sadece bu süreçte ona iyi davranın ve anlayışlı olun. "
"Evettt şimdi herkes odasına gidip uyusun"
Hepsi bir ağı zdan"Tamam babaaa" dedi.

Ben de yukarıya Tarık 'ın odasına gidip kapıyı çaldım. Içeriye girdiğimde Tarık uyuyordu yanına yatıp kafasını göğsüme yasladım .Mis gibi kokuyordu yavrum . Beline kolumu sarmamla beraber hemen bana sarıldı. Bu haline sessiz bir şekilde gülüp saçlarını okşamaya başladım.

O deniz kenarında konuştuğumuzda ona sarılmamak için kendimi zor tuttmuştum. Çok güçlü gözükmüştü gözüme. Bakışları aynı Azad gibi sertti onu öğle görünce küçûk Azad demiştim içimden.

Benim aslanım sevgisiz büyümüştü çünkü çocuğunu seven hiçbir aile onu yetimhaneye bırakmazdı. O adama bakınca gözlerindeki korku içimi yakmıştı. Kim bilir ne yapmıştı çocuğuma şerefsiz . Ama o adamı buna pişmam edecektim. Kimse benim çocuklarımı üzemezdi.

Tarık tan devam,

Sabah gözlerimi belimdeki kollarla açtım. Korkmaya başlamıştım.Yine mi o adam gelmişti ve bana dokunuyordu ? Hemen yataktan çıkıp banyoya koştum kapıyı kilitleyip yüzümü birkaç kere yıkadım. Bu sırada biri kapıya vuruyordu. Daha çok korkmaya başladım ellerim titriyordu. Ellerimi kulaklarıma kapatıp sesin kesilmesini bekledim.

Flashback

Küçük çocuk annesi ve ikizi teyzesi gile gidince evde tek kalmıştı.Odasında resim çizerken çalan kapıyla hemen gidip kapıyı açtı ,babası gelmişti ve çok sinirli duruyordu. Babası çocuğu kolundan tutup yatak odasına götürdü "bugün annen yok beni sen rahatlatacaksın" diyerek çocuğu soymaya başladı. Küçük çocuk ne olduğunu anlamamıştı ve çok korkuyordu. Babası çocuğu soyduktan sonra yatağa yatırıp ellerini yatak başlığına bağladı. Çocuk ağlamaya başlayınca "merak etme sen de çok zevk alacaksın" diyip soyunduktan sonra bacak arasına girdi. Çocuk durması için yalvarsa da ağlasa da durmadı.

Adam işi bittikten sonra üstünü giyinip çocuğun kanayan ellerini çözdükten sonra odadan çıktı. Çocuk ise acıya dayanamayıp 5 dakika önce bayılmıştı.

Flashback bitti

Aklıma gelen anılarla ellerim daha çok titremeye başladı kalbim çok hızlı atıyordu. O sırada kapı açıldı içeriye biri girdi. Ben korkuyla oturduğum yerden biraz daha kayıp iyice köşeye sindim "Yaklaşma,gelmee".
"Tarık benim oğlum " dedi bir ses
"Sana zarar vermeyeceğim ne olur yanına gelmeme yaralarını sarmama izin ver" dedi yalvarırcasına . "Sana zarar vermem, seni istemediğin hiçbirşeye zorlamam, lütfen sana sarılmama izin ver" dedi ses. Galiba Serdar Beydi. Bana birşey yapmazdı değil mi ? 

Hala titrerken Serdar bey bana sarıldı. Yavaş yavaş saçlarımı okşayarak "sakin ol ben yanındayım" diyordu. Saçlarımı okşamasıyla titremem biraz azalmıştı .En son "Söz veriyorum bunun hesabını ondan alacağım, yaralarını saracağım aslanım" dediğini duydum sonra da yorgunlukla kucağında uyuya kaldım.