Bölüm2: ŞİRKET.
Bugün benim için çok özel bir gün çünkü idol seçmeleri için YG şirketine başvurmuştum vee kabul edildimm! Allah'ımm,halen inanamıyorum yaa.Düşünsenizee ilk defa bir şeye yarayıp,seçmelere giriyorum ve kaç milyon insanın arasından ben seçiliyorum! Düşündükçe heyecanım kat kat artıyor.İlk defa kendimi değerli hissettim... Amann neyse.Bugün tekrar şirkete gidicem seçilen diğer 3 kişi ile birlikte prova falan yapacağız ve oradakiler de bizi izleyip tekrar yorumlayacaklarmış falan filan.
-Rosee,tatlımm hadi kahvaltı hazırr! Alicee! Hadi sende işini bitirip gel çabuk,sizi bekliyoruzz!
-Tamam annee!
-Of,anne tamam.Dur işim bitmedi daha.
-Kızım Allah aşkına ne işin olabilir? Seçmelere Rose değil sen gidiceksin sanki! Hadi gelin bekliyoruz!
Hemen üstüme rahat birşeyler giydim saçımıda at kuyruğu yaptım mı tamamdır.
-Geliyorum anneciğimm!
-Veee nasıl olmuş kızınızz?
-Kızım niye eşofman giydin git güzel zarif şeyler giy.
-Aaa ama anne olmaz ki! Bugün oraya prova için gidiyoruz yani dans falan edicez rahat şeyler giymem lazım yoksa tekrar eleştirecekler gruba falan giremem sonra.
-Tamam,hadi yapın kahvaltınızı.
***
"Güzel kızımı ben bırakayım şirkete" bu sıralar babamla aram süper ötesi iyiydi.
"Tamam baba sen bırak"
Babamın arka kapıyı açmasıyla arka koltuğa oturdum ve yol boyunca telefonuma baktım.En sevdiğim şarkıyı açıp,kulaklıklarımı taktım.Yolda birşeyler dinlemek hoşuma gidiyor.Bu isterse bir şarkı,bir şiir yada herhangi bir konuşma olsun.Sadece birşeyler dinlemek bana o kadar huzur veriyordu ki.Ama bunu real hayatımda yapmayı sevmiyordum.Herhangi bir platformdan dinlemeyi seviyordum.Şirket için Güney Kore'ye taşınmıştık.Yani ben taşınmıştım.Ailem geçici bir süreliğine gelmişlerdi.Ama ben burada kalacaktım.Ve uzun bir süre evet...
1-2 saatin sonunda varmıstık.Hiç olmadığım kadar heyecanlıydım.
"Hadi kızım geç içeri ben gidiyorum seni almaya gelirim.Bol şanslar!" Uu bol şanslar diledi babam bana.Ne kadar şaşırtıcı dimi?Her neyse.
"Sağol baba"
Babamla vedalaştıktan sonra hemen 3. kata yani bizim katımıza çıktım.Elimde telefonum, kat sayısı ve no sayısı yazıyordu.Yazdığına göree.. Kat:3 No:2 evet buydu.Merdivenleri hızlı hızlı çıktım.Neden asansöre binmediğimi sorgulamak isterdim ama heyecandan birşey sorgulayamadığımı da merdivenlerden çıkarken anladım.
"A şey bakar mısınız?" bizim katta 2nolu kapının önündeydim ve rezil olmamak için bir personelden doğru mu değil mi diye soruyordum.
"Buyrun?" ne kadar anormal bir cevap değil mi?.Neyse dalga geçmenin sırası değil.Kadın napsın sohbete mi girsin? Tabiki bunu veya bunun gibi kelimelerle konuşacak.
"Şey dicektim,BLACKPINK grubunun seçmelerini kazandım ve bugün provam var burası doğru kat ve doğru odanın NO'su dimi?"
"Evet,evet doğru katta ve doğru odanın önündesiniz." oh,çok şükür yarabbim.
"Tamam,teşekkür ederim."
"Önemli değil küçük hanım" kadının gülümsemesine karşılık hemen yüzüme sahte bir gülümseme taktım ve geçiştirdim.Kaba olduğumu falan düşünmeyin,normalde böyle yapmazdım ama şuan çok acalem var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴍᴏᴏɴʟɪɢʜᴛ / CHAELİSA FİC (askıda bitmedi)
FanfictionEskiden kendime TANIMSIZ derdim.Çünkü hiç birilerin ilki olmamıştım.Ben hep değersizdim.Sanki vardım ama ölüydüm. Bu yüzden kendimi TANIMSIZ hissederdim.Sıfır gibi mesela. "1+0=1" bu örnekteki gibi sıfır hep böyledir ve böyle kalır.Mesela insanlar s...