7. Bölüm "Hatun Nazlıydı Nokta"

154 6 0
                                    

Oy ve yorumlarınızı (iyi-kötü de olsa) bekliyorum nihayet partiye giriş yaptık.




7. BÖLÜM

Parti Günü


Ayten partiye hazırlanırken yatağında sessizce oturan arkadaşına baktı. Partiye gitmek istememişti halbuki gelse birlikte eğlenip eğlencenin dibine vuracaklarından emindi. Ah kompleksli arkadaşı onunla ne yapacaktı bilmiyordu. Arkadaşlıkları lise de onun sırasına oturduğu için çıkan kavgadan sonra başlamıştı. Zamanla arkasında oturduğu için gözlemlerinden yola çıkarak takibe almıştı onu. Bir gün ne olursa olsun diyerek yanına gittiğinde çoktan başka biriyle kavga ederken buldu. Karşısında ki gerizekalı hiç yoktan sebep ayrılmak istediğini söyleyince tokadı basmıştı. Bence haketmişti o. Çünkü dişli dişşiz her türlü varlığa sulanabilen bir adamla ilişki yürümezdi. Ama arkadaşı o an bunu bilmiyordu. Bilmesi ise onu daha çok üzerdi. Bunu aralarında her ne olursa olsun istemiyordu. Onu duvar dibine sinmiş ağlarken bulunca çekinerek yanına gitti ve ağlayacak omuz karşılığında iyi bir dostluk kazandı.

Düşüncelerine ara verip şimdiye döndüğünde. Cenk konusu bir şekilde hallolmuştu. Bu kadar kolay olmasını beklemiyordu aslında. Hayır deyip sonladıracaktı yada hiç açmayıp görmezden gelecekti her iki durumda onu üzerdi. Neyse ki gerçekti Yoksa rüya mıydı bütün bu olanlar... Olsun rüyaysa da çok güzeldi, uyandırmasınlardı yeterdi onun için.

Aynada ki aksine baktı. Elbisesi hoştu. Dümdüz vücudunu saran şarap rengi elbiseye uyan boynunda ki sonsuzluk işareti şeklinde ki kolyesiyle abartıdan uzak görünüyordu. O düz kahverengi saçlarını maşalayıp arkada güzel bir dağınık topuz yapmıştı. Yüzünde sadece pembe dolgun dudaklarını daha güzel gösterecek parlatıcı vardı. Ve hazırdı. Artık Cenkle nereye isterse giderdi.

Elvin oturduğu yatak tepesinde çok rahattı. Ayten "yardımına ihitiyacım var" deyince onu kıramayıp yanına gelmişti. Arkadaşı heyecanla dolaptan bir yığın kıyafet arasından birşeyler denerken pes edip yeni aldığı şu şarap rengi elbiseyi giydi. Ona çok yakışmıştı bu elbise. O makyajıyla oyalanırken düşünceleri akşam ki konuşmadaydı.

Demir fazlasıyla ısrarcıydı ama o gelmek istemiyordu. Zaten partilerden haz etmiyordu. Belki de ailesiyle katıldığı partiler buna sebepti ama bilmiyordu. Tek istediği oturup kafa dinlemekti. O yüzden elbise falan almadı. Dış kapının zilinin sesini duyunca her ikisini de bir ateş sardı. Elvin kapıyı açmak için inerken Ayten topukluyu ayağından geçirmeye çalışıyordu. Her an " Cenk Geldi" diye seslenecek olan arkadaşını beklemekteydi. Ama garip olan o seslenme gelmedi. Belki de başka biridir deyip işine döndü.

Elvin kapıyı açtığında teslimatçıyla karşılaşmayı hiç beklemiyordu. Kısa süren şaşkınlığın ardından kime geldiğini sordu. Elvin Akhan cevabını alınca kimliğini hemen yanında olan portmanto da ki çantasından alıp verdi, imzayı alıp elinde ki kutuyu salonda bulunan sehpanın üzerine koydu. Bant ve diğer şeylerden kurtulduğunda kutudan elbise çıkacağını beklemiyordu. Yanlış gelme ihtimaline karşı kontrol ederken kendi adının yazdığını gördü. Kutuyu biraz daha karıştırdığında İçinde elbiseden başka topuklu ayakkabı, takılar buldu. Elbiseyi kaldırdığında kucağına düşen notu açtı. Mutlaka yanlıştı ve bu not kesin başka birineydi. Evirip çevirip küçük zarfın içnden katlanmış kağıdı çıkardı.

Aşk'a EngelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin