•SINIR: 250 OY VE 200 YORUM
•
Boşluğun en kuytusu, tandaki uğultuların çıkmazı, kaçıncı gün doğumu bilmem. Evlerden taşıyor soluksuz ağlayışların amirane gürültüsü. Tıkalı kaldıkları sıkıcı ve bunaltıcı bu yerin tembelliğine aldanıp duran silüetler. Farklı biçimde, olağan özellikteki sahtelik, yapmacık kırışıklıklar.
Geniş ve biçimli omuzlar, esmer ten, eğri kafa ve kumrallı, siyahlı saçlar. Buradan kurtulmak için tek bir yaprağı oynatmıyorlardı. Seçim onların. Kapı bir kez açılır ve bir kez kapanır. Son çıkış biletini sıcağın ateşinde yaktılar. Genzi yakan nefeslerin, kaybolan pişmanlıkların çemberindeki avarelikleri. Ellerinde ıstırap kirleri vardı. Soğuk yüz hatlarına sahiplerdi.
Gözleri kırmızı, dudakları solgun ve büzülmüştü. Buruşuk etleri kokmaya başlamıştı. Hayatın yanılgılarıyla büyümek, kara kaplı fırtınalarında savrularak dile gelir tüm yalnızlıklar. Her kaybediş yeni bir umut filizinin yeşermesine denk.
Kalabalık, ruh gürültüsünden ibaret bir gerçekse ruhunu saklı tutarsın. Nefesini kaburgalarının arasında ezersin. Yüreğe kurak anlamını yüklemek yakışır mı bize? Tüm mucizelerin doğuşu orada gizliyken hem de. Sadece bozuk zihinlerin arasına hapsolmuş dengesiz ruhlarız. Bilmediklerimizle yol almak her zaman daha iyi olmuştur.
Bildiklerin hep bir yanılgı torbasıdır.
Kimse bildiğiniz gibi kalmaz.
Saatlerdir koca bir sahada koşuyordum. Drake ise başıma zebellah gibi dikilmiş bir saniye gözünü benden ayırmıyordu. Saniyelik bile soluklanamıyordum yani.
Sözde güçlerimi kontrol etmeyi öğretecekti ve bunun için sabahın köründe beni uyandırmış zorla buraya getirmişti ama tek yaptığım koşmaktan başka birşey değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEYTAN KADEHİ +18
ChickLitTAMAMLANDI "Soyun." Gözlerim irice açılırken dudaklarım aralanmıştı. Gözlerim, simsiyah kanatlarındayken benden soyunmamı istiyordu. O bir şeytandı. O benim öğretmenimdi. O benim sevdiğim adamdı... Ona aşık olmuştum. Bir insan, bir şeytana aşık ol...