7~

70 4 4
                                    

İyi okumalar bebeklerim. Lütfen düşüncelerinizi belirtin.

___________

"Oha! Bu havuz kenarındaki, Sunoo'nun sohbet ettiği yakışıklılar değil mi?"

Sunghoon da baya detaylı tanımladı.

"Evet onlar. Baksana aynı uşaklar. Kahve saçlı yavru köpek, iki siyah saçlı, biri deve..."

"Hee hyung deve ne ya! Haşmetlim o benim."

Hee hyung bana karşılık olarak "Ne yaşıyor bu?" der gibi bakıp tekrar konultu fakat bu sefer dalga geçer gibiydi.

"Evet Sunoo evet, senin haşmetlin."

Parka doğru biraz yürüdükten sonra Hee hyung tekrar konuştu. Birazdan kastım ya üç ya beş adım.

"Yalnız, çocuk harbiden çok haşmetli. Zaten boyunun uzun olması yetiyor ama çocukta artı olarak kas ve omuz var, ayrıca yüz."

Hoon elleri cebinde parka bakarak konuştu.

"Tanrı sahibine bağışlasın."

"Evet."

Jungwon umarım evet derken sahibi olarak beni düşünmüştür. Yoksa onu bşık bşık 🔪🔪*bıçak emojisi*🩸🩸*kan emojisi* ... ( Onu öldürmekten falan şey ediyo)

Her neyse biz parkın girişine geldik ve çimlerin arasında yola doğru gitmek için yapılan kaldırım gibi yere oturduk.

Hee hyung çekirdek paketini açarken bizde kahvelerimizi açtık ve Hee hyungun elinden paketi aldık. Çekirdek çöplerini ise marketten illegal yollarla aldığımız sebze poşetine koyuyorduk.

Riki bizi umarım görmez. Tamam her ne kadar bu gün kendimi çok güzel hissetsemde utanıyorum.

"Sunoo, sen haşmetlin ve arkadaşlarına çekirdek ikram edip yanımıza çağırsana."

"Hoon, haşmetlimi karıştırmasak."

"O niye?"

Hee hyungun sorusu için birazcık yalan konuşmak zorunda kalabilirim.

"Öylesine..."

"Niye diye sordum?"

"Biliyorum."

"Cevap ver, niye?"

"İşte."

Duymak istediğini duyana kadar sorusunu tekrarlıyacak. Buna eminim. Çünkü kaşları çatılmaya başlamıştı.

"Niye?"

"Of, utanıyorum ya! Utanıyorum. İlla söyletmek zorunda mısın?"

"Kimden utanıyorsun?"

Her hyung bir eve gidelim varya elimde kalıcaksın.

"Ahaha, Riki. Senin ne işin var burda?"

"Canımız sıkılınca parka gelelim demiştik ki tesadüfe bak, sizde burdaymışsınız."

Bu sefer Won konuştu.

"Biz her gün burdayız."

Won. Sen. Bu aşırı önemli bilgiyi niye haşmetlimin bilmesine sebep oluyorsun. Bu sırdı. (Aslında değil)

Won'a karşılık adını sabah öğrendiğim Jay konuştu. Zaten Won'u kesip duruyor. Çok sinirlendim. Kimse benim kuzenimi kesemez.

"Ne güzel. Artık bizde burda oluruz her gün."

Her gün kelimesinin kulaklarımda yankılanması normal mi?

"Ehehe, çekirdek ister misiniz?"

"Çok güzel olur."

Riki soruma ÇOK GÜZEL bir şekilde cevap verip kenarda oturan benim boş olan yanıma, dibime girecek şekilde oturdu. Çok utanıyorum ve hoşuma gidiyo ama o kadarda uzun boylu değil yani. Tamam belki biraz öyle çünkü bacaklarımızın birbirine olan teması beni rahatsız etmiyor. Başka biri olsa rahatsız ederdi.

Sonra gülümseyerek tekrar konuştu Riki.

"Hyunglarım sizde otursanıza."

____________

Nabersiniz bebeklerim?

Ben sinirliyim. Yazlığa kuzenimin yanına gitmistim, yanımda oje getirmeyi unutmuşum. Tırnakların pence gibi, neyse işte bi yerden yirmi TL'ye Flormar oje aldım. İğrenç ötesi, yapış yapış, surulmuyo, fırçası güzel değil. En iyisi pastel. Oje alcaksaniz kesinlikle pastel alın. Daha iyisini görmedim.

By byyy... 😘

Summer Love - SunkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin