SDAHT - 8. Bölüm - Ses

261 57 25
                                    

Düğün davetiyesi gibi kitap kapağı yaptım

Seba ve Kent'in düğününe hepiniz davetlisiniz ✨

Gelinlik giyen Sebastian...

Kent: İzninizle yükseliyorum

Edit: Mercimek çorbası yaparken içine mercimek katmayı unuttum şaka mı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Edit: Mercimek çorbası yaparken içine mercimek katmayı unuttum şaka mı

Edit2: Bölüm yayınlanmıyor... 3. kaldırıp atılım bu

---

Sebastian Szymanski'den

"Ferdi, buraya kadar gelmene gerek yoktu.''

Apartmanın önüne geldiğimizde omuzlarını silkti, tebessüm etti. ''Ne olur ne olmaz, yolda tek yürümen pek güvenli durmuyor.'' 

''Senin evinde terste kalıyor.'' Yine omuz silkerek bu dediğimin umrunda olmadığını gösterdi. ''Gece yürüyüşü işte, bir nevi spor olmuş oluyor bana-''

''Seeeeebaaaaaa! Ben yine evden kovulduuuuum!" Hoplaya zıplaya sokağın giriş yokuşunun başında görünen Arda, beni gördüğü gibi koşmaya başladı ve hiç hızını kontrol etme gereği duymadan sarılmak için üzerime atladı.

Tabii ki yere düştüm.

Normalde rahatça taşıdığım vücudu günün yorgunluğu yüzünden bambaşka bir ağırlıkta gelirken ne kendi kafamı ne de onun kafasının yere vurmadığına şükrederek üstümden ittirmiştim onu. Ferdi'nin uzattığı eli tutarak kalkmaya yeltendiğimde sadece doğrulup oturur pozisyonda kaldım. Hem sırtım hem kalçam hemde kollarım acayip şekilde ağrıyordu, ayağa kalkacak halimin de kalmadığı apaçık ortadaydı. Arda bir kere de işime yarasan ne var...

"Seba iyi misin!?"

"İyi gibi mi duruyor? Biraz daha dikkatli olsana." Çatılan kaşları, kısılan gözleri ve pürüzlü çıkardığı sesinin tonuyla Arda'ya dik dik bakmaya başladı. Ferdi'yi biraz tanıyorsam benim gibi onunda bu tür hareketlere tahammülü yoktu.

Evet benim de yoktu fakat yapan kişi Arda olduğundan ses çıkarmamayı yeğliyordum.

"Ne? Dikkatliydim ben, Seba kendi düştü." Az önceki neşesinden, evden kovulduğu için üzülmek yerine bende kalacağı için seviniyordu, eser kalmamış, kendisine nasıl bakıyorsa aynı şekilde Ferdi'ye bakıyordu.

"Afedersin ama üstüne o kadar dengesiz ve hayvan gibi atlansa sende düşersin."

"Sana ne diyorum kardeşim anlamıyor musun?"

Sayfalardaki Dargın Anılar Hasretle TutuşmuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin