(9) bıçak yarası

1K 38 3
                                    

Nasılsınız?

Şaşkındın karşımda hiç beklemediğim bu adam son bir yıldır hiç ummadığım yerlerde önüme çıkmış, canımı sıkmıştı nereye baksam, nereye gitsem onu görücek mişim gibi geliyordu artık karşıma çıkmasada sanki gözleri beni takip ediyordu. Ben mi onun baktığı yerde duruyordum yoksa o mu benim baktığım yerlerde oluyordu anlayamıyordum. Ben kısaca bu siktiğimin dengesiz herifini anlayamıyordum.

Kaç dakika orada öyle durup ona baktım bilmiyordum o da gözlerini hiç kaçırmamıştı. Çünkü o da beni burada beklemiyordu.

Kafasını arkasındaki duvara yasladı yüzünü acıyla buruşturdu Dudaklarını araladı. "özgür." Dedi

Ben hala öyle dururken Onun sesi beni kendime getirmişti şimdiki zamana geri döndüğüm gibi kaşlarımın otomatikmen çatıldı.

"Egemen" dedim bende onun gibi.

"Ne arıyorsun burada." Kelimeler ağzından kesik kesik çıkıyordu zor konuşuyordu kan kaybediyordu.

"Seni aramadığım kesin." Dedikten sonra arkamı döndüm ona buradan bir an önce gidip evimde, yatağımda olmak istiyorum. Ve neden bu haldeydi umrumda değildi sorsam bile cevap vermeyeceğini biliyordum

Bir iki adım atmişken acı çeken bir şekilde
"Yardım et bana." Bana muhtaçmiş gibi çıkan sesle yutkundum. Onu burada bırakabilirim hiç düşünmeden hemde. Ama merhamet sahibi bir insan olmak çok zordu.

"Ambulansı ararım senin için" dedim stabil bir sesle

"Olmaz." Dediğinde ona döndüm ciddimiydi bu adam
"Mal mısın oğlum ne olmaz geberip gitmek mi istiyorsun." Dedim inanmaz bir şekilde

"Geberip gitmemi en çok sen istiyorsun." Tamam bunu isterdim bak ama bu şekilde değil.

"Kimin kuyruğuna bastın da ısırdı seni" dedim onun dediği şeyi es geçerek.

Sorumu görmezden geldi "Özgür soru sorma, yardım et " Öyle bir nefes alıp veriyordu ki son oksijenini tüketiyor gibiydi

Gözüm elinin üstünde olan karnına kaydı siyah tişörtunden belli olmuyordu kan ama eli hep kandı göğsü hızlı hızlı inip kalkıyordu tekrar yüzüne baktım boncuk boncuk terlemişti saçları Anlına yapışmış kalemle çizilmiş kaşları çatılmışti ağzı aralıktı aldığı nefes yetmiyor gibiydi karanlıktan çok seçilmiyordu başka hasarları varmıdır ki.

Bu görüntü karşısında daha fazla dayanamadım bu iyiliği ona yapicaktim. Kim bilir onu burada bıraksam büyük bir ihtimalle ölücekti kurtulma şansım vardı bu adamdan ama bile isteye birinin benim yüzünden ölmesini kaldıramazdım. 

Bir kaç adımda karşısına geçtim ayak ucunda durup ona baktım."Sana nasıl yardım etmemi bekliyorsun doktor muyum ? Lan ben." Gözlerini Zorlukla açıp bana baktı yutkundu ağzını açtı geri kapatı

"Ev-" dedi sustu derin bir nefes aldı."telefon." Öyle kısık konuşmuştu ki sesi fısıltı gibi çıkmıştı. Adam şimdi karşımda hakkın rahmetine uçuçaktı amına koyım iki elimle yüzümü sertçe sıvazladım. Belki rüyadır diye bir umut

Ama yok değildi rüya kabustu kesin. "Ne evi ne telefonu." Dedim yanına oturdum yüzüne daha yakından baktım. Belki gözlerinden bişey anlardım

"Telefonu al ara." Dedi genç adam bilincinin kapanmaması için çok uğraşıyordu ama çok kan kaybediyordu daha ne kadar dayanacaktı bilmiyordu

"Ulen ben böyle işi de böyle şansı da." Ağzında küfürler mırıldanmaya devam etti bir yandan da anladığı şeyle elini pantolonun cebine attı orada değildi diyerine baktı ve evet oradaydı telefonu aldı ekranı açtı şifre yoktu tekrar Egemen'e baktı

"kimi aramam gerek." Cevap vermedi egemen özgür bir an öldü sandı titreyen elleriyle Egemen'in kolunu sarstı 'şşhh genç adam anlık gelen sarsıntıyla acı dolu bir şekilde inledi. ve peşi sıra gelen küfür 'Siktir

"Düzgün konuş lan sikmiyim ağzını." Dedi özgür ciddi bir şekilde. Karşısındaki adamı acısına rağmen güldürdü.  Ama gülüşü uzun sürmedi

"Tunç" dedi özgür duyduğu isimle hemen telefon rehberine girdi çok numara yoktu toplasan on kişi anca kayıtlıydı gözü ilk başında kuş emojisi olan isme kaydı cidden mi kimi kuş olarak kaydederdi ki bir insan. Onu boşverip bulduğu isimle hiç vakit kaybetmeden numaranın üzerine bastı.  Telefonu kulağına yasladı stresle dudağını ısırıp duruyordu telefon çaldı çaldı ve kapandı "açmıyor lan." Dedi ve tekrar aradı bu sefer telefon ikinci çalışta açıldı rahat bir nefes alan özgür telefonu egemene uzattı hiç tanımadığı biriyle konuşamazdı

Karşı taraftaki adam bişeyler sordu egemen sadece'hım'layip duruyordu sonra telefon kapandı Egemen'in siyahları özgürün endişeli kahveleriyle buluştu çok kısık bir şekilde sadece"konum." Dedi anladığı şeyle hemem konumu tekrar o numaraya yolladı. Ve tekrar ona döndü. "Ne yapıyım şimdi." Sanki şu an egemen ne istese yapıcakmış gibi duruyordu.

Genç adamin dudağı kıvrıldı "suni teneffüs... Yapsaydın fena olmazdı" dedi

Duyduğu şeyle kaşlarını çattı." Hadi lan oradan puşt." Diyip ters ters baktı. "İylik yapanda kabahat."
Gözleri tekrar yarasına kaydı kaç kere bıçaklanmıştı? Yarası derinmiydi? O kafasındaki soru işaretlerine cevap araken karşısında Azraile teslim olmamak için mücadele eden egemen tekrar konuştu.

" yapacağın en büyük iyilik.." derin bir nefes çekti içine. Sonra usul usul bıraktı dudaklarının arasından "Ben ölmeden beni öpmen."

Özgür ağzının içinde'tövbe estağfurullah çekti
"Şu haline bak sana yapacağım en büyük iyilik cenaze arabası çağırmak olur anca." Dedi sinirle bu halde bile nasıl konuşuyordu böyle hala anlayamiyordu

Sonra sert bir fren sesi girdi aramıza ikimizin gözleri yola kaydı bizim gibi genç bir adam çıktı içinden bize doğru hızlı adımlar atarak geldi gözleri anlık bana değdi sonra egemene yöneldi "ulen şerefsiz gene kime bulaştın." Dedi sert bir sesle

"Boş yapma." Dedi egemen nankör adam işte ne yapacan. Sağına geçti sağ kolunu boynuna dolayıp kaldırdı egemeni o an öyle bir bağırdı ki yerimde irkildim."yavaş lan it." Dedi dişlerinin arasından sinirle

"Geber de kurtulayım senden" diye karşılık verdi demek bir çok kez böyle olaylar olmuştu, tunç denen çocuk tekrar bana baktı. "Bizimle mi geliyorsun burada mı kalıyorsun." Diye bir soru yöneltti bana

tek kaşımı kaldırıp"polise gidiyorum." Dedim bende ciddiyetle yerimde doğruldum.

O da gözlerini kısıp "polise gitsen çoktan aramıştın." Dalga karışımı bir sesle "şimdi geliyor musun? Gelmiyor musun?"

"Ne işim var lan benim sizle gelmiyorum." Dedim sinirle 'peki diye mırıldandı

Egemen varlığını hatırlatmak için tekrar inledi tunç ona baktı diğer elini de beline dolayıp onu yürütmeye başladı yanımdan geçtiler egemen dönüp tekrar bana baktı gözleri ağır ağır yüzümde dolaştı her ne gördüyse yüz ifademde dudağı kıvrıldı

Kuruyan dudaklarını araladı"ben seni ararım yavrum." Dedi onun için endişe ettiğimi düşünüyor olmalıydı.

Gözlerini devirdim" sanki çokta sikimdeydi aramasan."

"Yürü" dedi yanındaki arkadaşı onun komutuyla o da önüne döndü küçük ve yavaş adımlarla yürüyen adamın Arkasından baktım sadece. ne o bişey söyledi ne de ben merak etmiştim onu niye bıçaklayıp kaçmışlardı. Öldürmek mi istemişlerdi? yoksa sadece bir uyarı mı? en başından zaten onun normal bir insan olmadığını biliyordum

Bende hareketlendim o sırada tunç onu arabanın arka koltuğuna yavaşça bıraktı canı tekrar yanmıştı ki arkadaşına küfretti. Kapısını kapatıp o da direksiyonun başına geçti. Onun gözleri bendeydi ona baktım gözlerimiz buluşunca sırıtı çok sıcak bir şekilde. Sonra araba hızla asfalt yolda kayıp gitti.

Bu gece de uyku yoktu. sorgulayıp, toparlamam gereken düşünce ve hareketlerim vardı.








Evet bölümler hafta sonları yazıp atmayı düşünüyorum.

Yavaş ilerliyoruz ama bişi yok bişi yok

GÖR BENİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin