•babasının kaderinden kızına•

222 16 6
                                    

7. bölüm gellmiisss

Buyurun, önce oy verin. Sonra bölüme geçin lütfen.

Bölüm içerisinde yorum yapmayı da atlamayın, neler düşündüğünüzü merak ediyorum.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♟️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♟️

Ruh eşsizdi.

Varlığı bilinen bir mucizeydi. Öyle ki insan bedeninde 21 gram yer edindiği söylenirdi.

Acılar ruha devrilir, ruh enkaz altında kalırken en sonunda dayanamayınca bedenden ayrılırdı.

Ruhtan akanı bazı gözler görürdü.

Bu yüzdendir ki gözlerime uzun uzun bakan adam ruhumdan akanı görmek için çabaladı. Bu sefer gözlerini kaçıran ben oldum. Ruhum görülsün istemezdim. Bedenen yalnızlığı ben seçmesem de ruhumun yalnız olması hep tercihimdi.

Göz değsin istemezdim. Çünkü yaralı bir mabetten ötesi değildi. Gözleri yoktu ağlamazdı, kalbi vardı belki de çok kanar çok acırdı.

"Bana öyle bakma." dedim sinirli sesimle. Issız yolda aracı kullanmaya devam ediyordu.

Yollar tenhalaşmıştı. Araf'ın evine yaklaşmış olduğumuz, yollarından belliydi.

Araf'a giden yollar da tenhaydı.

"Nasıl?" derken cevabını biliyordu.

Bana gerek kalmadan kendisi söyledi. "Ruhunu çırılçıplak elime vermeni ister gibi mi?" demesiyle ona döndüm. Tam böyle bakıyordu işte.

"Ruhuma değmesin gözlerin, Araf." dedim uyarır gibi. Sözüme güldü. Aslında olağandışı bir konuşmaydı bu yaptığımız.

Ruh görünmezdi.

Ruh görülürdü.

Bu iki cümle de kendi içinde doğruyu taşıyordu.

"Senden çok ruhun ilgimi çekiyor desem?" demesiyle sırıttım. "Demek ben de ilgini çekiyorum?" diyerek gülmeye devam ettim. Hızla burun kıvırdı.

Şah & Mat  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin