3.bölüm

402 51 5
                                    

Penceremin kenarına oturmuş avcı olma konusunu düşünüyordum.

Aslında avcı olsam güzel olabilirdi, hem kendimi korurdum hemde okul zamanlarında oraya giderim.

Artık okula gitmek istemiyorum çünkü onların yüzlerini bir daha görmek istemiyordum. Ve korkuyordum. Ne kadar artık güçlü olsam da..

Biraz daha bu konuyu kendimle tartıştıktan sonra avcı olmaya karar verdim.

Tam onlara söylemeye gidecektim ki aklıma kuzenim jun yeon' u arayacağım geldi . O kadar şeyin arasında unutmuşum, kesin çok endişelenmiştir

Telefonumu çıkarıp jun yeonun numarasına tıkladım . Anında açtı

J alo Ha na .. iyi misin.. neden telefonlarımı açmadın

H iyiyim işim çıktığı için arayamadım özür dilerim

J ohh şükür eğer işin yoksa bugün buluşabilir miyiz eminim ki bana anlatacağın çook şey vardır

H olur ama şuan işim var öğlen 2 de buluşsak olur mu ?

J olur peki nerede ?

H ee eionni restoranına gel erişte yeriz

J tamam görüşürüz

H görüşürüz

Diyip telefonu kapattım ve avcı olmak istediğimi söylemek için eionni restoranına doğru yola çıktım.

...

Avcılar masada oturmuş balıkları koparıyordu. Ama hepsinin aklı Ha na'daydı .

Avcı olacak mıydı?  Neden kolunda yanık izleri vardı?

So Mun ise en çok yanık izlerine takılmıştı . Nasıl olmuştu ki onlar çok merak ediyordu.

İlk konuşan bayan Chu oldu.

"Sizce avcı olacak mı?"

"Bilmiyorum neden kolu o haldeydi meraktan çatlıyacağım şimdi " dedi motak hepsi çok merak ediyordu

Kapıya yaklaşan Ha na yı gördü bayan Chu hemen ayaklandı ve

" geliyor susun ve bu konuyu sakın açmayın" dedi
O sırada Ha na içeri girdi
"Merhaba" dedi gülümseyerek.

Hepsi ile selamlaştıktan sonra

" ee avcı olacak mısın?" dedi konuya girerek So mun

Üçünün de meraklı bakışları Ha na yı buldu.

Başını sallayarak " evet " dedi "bu arada sizin adlarınız ne "

Bayan Chu " ben mae Ok ama sen bana bayan Chu de o So mum ve ga mo tak" dedi

Başını salladı ve "ben do Ha na " dedi

"Tamam öyleyse birinci testle başlayabiliriz" dedi motak gülümseyerek ve dördü de çıktılar.

Üzerinde üç el izi duran uzun bir duvarın önündelerdi.

" en alttaki yeşil bayan Chu , bir üstündeki kırmızı olan So mun , diğeri ise yeşil olanı da benim" dedi mo tak kendini beğenmiş bir ifadeyle

Bayan Chu " mavi senin rengin zıplayabildiğin kadar zıpla ve elini duvara vur tamam mı?" dedi

Başını salladı ve elini uzattı. Ama karşı da gördüğü zorbalar ile hemen mun 'un arkasına geçip saklandı. Onu görmeseler daha iyi olurdu . Hem neden okulda değillerdi ki diye düşündü Ha na

" noldu " dedi bayan Chu

gittiklerinde saklandığı yerden çıkıp "hiç" dedi ve elini uzattı bayan Chu eline mavi boyayı sürdü  Ha na ise elini açıp kapatarak yaydı boyayı.

Bir düdük sesi geldi koşmaya başladı ve zıpladı taa duvarın en üstüne kadar elini duvara vurdu ve onlara döndüğünde şaşkındılar gülüyordu Ha na ..

.....

Bankın üstünde oturmuş mo takın anlattıklarını not alıyordum.

" bu ülkede  beş  avcı var"

" sen ,mun , bayan Chu ve ben"

" ve tüm harcamalarımıza bakan Jung mul"

" ha tamam "

" yeteneklerimizin beş katına çıktığı zamanlar oluyor " dedi " bölgemiz kayınca kötü ruhlar bölgemizi göremiyor "

" bölge mi?"

" ilahi ve bu dünya arasında oluşan rengarenk dalgalar"

" bu ne zaman oluyor.. kontrol edebilirmiyiz"
"Hayır bazen iki saniye bazen de iki saat ve daha önemlisi kötü ruh bölgemizin içine girerse hissederiz ama bu daha çok mun'un işi "

Deftere not alarak

" Bayan Chu iyileştirme, mun yakalamada ve zihin okuma , sen ( ona bakarak) güçlüsün .. peki ben " ona baktım

" sen bul " dedi bana sonra telefonuma çıkarıp saate baktım saat 2ydi

" ahh geç kaldım çabucak gidebilir miyiz kuzenim şimdi çoktan gelmiştir " dedim

" Tamam gidelim" dedi sonra eionni restoranına doğru gittik .

Kapının önüne geldiğimde çoktan gelmiş olduğunu gördüm içerde oturmuş beni bekliyordu

"Ahh çoktan gelmiş "

Mo tak bişey demeden bana baktı ve içeri girdi bende onun arkasından

"Hele şükür gelebildin Ha na " dedi

Yüzüme tatlı bir gülümseme koyup
" özür dilerim (elimle göstererek) birazcık geç kalmış olabilirim" dedim ve yanına oturdum. Dördüde  bana bakıyordu

" bu arada şu adam kim ?" dedi mo takı göstererek gözlerim irileşti
" sadece bir arkadaşım "

" emin misin bana pek de öyle gelmedide.. bu arada Dow hi hala onu seviyor musun peki sevgili oldunuz mu ?"dedi yüzünü buruşturdu

Dow hi  okulumda öğrencilerden biriydi ve piano çalıyordu ve ben onu seviyordum ve onu artık göremeyeceğim için üzülüyordum.

bayan Chu gelip bize erişte getirdi. Teşekkür edip konuşmaya başladım.

"Neden şimdi Dow hi den bahsediyoruz ki " dedim

" hâlâ seviyorsun değil mi? Neyini seviyorsun sen onun okulda sana zorbalık yaparlarken senin yanındamıydı "  ona zorbalık yapıldığını anlatmıştım bana kaç kere öğretmenlere söyle demişti.. söylemiştimde ama onlar hiç birşey yapmamışlardı ve Dow hi de..

Geçen gün telefonda ona yanık izleri konusunu anlatmıştım..

" neyse tamam sustum .. peki yanık izleri.. hâlâ acıyorlar mı " dedi

"Biraz ara sıra yanıyorlar kimseye söylemedin değil mi' dedim dudağımı dişliyordum

" hayır ama polise gitsek anlatsak sana zorbalık yaptıklarını onlar içeri girer sende rahatlarsın rahat rahat okula gidersin işte" dedi
anında konuşarak
"Hayır zaten artık okula gitmiyorum " dedim karar vermiştim

" peki " dedi ve erişteleri yemeye başladık.

Dow hi de ortaya koyduk
Ama merak etmeyin bende Dow hi yı sevmiyorum sonda onunla olmuyor

Yıldıza⭐ basmayı unutmayın lütfen yorum yapmayıda
Kendinize iyi bakın

Şeytan Avcısı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin