serinin ikinci hikayesinin ilk bölümünü paylaştım. profilimde 'şiddetli ihtiyaç' olarak bulabilirsiniz. (ikinci hikayenin ilk bölümü, adrian ve estelle hakkında spoiler içermiyor) bu hikaye bittikten sonra hız kesmeden devam edeceğiz.
🎞️kehlani*gangsta (orchestra)
Bir saniye bile kendimden geçmedim. Korkmadım. Beni öldürebilirlerdi. Canımı yakabilirlerdi. Ama zihnim kendini Adrian'a şartlamıştı. Onun dışında, kimsenin yaptığı bir şeyi derinde hissetmezdim. Bana zarar veremezlerdi.
Taşınırken, değersiz bir maddeymişim gibi getirdikleri boş depoda yere atarken bile sesimi çıkarmadım. Yediğim yumruk anı dışında, gözlerim bile dolmadı. Sadece izliyor, anlamadığım konuşmaları dinliyordum. Neyi bekliyordum, bilmiyordum. Adrian'ın gelmesini mi? Beni koklayarak bulamayacağına göre, bu imkansızdı. En azından, zordu. Çünkü telefonumu arabadayken dışarı fırlatmışlardı. Cüzdan dışında başka hiçbir şey de taşımıyordum.
Pastamı mahvetmişlerdi. Adrian için aldığım. Elimde olsaydı, sırf bu sebeple hepsini tek tek öldürürdüm. Ve bu konuda inanılmaz ciddiydim.
Bu sakin tavrım, beni kaçıranlardan bazılarının ilgisini çekmişti.
Önümde, dizlerinin üstüne bir adam eğildi. Yerde yan yatarken gözlerimi ona doğru kaldırdım. Bu adamı arabada görmemiştim. Aslında, burada düzinelerce adma vardı ve çoğu da arabada değildi.
"Su?" diye sordu, omuz silktim. "Susamadın mı?" Cevap vermediğimde ağzımdaki bağı çıkardı. Bağı kendi eline sararken konuşmaya devam etti: "Neden burada olduğunu merak etmiyor musun? Ya da kim olduğumuzu?"
Arkasından, arabadayken dilimi kesmekle beni tehdit eden adam yanaştı. Yukarıdan baktı: "Onu konuşmak için mi buraya getirdik yoksa zarar vermek için mi?"
"Fazla heyecanlısın, Sege."
"Bu normal değil mi? Hepimiz öyleyiz. Aylar sonra ilk defa bir şey yakaladık ve Bratva'ya elimiz dolu dönmeliyiz."
"Bu kızı ona götürürsek oradan onun canlısı, bizim de ölümüz çıkar sadece." dedi adam, bağı eline sarmayı bitirerek. Bana baktı. "Estelle'di, değil mi? Ben Fyodor. Bratva'ya hizmet ediyorum. Ne demek olduğunu biliyor musun?"
Başımı salladım. Bratva, rus mafyasının başında olan kişiye hitap etme şekliydi.
"Güzel." Gülümsedi. "Anlamadığımız bir şey var. Constantin Pellegrini'nin, himayesi altında olmayan bir kadının bilgilerine neden sahip olduğu gibi. Seninle neden ilgileniyor? Seni gelini yapmayı mı düşünüyor? Öyleyse niye? Ne özelliğin var? Bana bunun cevabını verebilir misin?"
Çalınan şey benim bilgilerim miydi yani? Benim bilgilerimin Constantin'de ciddi ciddi ne işi vardı ki... Ah, Black ile bağlantılı olduğum için. Siksinler seni Con.
Fyodor sabırla bekledi. Arkasında kıpırdanma olurken elini kaldırdı ve hareketin kesilmesini sağladı. "Constantin'in himayesinde olmayıp ona bağlı olman, seni kaçırmanın hiçbir sorun teşkil etmeyeceği anlamına geliyor. Başına ne gelirse gelsin, bize hesabı sorulmayacak. Ve başına bir şey gelmesini istemiyorsan, iş birliği yapmalısın."
"Bu blyatın bir şey konuşacağı yok. En azından, teşvik edilmeden." dedi, Sege denilen adam. Biri rusça bir şey söylediğinde, konuşan adama döndürdü başını. "Bunu ben de hala düşünüyorum. Bir yumruğu daha kaldırabilecek gibi durmuyor."
Başka biri bana yaklaştı. Gözleri beni ilgiyle izlerken sırıtarak bir şey söyledi.
Sege yüzünü buruşturdu. "Ben yapmam. Görünüşü midemi bulandırıyor."
![](https://img.wattpad.com/cover/342004597-288-k352661.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
şiddetli takıntı
Aktuelle Literatur(0.5) Estelle White, Adrian Black'in takıntısıydı. Asla bünyesinden atamadığı, çocukluğundan beri bırakamadığı, zarar veren bir bağımlılıktı. Adrian, bunun ölene kadar süreceğini biliyordu. Bilmediği şey ise, Estelle'in de ona takıntılı olduğuydu.