18. bölüm

238 15 22
                                    

So Mun'dan

Çok heyecanlıyım ..
Hana'nın anne ve babasıyla konuşucaktım. Hemde erkek arkadaş sıfatıyla , öyle heyecanlı ve mutluyum ki  içim içimi yiyor resmen.

Ha na ile oturmuş bekliyorduk.

Kapı açıldı ve içeri bir karın ve adam girdi .
Onlar bunlar olmalıydı. Ayağa kalktık ve yanlarına gittik . İkisinin yüzüde gülüyordu ama en çok ta Hana'nın.

"Çokta yakışıklıymış " dedi annesi ve güldü bende güldüm. Babasının kaşları çatıktı,
"Ben hiç sevmedim valla çokta çirkin " dedi
Gülen yüzüm soldu be !

"Sen ona bakma kızı erkek arkadaş bulmuş ya ondan, adın Mun'du değil mi" dedi annesi
Başımı sallayıp "evet efendim" dedim
....
"Tüm ülke mi? ... Biz bir tatili hakettik"

Yung'takiler saçmalıyolar mı ? Ne demek ülkeyi gezip kötü ruh arıyacaksınız  üçümüzde başımızı salladık " bu haksızlık " dedim "daha cheong sin iie olan dövüşümüzü atlatamadık ne demek ülkeyi gezip kötü ruh arıyacağız" dedi bayan Chu

"Uzun süre düşündükten sonra bu kararı verdik " dedi usik bana baktı " Ha na sayesinde" dedi gülerek Mun ayağa kalktı " ne? Hana sahesinde mi?" dedi bana baktı "hey Hana senin mi fikrindi"

Ney ben niye bilmiyorum ya ! "Ne" dedim motak bana doğru gelmeye başlıyordu " hayır hayır! Ben öyle birşey demedim"

Su ho " hayır hana fikir vermesi bölgeyi kontrol edebildiği için böyle bir karar verdik" dedi yüzü gülüyordu tabi.

"Bekle bekle yanlış anlamadıysam tüm ülkeyi gezip bölgeyi çağırmamımı istiyorsunuz ... Bu öyle kolay birşey değil ama" dedim kendimi o kadar yoruyorum hiç vicdanları yok.

"Sayınızın az olduğunu biliyoruz bir avcı daha arıyoruz zaten " dedi wi gen . Şimdi düşündüm de aslında ülkeyi gezicez hep beraber güzel olabilir  onlardan biraz uzaklaşıp "aslında güzel olabilir ne güzel birlikte dünyayı gezicez değil mi?" dedim gülerek

"Hey sen ne diyorsun" dedi mo tak üçüde beni kovalamaya başladılar " hey hey yardım edin ne gülüyorsunuz" dedim wi gene ama gülüyorlar ne hayırsızlar be onlarda

"Korkuyorum bakın bırakın peşimi " dedim ama beni dinlemiyorlardı. Keşke demeseydim de içimde tutsaydım be of of.

.....

Yazardan

Hana kollarını havaya kaldırıp esnedi.
Arabada geziyorlardı , "hadi inşallah hiç kötüruh görmeyiz " dedi mo tak ama sevinçleri kursaklarında kalmıştı çünkü Mun yeni bir kötü ruh görmüştü " geri dön geri bir tane gördüm" dedi  Hana motak'ın kafasına vurup"off senin agzının içine şom ağızlı motak " dedi geri dönüp kötü ruhu çağırmaya gitmişlerdi.

...
"Yine başardık harika bir takımız " dedi Hana mutluydu diğerlerinin aksine kafasını ön koltukların arasından geçirip "sırada ne var jeju adası mı? " diye sordu bayan Chu ona bakıp " çok mu mutlusun " dedi Hana ciddiye alıp " evet " dedi motak ona bir tane vurdu

"Ne vuruyorsun ya acıdı " dedi Hana "acısın acısın ki biraz aklın başına gelsin " dedi motak "çok kötüsünüz " dedi Mun'a baktı ve "sende" dedi Mun ise anında ona baktı

"Ne ben mi ne yapmışım ben ya " dedi " bana vuruyor hiç birşey söylemiyorsun sana da yazıklar olsun " dedi Hana kafasını iki yana sallayarak Mun ise ona yaklaşıp kafasını göğsüne koydu ve başını okşadı " çok mu acıdı yazık sana" dedi

Bayan Chu ve motak garip der gibi bakıyordu
"hadi gidip güzel bir yemek yiyelim  çok acıktım " dedi Hana yavru köpek bakışı atarak "hadi gidelim bakalım " bunu diyen bayan Chu'du

Gidip güzel bir yemek yemek için bir ev tutmuştuk kulübeye benzeyen bir ev .
Motak eti pişiriyordu bayan Chu ise salata yapıyordu Bana ise köpek ile oynuyordu.

Mun ise onu izliyordu,  ve gülüyordu mutluydu halinden ne zaman onu sevdiğini söyleyeceğini bilmiyordu bayan Chu'ya ne yarın söylerim demişti dün ama söyleyemiyordu işte

Ha na köpeği kucağına alıp yanına oturdu Mun'un "bu köpek artık benim kimseye vermiyorum artık çok güzel değil mi ? İsim bile verdim ona"dedi Hana üçüde ona gülerek bakıyordu

"Adı neymiş onun " dedi motak etleri pişirirken "black " dedi Hana elindeki köpeğe bakarak "nerden buldu bu ismi " diye sordu Mun "dün Harry Potter izledim. Sirius black vardı orda ölüyordu çok üzüldüm bende onun soyadını bu köpeğe koydum" dedim

"Hatta şimdi 4. Filmini izlicem " dedi Hana içeri koşup telefonunu getirdi ve açıp yerken izliyordu en heyecanlı bölümüydü bu 'ateş kadehi' bölümü " bak harry'i gördün mü çok havalı " dedi diğerlerine bakarak Mun  ise kıskanmıştı kaşları da çatılmıştı .

"Keşke Kore'de  olsa  ne güzel onunla tanışırdım ve arkadaş olurdum onunla." dedi Hana Mun'un kaşları çatılcıkta çatılıyordu eğilip telefona baktı .

Yakışıklıymış diye düşünmeden edemiyordu ,  telefonu eline alıp kapattı " ne yapıyorsun ya en heyecanlı yerinde " dedi Hana

"İzleme bir daha sen onu ben sana daha güzel bir film bulurum onu izle sen " dedi Mun yemeğini yemeye devam ederek

"Ama ben onu izlemek istiyorum " dedi dudak büzerek Ha na  "izleme " dedi Mun
"Yemeğini ye" dedi

Yemeklerini yemişler oturuyordu Hana ise Mun'a tripliydi onunla konuşmuyordu.
Mun ise Harry Potter için böyle yapmasını hem sinir oluyor hem de üzülüyordu rahat değildi içi

"Hadi barış benimle"dedi Mun ama Hana onunla konuşmuyordu hatta ona bakmıyordu bile. "Of hadi ya konuş lütfen"dedi bayan Chu ve motak ise film izliyormuş gibi çekirdek çıtlatarak izliyordu olanları .

"Hayır sen telefonu verip izlememe izin vermeden konuşmuyorum seninle" dedi Hana kafasını bir kez daha çevirerek

"Hadi ama neyini izliyorsun  o iğrenç filmi "
O öyle düşünüyordu Hana aksine o filmi çok seviyordu özellikle de Harry 'i ama Mun'u daha çok seviyordu . Mun ise bunu bilmiyordu " hiç de bile çok güzel bir film ben seviyorum Harry 'i , Sirius 'u , draco'yu , remus'u ve ron'u senden bile çok seviyorum " dedi

Mun buna üzülmüştü hemde çok telefonu cebinden çıkarıp "izle o zaman" dedi ve gitti

Motak  " bu  ağır oldu işte " dedi bayan Chu da başını salladı onaylayarak Hana ayağa kalktı ve koşarak Mun'un yanına gitti.

Mun ise yatakta uzanmıştı Hana yanına gidip sakin ve kısık sesle "Mun" dedi "özür dilerim birdaha yapmicam izlemicemde Harry Potter'ı yemin ederim" Mun hala kalkmamıstı

Hana ise kalkıp onu omzundan tutarak kaldırdı ama Mun yüzüne bile bakmıyordu ve gözleri kan çanağı gibi olmuştu ağlamaktan

"Özür dilerim gerçekten şaka yaptım seni daha çok seviyorum " dedi Hana "ağlama"

İki gözünden de öptü Mun'un ve " seni seviyorum " deyip koşarak yukarı çıktı yüzü kızarmıştı hemde çok Mun ise gülüyordu çok mutluydu .

Gülerek kalktığı yatağa geri yattı.

Arkadaşlar yeni bir bölüm daha
Nasıl buldunuz
Yıldız atmayın unutmayın lütfen
Görüşürüz

Şeytan Avcısı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin