21

19 1 0
                                    

21.

21 Ağustos 23

00:21

+18 NSFW

Yıllardır O'nun çevresinde ki biriydim. En yakın arkadaş bile sayılabilirdik. Çocukluktan şimdi ki yaşlarımıza kadar hiç ayrılmadan büyüdük. Beraberimizde hiç arkadaşımız olmazdı uzun süren. İkimiz vardık sadece koskoca dünyada sanki. O'nu çok severdim ama uzun yıllardır ona karşı farklı duygular da besliyordum. Bu duyguları ilk hissedişim, odasında otururken dalga geçelim diye aldığı sütyenleri gösterirken. Bir anda tshirtünü çıkarıp üzerinde anaslar olan açık yeşil ve pembenin tonları olan bu sütyeni göstermesiyle başladı. Bana dokunduğunda farklı hissederdim, öptüğünde, sarıldığında ama bu an benim ona karşı aşk denen şeyi ilk hissedişimdi. Cinselliğim ve kalbim onu arzulamaktan öteye geçip onu sahiplenmeye başlamıştı. Bu duygular yıllarca katlandı, bilendi ve toplumu umursamaz oldu. Hatta O'nun düşüncelerini bile. O'nun evinde yatıya kaldığımız bir gün. Odasında loş ışıkta telefonuyla uğraşıyordu benim de dikkatimi dağıtmam gerektiği için odası içerisinde gözlerimle gezintiye çıkıyordum. İşlemeli boy aynasına bakıyordum. Tek kapağı açık gardıropa, yatağın kenarından yavaşça yere süzülen kırmızı sütyene, yatağın başında asılmış postere derken bana seslendi. Bir şeyler söylüyordu ama gözüm telefonunun yaydığı ışıktan gözüme çarpan meme çatalına kaydı. Kafasını yukarı kaldırıyordu, birkaç kelime telefonun ekranında oynayan videoya dönüyordu. Kanım yanaklarım ve ellerime hızlıca akıyordu. Yıllarca dudaklarına kitlenmeler, saçlarına dokunmak için saçlarını toplamalar derken bugün sanki artık benim olmalıydı. Gözlerim üzerinde gezinmeye başladı. Saçlarını yamuk bi topuzla bağlamış, bir tutam saçı yüzünün kenarında idi. Bana bakarken tutam saçı yere dik açıyla meylediyordu. Askılı atletinin içinde hala o açık yeşil ananaslı sütyeninin pembe askıları gözüküyordu. Yıllar önce duygularımı canlandıran sütyeni giymesi bende bugüne olan cesareti arttırdı. Göbeği uzandığı için hafifçe açılmıştı. Giydiği şortun kumaşından içinde ki külodun şekli belli oluyordu. Ayakları iki uzun sütun gibi üst üsteydi ve biri hafifce kırılıyordu. Ucu siyah beyaz bir bilek çorabı giyiyordu. Benim umursamaz halimle ilgili bir şaka yaptı ve hafifçe yüzünü yaklaştırdı. Beynim bir anda binlerce işleme yapıyordu. Kan beynim, dudaklarım, yanaklarıma dağıldı ellerimden çekildi. Alnının en sağında kaşının kenarında üç santime yakın dikiş izi vardı. Kaşları daha seyrekti. Kaşlarını çok almamasına rağmen ince ve düzenliydi. Burnu bi kaydırak gibiydi. Göz çukurları hafifçe morarmış, uykusu gelmiş gibiydi. Çenesinin ortasında ufak bi çizgi vardı o çizgi bir paralel gibi bütün yüzünü ikiye bölüyordu. Dudakları hafifçe kurumuş, pembeleşmeye başlamıştı. Saniyeler içinde yüzünde binlerce anlam bulmuştum gene. Kaşını hafif çatarak sence de öyle değil mi? Dedi. Hiç dinlememiştim bile dediklerini. Saçının topuzu yavaşça kenara kaymıştı. Sessizce dudakları ve meme çatalına bakıyordum ki bütün cesaretimle dağılan topuzunu tuttum. Tokayı gevşeterek çıkarırken elimle toplayarak sağlamca tuttum. Göbeğini dizlerimin arasına alırken, bir elimle elindeki telefonu yatağın diğer tarafına fırlatıp saçları dağılmasın diye tutuyordum. Bunlar saniyeler içinde olunca anlam verememiş, gözleriyle yukarısına çıkmış bana bakıyordu. Sadece "Çok güzelsin" diyerek dudaklarına yapıştım. Önce sadece bi et parçasını sıkıca tutan dudaklarıma karşılık gecikmeli geldi. Dilimle kurumuş dudaklarını ıslatırken, dudaklarının tüm inişli çıkışlı haritasını ezberledim. Gözlerimi hafifçe açarak, onu kontrol ediyordum ki gözlerini kapatmış kendini bana teslim etmişti. Yılların verdiği güven miydi yoksa bana olan sevgisi miydi? O da bana karşı bir şeyler mi besliyordu yoksa bu cesaretim O'nu savunmasız mı bırakmıştı? Dudaklarımız artık nefessizlikten ayrılacak gibi olduğunda onu kaybetmemek için sıkıca saçlarını tutuyordum. Hafifçe uzaklaştı kafalarımız ve tekrar gözgöze geldik. Gözlerini istercesine kenarlardan fırlamış kırmızı damarları ile simsiyah olmuş gözleri ile bana bakıyordu. Yavaşça ayaklarını üçgen pozisyona getirdi. Sırtıma değdiklerini hissettim bir ara. Saçlarını yavaşça kafasını çektirerek yastığa bıraktım. Saçları yastık üzerinde dağıldı. Bir elim onu kolundan yakalamıştı ama ne ara yaptığımı bile anlamamıştım. Sol elim onun sol bileğini tutuyordu ve yavaşça hareketlerle bileğini kurtarıp sol elimi tuttu. Birkaç saniye bakışmaktan sonra gene hafifçe ıslanmış dudaklarına yapışıp kaldım. Dillerimiz birbirine dokunuyor, her dokunma kanı memelerimle, bacak aramda yeniden dolaşıma çıkarıyordu. Sağ elim onu boynundan kavrıyor ve arada cesaret edip askılarını omzundan aşağı atıyordu. Memeleri sütyen taktığı için hala dağılmamış, çatalı yukarı doğru kaymıştı. Göbeğini dizlerimin hapsinden, dudaklarımız birleşikken çıkardım. Yanyana birbirimizi bacaklarımızla sarıyorduk. İkimiz de şort giydiğimiz için bacaklarımız birbirine sürttükçe kıvılcım çıkarcasına yanıyorduk. Onun kalın bacakları benim ince bacaklarıma temas ettikçe aklıma onu daha sert öpmekten başka bişey gelmiyordu. Ellerim boynunu bırakmış saçları, beli ve memeleri arasında gezmeye başlamıştı. Giydiği sütyen yüzünden memelerini hissedemeyince elim anlık şortunun içine kaydı. İç çamaşırı ile şortu arasında bacak arasına değdiğim an ıslaklık hissini hissettim. Dakikalardır öpüşüyorduk ve bunu hissetmemle beraber yeni hamleler yapmam için harekete geçmem gerektiğini anladım. Önce o sert sütyenini çıkarmak için atletini sertçe aşağı çekiyordum sütyeni gözükmeye başlayınca memeleriyle sütyeni arasına üç dört parmağımla sertçe pençelercesine aşağı çektim. Tenine göre daha açık renkli memeleri benim içimde daha fazla istek ortaya çıkarıyordu. Kendimi tutmam gerektiğini düşünüyordum ama yıllardır aklımda dönen senaryolardan bile daha iyisile karşı karşıyaydım. Bacakları ile beni tamamen sarmıştı artık. Hızlıca üstüne geri çıktım ve bacakları sertçe sardı beni. Dudaklarından ayrılmış, boynu ve memeleri arasında dilimi gezdiriyordum. Gözlerimle yukarı baktığımda ağzı hafifçe açılmış gözleri kapalı şekilde zevk aldığını görünce. Ellerimden biri memelerinden birini sıkarken dudaklarımla meme ucunu emiyordum. Elim meme ucunu parmakları arasına alıyor, sıkıyordu. Sıkınca hafifçe vücuduna gelen titreme zevkten olduğunu düşündürüyordu. Sürekli elime gelen sütyen ve atletini çıkarmak için tek elimle sarıldım ve hafifçe yukarı kaldırdım. Bacaklarının kilidini açıp yatakta dizleri üstünde doğruldu. Ellerimi atlet ve sütyeninin altından geçirfim hafifçe yukarı kaldırırken ellerini kaldırdı yukarı. Pürüzsüz şekilde çıkardıktan sonra. Baş parmaklarını kalçalarının iki kenarından şortunun içine sokup yatakta hızlı manevralarla ayaklarından çıkarıp yatağın soluna doğru fırlattı. Sonra ellerini belimden sarıp tshirtümü çıkardı. Altımda sütyen yoktu. Memelerimden birini kavrayıp sıkmaya başladı. Diğer mememi de ağzına alınca zevkten gözlerim kapanmaya başladı. Kafasına sarılıp bana zevk vermesini beklemeye başladım. Ara sıra bastırıyordum ama bunun iyi bir fikir olup olmadığını düşünüyordum. Saçları elimden kayıyordu. Hafifçe inlediğimi farketmeye başladım. İç çamaşırımda ki ıslaklık artmaya başlamıştı. Beni emme işlemini bitirdiğinde ellerini kalça hizamdan şortumun kenarlarına sokup yavaşça soymaya başladı beni yatakta uzanıp bacaklarımı yukarı kaldırdım. İkimizinde üzerinde kalan tek şey beyaz bilek çoraplarıydı. Bacaklarımı hafifçe ayırdım yüzünü görmek için ama o beni yalamak için eğiliyordu. Tam dilini çıkarmış vajinama dokunacağı sıra iki parmağımla çenesini tutup üstüme çektim, dudaklarını öpmek istiyordum sadece. Çırılçıplak vücutlarımız birbirine değiyordu. Bazen meme uçlarımız bile denk geliyordu. Tamamen birbirimizi tatmin etmek üzerine cinsel ilişki yaşıyorduk ve bu bana garip geliyordu ama şikayetçi değildim. Birbirimizi öpüyorduk, ellerini memelerim ve saçlarımda gezdiriyordu. Benim ellerim sırtını tırnaklarımla işaretliyor zevkten bazen derin çizikler atıyordu. Kalçalarını sıkıca tutup vücudunu bacak arama sürtüyordum. Bütün tatmin duygusunu yaşamak için onu kullanmaya başlamıştım. Dudaklarımızı ayırıp kafasını tek elimle bacak arama itiyordum. Beni yalamasını, emmesini istiyordum artık. Dudakları bacak aramda gezmeye başlayınca inlemelerim gitgide artıyordu. Islaklığım sınır seviyelerdeydi galiba belki de boşalıyordum ama farkında değildim. Beni tatmin etmek için ellerini, dilini, dudaklarını kullanıyordu. Kalbim hızlıca atmaya başlıyordu. Bazen iki elimle onu vajinama bastırıyordum. Saçları ıslaklığım ve terden ıslanmıştı. Saçlarını toplamaya başladım, hafifçe doğruldum. Hafifçe iterek vücut ağırlığımı verirken onu öpüyordum. Tamamen uzandırıp elimi dudaklarından vajinasına kadar yavaşça getirdim. Vajinası etrafında yavaş hareketlerle onu tatmin ediyordum. Kafamı bacak arasına yavaşça sokmaya başladım ve vajinasının ıslanmış hali beni daha da yalama konusunda istekli hale getiriyordu. Yalamaya başladım, üst kısmını emerken iki parmağımla ona zevk veriyordum. Islaklığı bazen öylesine artıyordu ki suları ağzıma kaçıyordu, yalayarak tadına bakıyordum. İnlemeleri arttıkça cesaretim artıyor daha fazla zevk vermek için ona sert davranmaya başlıyordum. En sonunda yalamakta yetmeyince onu kaldırıp önüme oturttum. Ellerimle vajinasını okşarken ensesinden sırtına öpücükler konduruyor. Kalçalarını bacak arama sürtecek şekilde ileri eğiyordum. İnlemeleri arttıkça kulağına yaklaşıyor ve tamamen doğal içgüdülerle kulak memesini emiyordum. Beni hafifçe elleriyle sarınca aynı pozisyonda yer değiştireceğimizi düşünürken beni yatağa uzandırıp bacak arasını bacak arama sürtmeye başladı. İkimizde belki defalarca boşalmıştık ama farketmeden aldığımız bu zevk bizi yılların özleminden ayıramıyordu. Yorulmak nedir bilmeden birbirimizi saatlerdir inletip, tatmin ediyorduk. İki sıcak beden camdan esen rüzgarlardan üşümüyor aksine havayı ısıtıyorduk. Birkaç kez daha birbirimize yapmak istediğimiz hareketler döngüsünden sonra yorgun düştük. Yatağın üzerinde ki çarşaf vücut sıvılarımız, ter ile sırılsıklam haldeyken üzerinde uzandık. Tek kolumla onu sarmıştım. Nefesi boynumu hafifçe gıdıklarken uyuyakalmıştı. Tavanı izlerken onun çıplak vücudunu rastgele elime gelen başka bi çarşafla korumaya alıp tavanı izlerken kendimden geçmişim...

ÖlmeyemeyilliyimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin