•af•

242 10 4
                                    

Biz geldiiiik.

Bölümler taslakta hazır ama yine de hepsini birden atmak istemiyorum. Çünkü etkileşim yok :(

Bölümlere oy vermeyi ve yorum yapmayı atlamayın lütfeeen. 🩵🩵

Şebnem Ferah, Deli Kızım Uyan.


Affetmek.

Sevdiğin birisini affederdin. Yaptığı hataya, kırdığı kalbe ya da büktüğü boyuna inat affederdin. İçinde taşıdığın sevgi önüne geçerdi her şeyin.

Kırık kalp bile bir yanda affetmek için çırpınırdı. Affedince iyileşirdi.

Ya da iyileşmeyi umarak affederdi.

Ellerim sımsıkı yumruktu.

Yine tırnaklarım avuç içlerime bir oyuk açarken, bir gün o oyuktan düşecektim. Sıktığım o yumruklar, acıyan canım sonum olacaktı.

Araf benden af dilemişti.

Nedeni olmadan, önü ardı yazılmadan bir af istemişti avuçlarımdan. O sırada elleri yaralarımdan geziniyordu. Parmakları en çok kanayan avuç içlerimdeydi. Sanki yumruklarımı sıka sıka affedeceğimi bilir gibi geziniyordu parmakları.

Şaşırmamış, afallamamıştım. Çünkü ne ona güveniyordum ne de seviyordum.

Bir gün, herkesten darbe yiyebilirdim. Bu arkası bilinmese de kesinliği olan bir gerçekti. Şu an yapabileceğim tek şey gelecek olan darbeden kaçınmaktı ama bunu yapamayacak kadar ona ihtiyacım vardı.

Hem benim, hem de içimde yaşama tekrardan ışıklı gözlerle bakan çocuğun.

Sevdiğin birisini affederdin.

Sevdiğin birisinin darbesi acıtırdı.

Ve ben kimseyi sevmezdim. Bu yüzdendir ki sesim çıkmadı.

Bana defalarca beni anla dedi, anlayamadım. Af diledi, affetmem diyemedim.

Eğer diyebilseydim, "Yalnız ardım değil, önüm sağım solum yaralarla bezeli. Darbe mi vuracaksın, arkamdan yapmana gerek yok. Yediğim tüm darbelerde gözlerim o bıçağın girişini de, tekrardan canımdan çıkışını da canlı izledi. Gizli olmadı, göz önünde aldım tüm darbelerimi. En çok kalbime bıçak battı, sesimi çıkartmadım. Bu yüzdendir ki, seni affederim. O bıçağı saplarsın, ardından yarama bir nefes üflersin, seni affederim. Benden kimse af dilemedi, ilk kez sen dilersin. Affederim."

Şimdi aracın içinde gidiyorduk. Aklımda yalnızca onun sözleri vardı. Katledilen ailesi, acısı, kimsesizliği. Kim yapmıştı bunları ona? Neden yaşamıştı tüm bu işkenceyi. Sorularımın cevaplarını alamacağımı hissediyordum. Bu yüzdendir ki sormadım.

Sedece daha çok merak ediyorum.

Kimdi Araf Şah.

İyi ki o insanlardan olmadın dedi bana, teşekkür etti bunun için. Madem değildi o insanlar gibi, ne işi
vardı babam gibi bir adamla. Daha da içimi deşen soru, babam o karanlık dünyasından olmayan birisine beni emanet etmişti, neydi babamın hayatındaki yeri?

Araf'ı ilk gördüğümden bu güne dek hep babam gibi birisi sanıyordum. Eli silahlı, her türlü pis işin içinde, karanlığın ceketini giyinmiş birisi. Ama emin olmuştum ki, değildi onlardan. Silahlardan bile nefret ediyordu. Bambaşkaydı. Uzaktı. Düşmandı o dünyaya. O dünya onun ellerinden canını almıştı.

Şah & Mat  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin