0.23

23K 1.2K 471
                                    

                                   İyi Okumalar
             Bol bol yorum ve oylarınızı bekliyorum

"Siz devam edin, dizinin en heyecanlı yeri şu an"  Ali heyecanla konuşurken Uzay bir tane kafasına geçirdi.

"Reklam arası gibi girmeyelim dedim sana!" kafasını olumsuz anlamda sallayarak söyledi.

Hızla ayağa kalkarken utançtan yüzümün kıpkırmızı olduğuna emindim. Yanlış anlamıştılar her şeyi.

"Uzay ve Ali!" Arazsın sert sesini duyduklarında artık yüzlerindeki gülümseme yok olmuştu. Neye sinirlendi ki bu şimdi?

"Bacım gelmiş benimm!" Ali lafı çevirerek sıkıca bana sarıldı. Kemiklerim yerinde değil bence.

"Ali kızı boğuyorsun bu arada" Uzay gülerken bir tarafdan da ölüyordum sanırım.

"Hoş buldum.." diyerek ayrıldım ondan. Nerdeyse ağlayacaktı! Gerçekten bu çoçuk deliydi!

"Hem daha yanlış yolun hesabını soracaktım sana ben.." Sorgulayacı gözlerle ona baktım.

"Aa olur öyle aksilikler"  Beni geçiştirirlen bunu aklımın bir yerine yazmıştım. Hesap sorulacaktı!

Uzayla da tokalaştıktan sonra Araz'ın bakışlarının hala üzerimde olduğunu hiss ediyordum.

"Hem bak Araz ile de aran düzeldi ne güzel.." Ali gülerek söylerken uyarıcı bakışlarla ona baktım. Ay şuracıkta ölecektim!

"Bir dakika sen buraya neden gelmiştin Afra?" Aha bu sefer ok bana dönmüştü. Bir tutamadın çeneni Ali!

"İşte sizi görmeye gelmiştim dedim ya.." Masum gülümsememi sunarken Araz inanmışa benziyordu.

"Evet, bizi görmek istemiş bende konumu attım"  Uzay hızla yardımıma koştu.

Seni görmeye geldim desem her an yüzüme vururdu bu çoçuk.

***
"Sonra ben bir tane geçirdim adam yere yığıldı.." Ali nin cesur hikayelerini hep birlikte yarım saattir  dinliyorduk. İkisi de gerçekten sıcakkanlıydılar bana karşı.

"Ali ben en son seni gördüğümde yere kapaklanmıştın ama" Uzay sırıtarak söyledi. Ali ona sinirle bakarken bu hallerine gülmeden edemedim.

Araz o sıra da telefonla konuşuyordu. Gözlerim ona takılırken sert çehresini bir daha inceledim. Allahı var şimdi yakışıklıydı. Gözleri beni bulduğunda hızla kafamı çevirdim. Boynum gitti boynum!

Yanımda haraketlilik his ederken kulağıma" Yavaş dön boynun kırılacak" diye fısıldadı.

Yalandan öksürürken ona bakmadım. "Ben artık gidiyim çoçuklar geç oldu"

"Ama tekrar gel bak" Alinin sözlerine gülümserken Uzay da başını olumlu anlamda salladı.

"Çoçuklar dosyalar vardı onlara gelince bakarız Afra'ı bıraktın sonra" söyledikleriyle şaşkına çevirilerek ona baktım.

"Ben kendim giderdim aslında zahmet etme" gözlerimi kaçırarak söyledim.

"Zahmet felan yok" İtiraz edemeceğimi anladığım da son defa çoçuklarla vedalaşarak ayrıldım yanlarından.

İçimden bir ses buraya çok uğrayacağımı söylüyordu.

***
"Fazla suskunsun" başımı geriye yasladım. Yol boyunca hiç konuşmamıştık nerdeyse.

"Nasıl yani?" Araz sırıtırken yutkundum.

"Arabama ilk bindiğin de susturmak mümkün değildi seni diyorum" Lan! Sarhoş olduğum aklıma gelince yerime daha çok sindim. Allah bilir neler konuşmuştum.

"Sarhoştum yani bilemiyorum.." mırıldanarak söyledim. Hatırlatmasa ölürdü sanki bozuntu!

" O yüzden bir daha sarhoş olmak yasak" Bundan sonra ağzıma sürmem zatenx

Arabının hızı aniden artarken kaşlarımı çattım. Ne yapmaya çalışıyordu bu?

"Araz.." Gözleri aynadan arkaya bakıyordu. Bir şeyler ters gidiyordu anlaşılan.

"Sakin ol, biri bizi takip ediyor" Sözleri ile nefesimi tutdum. Sorular kafamı ele geçirirken şu an da sormanın anlamsız olduğunu düşündüm.

Sağ şerite geçerken aynadan baktım. Hala arkamızda siyah araba bizi takip ediyordu. Kimdi bu adamlar?

"Ben böyle işin!" Araz'ın sinirlenmesi yüzünden belli olurken arabaların çoğaldığını gördüm.

"Haber vermeliyiz birilerine" Korku bedenimi artık kendine hakim bırakırken söyledim.

"Olmaz! Polisi karıştırmamalıyız!" Sinirle söyledi. E ne bok yiyecektik biz! Yolda araçların olmaması daha da sinirimi bozarken elimi saçımdan geçirdim.

"Birazdan ateş etme olasılıkları var, senden istediğim bana yardım etmen" Araz hızla konuşurken ne dediğini anladığımdan emin değildim.

"Silah kullanmayı bilmiyorum ki!" Ona doğru döndüğümde o çoktan silahı elime tutuşturmuştu.

"Sadece hedefe odaklan, emin ol nasıl yapılacağını hatırlayacaksın!" Bir silaha bir Araz'a bakarken konuştuğundan gayet emin gibi duruyordu. Ömrümde ilk defa silah alıyordum elime!

"Ben-" tam ağzımı açacaktım ki silah sesi duymamla bağırmam bir oldu.

"Hadi Afra, araba kullanırken yapamam bunu!" Araz'ın cesaret verici söyleriyle derin bir nefes aldım. Ateş sesleri hala gelirken yutkundum. Yapmasam ikimizin de leşi çıkacaktı arabadan.

"Sağ taraf ateş eden, oraya odaklan ve dikkatlı ol" Açık pencereden kafamı çıkartırken öndeki arabaya odaklandım. Rüzgar saçlarımı uçuştururken bir elim ile kapıya tutundum.

"Şimdi!" Araz arabayı sola kıvırırken hızla ateş etmeye başladım. Sağ adama odaklanırken çoktan kolundan yaralandığını gördüm. Ben mi yapmıştım bunu!

Nefes nefese kalırken bir elin belimi tutmasıyla geriye düştüm.

"Yapacağını biliyordum güzel kızım, gerisi bende artık." Kalbim göğüs kafesimi parçalarcasına çarparken zihnimdeki silik görüntüler başımı döndürüyordu.

"Silahı düz tut ve ateş et!"

" Baba yapamam.."

"Kendine korumasan seni kimse koruyamaz Afra.."

"Ateş!"

Sesler beynimde yankı yaparken dayanılmaz bir hal alıyordu. Zihnimin derinliklerine gömülü sesler kendini açığa çıkarırken ellerimle başımı tutuyordum.

"Afra ses ver!" Arazın tedirgin sesini duya biliyordum. Ona cevab verecek güçte bile değildim.

Sesler gitgide çoğalırken kısıkça inledim. Ne zaman gözlerimin kapandığından emin bile değildim. Kendimi zihnimin kapısından içeri attım.

OY SINIRI-160
YORUM SINIRI-200

Selam canlar. Artık asıl olaylara giriş yapıyoruz. Tabi texting de olucak yine:)

Bölümün uzunluğundan şikayet edenler var ama her gün bölüm atıyorum bildiğiniz üzere🥹 Kurgu yarı texting olduğundan bölümün uzunluğu gayet yerinde canlar.

Bölüm hakkında yorumlarınızı bekliyorum🤍

Bir Bildirim Meselesi/Yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin