BAŞKA EVREN - AVENGERS

★

Medya(umarım görülür): geçen bölümlerdeki Peter ve Riley

Kız sarı saçlı değil ama aşırı ikilinin vibeını veriyor.

Artık bölüm başlığı bulamıyorum gençler. Gerçi yazma yeteneğimi de kaybetmeye başlamışım. Her neyse.

İyi okumalar.

⏱

Riley'in kulenin salonuna açtığı portaldan geçtiler. Etraf hâlâ dağınıktı ancak koltuklarda oturan iki kişi vardı.

"Ba bay Stark, burada ne oldu?"

Diğerleri olanları anlatırken Riley etraftaki cam parçalarını yok ederek eşyaları yerine yerleştirdi. Çatlayan duvarları da eski haline getirdi. Bunları yaparken Loki de büyü yaparak ona yardımcı olmuştu.

"Teşekkür ederim Asgard prensi." Loki ona baktığı her zaman gülümsediği gibi şimdi de gülümsüyordu. "Ne demek İris'im."

Riley gülümsediğinde Loki'nin gülümsemesi genişledi. Riley'in en sevdiği çiçek türüydü iris. Loki'nin ona böyle seslenmesi hoşuna gitmişti. Riley Loki'nin bakışlarını fark edince kaşlarını kaldırdı.

"Neden böyle bakıyorsun?" Loki anlamamış gibi sordu. "Nasıl bakıyorum?"

Riley gözlerini kısdı ve ciddiyetle Loki'nin mimiklerini inceledi. "Aşık gibi?" Dedi birden.

Loki ciddileşti. Bu kadar mı belli ediyordu yani? Evet, aptal kardeşi Thor anlamıştı Riley'i sevdiğini ancak buradaki herkes biliyor muydu? Riley'e yakın olmak için (tabi birde Asgardda babasına 'bak, ben artık iyi biriyim' demek için) bir Avenger olmayı kabul ettiğini biliyorlar mıydı?

"Şakaydı Loki! Neden bu kadar ciddiye aldın?" Dedi Riley gülerek. Loki'nin ona aşık olma ihtimalini hiç düşünmemişti. Kısa bir süre de düşünmeyecekti.

"Ciddiye almadım. Saçma bir şakaydı." Derken koltuklara ilerledi Loki. Kardeşinin yanına oturup ne konuştuklarını dinlemeye başladı.

"Peki buna neden olan ne?" Dedi Peter. Bruce kaşları çatık bir şekilde. "Bende bilmiyorum. Kendi hafızasını silmez diye düşünüyorum."

Elinde bir kahve ile salona ışınlanan kıza baktılar. "Sizde ister misiniz?" Dedi yanlarına yaklaşan Riley. Tony "Gerek yok Ley. Sağ ol." Dediğinde Riley koltuğa Peter'ın yanına oturdu.

"İyi. Ayıp olmasın diye sormuştum zaten." Dedi ve kahvesinden bir yudum içti. Peter, Riley'in dediğine güldü.

Kendisinin de kabul ettiği birşey vardı. Kuleye ilk geldiğinde yanındaki bu Tanrıçadan hoşlanmıştı. Onu güzel bulmuştu. Bir melek gibi görünüyordu Riley. Aynı zamanda çekiciydi. Havalı hareketleri vardı. E tabi Peter da hâlâ bir ergen sayılırdı. Bu havalı hareketleri, güzelliği onu etkiliyordu.

Tony Riley'in dediğine göz devirirken ayağa kalktı. "Buraları toparlaması için bir ekip çağırırım." Diyerek asansöre yöneldi. Şirkete gitmesi gerekiyordu. Son günlerde kulede baygın haldeki kızının yanında kaldığından işleri aksatmıştı.

"Siz ne konuşuyordunuz bu arada?" Dedi Riley. Ne konuştuklarını biliyordu ancak onların anlatması her zaman işine gelirdi. Pietro öne eğilerek Peter'ın arkasındaki dostuna baktı.