6 Ay Sonra
Hyunjin elini üstündeki önlüğe silerek mutfağa girdi.
"Tatlı kurabiye hazır mı?"
Felix tepsideki son kurabiyeyi de tabağa koydu ve eline alıp Hyunjin'e döndü.
"Hazır sevgilim."
Hyunjin aceleyle tabağı eline aldı. Tam çıkıyordu ki gördüğü şeyle durdu.
"Hey, bunlar İngiliz anahtarı şeklinde."
Felix kıkırdadı.
"Eski mesleğinden de bir şeyler katmak istedim. Olmuş mu?"
Hyunjin Felix'in unlu burnundan öptü.
"Harika olmuş."
"Süper o zaman. Hadi müşteriyi bekletme işinin başına dön sen. Garson hâlâ gelmedi mi?"
"Eşinin doğumu tahmin ettiğinden biraz uzun sürmüş. Beş dakikaya burada olur."
"Tamam sevgilim. Sonra yukarı çıkar biraz dinleniriz."
Hyunjin başını salladı.
"İyi olur. Yoruldum."
Hyunjin mutfaktan çıktı. Çıktığı gibi müşteri sayısının iki katına çıktığını görünce ofladı.
Elindeki kurabiye tabağını müşterinin masasına koydu.
"Afiyet olsun."
Tam o sırada kapıdan garsonları girince rahat bir nefes aldı.
"Geldim şef."
"Hoşgeldin. Hayırlı olsun baba oldun."
Garson gülümsedi.
"Teşekkür ederim Hyunjin Bey."
"Seninle daha sonra bu konuyu detaylıca konuşuruz ama şu an pastane çok kalabalık ve ben çok yoruldum. Lütfen bundan sonrasını sen idare et."
"Tamamdır şef."
Garson hızlıca mutfağa geçti. Hyunjin'de onun peşinden gitti.
İkisi birlikte mutfağa girdiler. Garson Felix'in önünde saygıyla eğildi.
"Geç kaldığım için özür dilerim efendim."
Felix dostça adamın omzunu sıktı.
"Sorun değil. Hayırlı olsun sana da."
"Teşekkür ederim efendim."
Hyunjin önlüğünü çıkarıp sandalyeye astı ve Felix'in elini tuttu.
"Biz kaçtık o zaman."
Garson gülümseyerek başını salladı ve işinin başına döndü.
Hyunjin ve Felix el ele mutfaktan çıktılar ve asansöre bindiler.
Birlikte odalarına çıktılar. Hyunjin yorgunlukla kendini koltuğa attı.
"Ne kadar da yoğun bir gün."
Felix Hyunjin'in yanına oturdu.
"Hyunlix places artık ünlü."
"Evet, bizim için çok güzel bir başarı gerçekten."
Felix Hyunjin'in elini tuttu.
"Burayı ilk açtığımız günü hatırlıyorum. Bana bu odada yaptığın sürprizi de öyle. Sanki dün gibi. Bu kadar büyüyebileceğimizi tahmin dahi edemezdim."
Felix Hyunjin'in elini bırakmadan ayağa kalktı. Hyunjin'i de ayağa kaldırdı.
"Tüm gün müsait bir anı bekliyordum. Sonunda baş başa kaldık."
Hyunjin merakla ne olacağını beklerken Felix Hyunjin'in ellerini bırakmadan bir dizinin üstünde çöktü.
Hyunjin'in heyecandan elleri titremeye başladı.
"Yongbok sen ciddi olamazsın."
Felix gülümseyerek sevgilisinin gözlerinin içine baktı.
"Benimle evlenir misin sevgilim?"
Hyunjin'in gözleri doldu. Felix'in de gözleri dolu dolu olmuştu. Hyunjin Felix'in karşısına diz çöktü.
"Evet, evet evlenirim sevgilim. Evlenirim."
Felix yavaşça Hyunjin'in dudaklarına kapandı. O gün orada kendi pastanelerinde dudaklarını sonsuza kadar mühürlemeye yemin ettiler. Bu onların en sonsuz öpücüğüydü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pastane | HYUNLIX
FanfictionHyunjin oto tamircidir fakat bir gün müşteriyle yaşadığı bir problem yüzünden işten kovulur. Bunu öğrenen ve bir pastanede aşçı olarak çalışan sevgilisi Felix, Hyunjin'e patronuyla konuşup ona pastaneden bir iş bulmayı teklif eder.