Alex ve Sophia polis memurlarının odasında beklerken, Alex'in gözleri uzaklara kaymıştı. Birdenbire dudakları titredi ve boğazından garip bir his yükseldi. Dikkatlice ayağa kalktı ve polis memurlarına doğru adım attı.
"Siz burada bekleyin," dedi Sophia endişeli bir ses tonuyla.
Ancak Alex bunları duymazdan geldi ve hızla kapıyı açıp koridora çıktı. Koridorda duran bir polis memuru şaşkın bir ifadeyle ona baktı. "Efendim, nereye gidiyorsunuz?"
Alex hızlı adımlarla koridorda ilerledi. "Michael'ı öldüren kişi Spyle. Onunla ilgili delilleri ve kanıtları bulmamız gerekiyor."
Sophia ve diğer polis memurları şaşkınlıkla birbirlerine baktılar. Sophia hızla Alex'in yanına geldi. "Alex, neden bahsediyorsun? Spyle'ın ne alakası var?"
Alex, kendine hakim olmaya çalışarak, "Bunu biliyorum çünkü onunla son konuşmasını duydum. Michael'ı öldürdüğünü itiraf etti. Onunla olan o konuşmayı duyabilmek için kulaklık kullanıyordum."
Polis memurları birbirlerine bakarak şaşkınca ifadelerle duraksadılar. Ancak biri hızla radyosunu çıkardı ve kontrol merkeziyle iletişime geçti.
Sophia, Alex'e doğru eğilip hızla konuştu. "Alex, ne yapıyorsun? Neden böyle bir şey söylüyorsun?"
Alex, kendinden geçmiş bir ifadeyle, "Michael'ı öldüren kişi Spyle. Bana o anı aktardı. Onun itirafını duydum. Eğer delillere ulaşabilirsek, onu durdurabiliriz."
Polis memurları hızla birbirlerine bakıştılar ve hemen eyleme geçtiler. Alex ve Sophia da onlarla birlikte, Michael'ın ölümünün sırrını çözmek için harekete geçtiler.
Alex ve arkadaşları, polis sorgusu sonrası bir araya geldiklerinde durumu değerlendirdiler. Michael'ın ölümünün arkasında Spyle'ın olduğunu bilmek, onları derinden sarsmıştı. Ancak ellerinde somut kanıtlar olmadan Spyle'ı suçlayamazlardı.
Sophia, düşünceli bir ifadeyle konuştu, "Bu durumu çözmemiz gerekiyor. Michael'ın ölümünün arkasındaki gerçeği ortaya çıkarmalıyız."
Alex, kafasını sallayarak katıldı. "Evet, haklısın. Michael'ın ruhu huzur bulmalı."
Arkadaşlar, kendilerini tehlikeli bir maceraya atmak üzereydiler. Michael'ın ölümünü aydınlatmak ve Spyle'ı adalet önüne çıkarmak için ellerinden geleni yapmaya karar verdiler. Gizemli olayların içine dalmışlardı ve artık dönüş yoktu.
Birlikte araştırmalara başladılar. Eski kayıtları incelediler, tanıkları sorguladılar ve türlü ipuçları peşine düştüler. Her adım, onları daha da derinlere götürüyordu. Bir yandan da kendi güvenliklerini sağlamak zorundaydılar. Çünkü Spyle, tehlikeli ve öngörülemeyen bir adamdı.
Aylar geçti, ama çözüme ulaşmak kolay değildi. Tüm bu süre boyunca, Alex ve arkadaşları hem kendi sınırlarını zorlamış, hem de birbirlerine destek olmuşlardı. Nihayetinde, Spyle'ın cinayeti işlediğine dair yeterli kanıtı elde ettiler.
Polisleri bilgilendirdiklerinde, adalete ulaşma yolunda büyük bir adım atmışlardı. Spyle tutuklandı ve adalet önüne çıktı. Michael'ın ailesi, onların kararlılığına ve cesaretine minnettar kaldı.
Hikayenin sonunda, Alex ve arkadaşları, yaşadıkları bu olayın etkilerini üzerlerinden atmaya çalışıyorlardı. Birbirlerine olan bağları daha da güçlenmişti ve artık normal yaşantılarına geri dönmenin zamanı gelmişti. Ancak, bu deneyim onların hayatlarını sonsuza
Sizce sona yaklaşalım mı?
Yoksa daha da uzun bir hikaye olsun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE Shadow
Mystery / Thriller"Ana karakter Alex Carter, tablodaki esrarengiz gölgenin peşine düşerken galerinin derinliklerindeki karanlık sırların izini sürer. Arayışı boyunca, tablonun sanatçısıyla ilgili korkunç gerçekleri keşfeder ve geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Gölg...
