Selam canlarım nasılsınız?
Çok kısa bir sürede sınırı geçmenizi beklemiyordum ama iyi ki varsınız madem sınırı geçtiniz buyurun yeni bölüm emrinize amade. Bir dahaki bölümün gelmesi için sadece 175 beğeni olmasını istiyorum çünkü o kadar çabuk sınırı geçtiniz ki bölümü yetiştireceğim diye neler çektim
Keyifli okumalar, lütfen oylayıp yorumlamayı unutmayın, oylarınız ve yorumlarınız beni yazmaya şevklendiren en değerli hediye.
Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.
Dükkanın kapısının açılması ile sabahtan beri ortalarda olmayan Zelal gelmişti. Hızlı adımlarla Zana teyzenin önünde durduğunda "anne babam geldi" demiş Zana teyze bir anda ayaklanmıştı "Yollar açılmış sonunda" dediğinde Zelal tekrar konuşmaya başlamıştı "sana bir haberim daha var ama önce bir otur" diyerek Zana teyzenin omuzlarından tutup kalktığı koltuğa geri oturmasını sağlamıştı. "Söylesene Zelal birine bir şey mi oldu?" Zelal elini kalbine koyduktan sonra bakışları bana dönmüştü.
Tekrardan Zana teyzeye bakmıştı gözleri yaşarmıştı ama daha çok endişeliydi.
"Agir abimi polisler tutuklamış"
Ağzım şaşkınlıktan açılırken tekrardan kapatmıştım kabine tekrar girdiğimde üstümdeki kıyafetleri çıkarıp buraya geldiğimde giydiğim kıyafetleri giyinmiştim Zana teyze çoktan karakola doğru giderken Berfin ve Berivan dükkanın kapısının önündelerdi. Berivan telefonla konuşurken bakışlarım anneme kaymıştı. Ne olacaktı şimdi neden polisler tutuklamıştı derin bir nefes almıştım.
Daha bu sabah buraya gelmeden önce gördüğümde işletmesini kontrole giden bir adamdı biz buradayken ne yaşandı da karakola götürülmüştü. Annemler dükkandan çıkarken Havin'e baktım "denediğim iki elbiseyi de alacağım ayır şimdilik sende dursun almaya geleceğim" dediğimde göz kırpmakla yetinmişti.
Kapının önünde duran Berivan'ın yanında durduğumda yüzünde endişe vardı "Ne olmuş öğrenebildin mi neden karakola götürmüş polisler?" Dediğimde elindeki telefonu çantasına koyuyordu. "Rojat'la konuştum ama ona da bir açıklama yapmıyorlarmış tutuklayıp nezarete atmışlar kimseyle de görüştürmüyorlarmış" Rojat'ın kim olduğunu bilmesem de tahin etmesi zor değildi. Berivan'ın eşi olmalıydı. "Ee, ne olacak şimdi" dediğimde omuzlarını silkmişti.
"Bilmiyorum ama biz eve geçeceğiz" dediğinde dırtımı onlara dönmüş arabaya ilerleyen annemlerin yanına gitmiştim. "Anne ne olduğu belli değilmiş ama Berivan ve Berfin eve geçiyorlarmış onlarla gitmemin bir sakıncası var mı gidebilir miyim?" düşünceli bir şekilde bakıyordu "git tabi zor günlerinde yanlarında ol" dediğinde annemin elini öpüp kızların yanına dönmüştüm.
Arabaya binmiş kapıyı kapatacaklarken beni fark eden Berfin kapıyı kapatmadan bana bakmıştı bir kaç adımda yanlarına gittiğimde "bende sizle gelsem sorun olur mu?" diyerek sorduğumda "ne sorunu Arjin ailemizdensin artık sormana bile gerek yok gel" diyen Berivan'ın yanına oturmuştum.
Berfin tam karşımızda otururken ayak ayak üstüne atmıştı. "Yenge abim ne yapmış olabilir?" diyerek sorduğunda Berivan içtiği suyun kapağını kapatıyordu bakışları şişenin üzerindeydi. "Geçen günlerde elinin üzerinde yara vardı görmedin mi kim bilir kim damarına bastı buda dövdü, Zana annemden saklayacağım diye canı çıktı" dediğinde dudağımı ısırmıştım kendimi suçlu hissederken içime sinmiş sessiz bir şekilde onları dinliyordum.
Eğer ben hastanede yatarken biri ile kavga etmediyse yolda bana paralar saçan adamı dövmüştü elindeki kan lekesini de bizzat ben temizlemiştim. Aralarındaki konuşmaya dahil olmadan onları dinlemeye başladığımda Berivan elini karnına koymuş kıstığı gözlerle bana bakarken neden böyle baktığını anlayamamıştım. Bakışlarım Berfin'e döndüğünde oda kollarını göğsünün altında bağlamış kıstığı gözlerle bana bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ
Teen FictionHayatı bir gecede değişmişti uğradığı ihaneti atlatmayı çalışırken tanrı kaderine müdahale etmiş ve bir gecede hayatı değişmişti. Nerden bilebilirdi harlanan ateşin ona aşkı getireceğini, bir çift kara göze tutulacağını. Ateş adamın sevgisiyle harl...