super shy, gxg ✔️

15

güney

sabah antremanda canımız çıkmamış gibi şimdi de akşam antremanına kalmıştık, doruk başkanımızın olduğundan beyefendinin isteklerine göre hareket ediyorduk, robottuk biz çünkü asla yorulmuyoruz. bir tur maç yaptıktan sonra ikinci tur için takımlarda yerlerimizi değiştiriyor ve yedektekilerinin bazılarını oyuna sokmaya karar vermişti.

"yavuz boş boş bakma oyuna gir."

"yoruldum ya."

"gir şu oyuna."

genel olarak otoriter biri olduğundan yavuz'u oyuna sokmuştu, yavuz girdiğinde onun yerine çıkacak birisi gerekiyordu, sırayla hepimize baktıktan sonra sadece beni işaret edip başka bir şey demedi. dinlenmek için yerimden ayrıldığımda şaşırmıştım, bana pek iyilik yapmazdı. aklıma geçen gün konuştuğumuz konu geldiğinde kendimi garip hissettim. lan yoksa olabilir mi? çok sert ve ciddi bir duruşu olduğundan onunla konuşmak zordu, benden nefret ettiğini belli ederken aslında hiç homofobik bir eylemde bulunmamıştı, belki de başka bir sebep bulamadığımdan bunu uyduran bendim. bir de şizofren mi oluyorum? bu çocuk çok garip beni de delirtti.

türübünlere baktığımda bizim kızların yerleştiğini gördüm, genelde izlemeye arkadaşlarımız ve sevgililerimiz gelirdi, benim sevgilim yok gerçi, beni koruduğundan beri eren'den köpek gibi hoşlanmam harici aşk hayatım süper. başka aşk hayatım yok ondan.

kızlara el salladığımda onlar da bana gülümseyerek el salladı, şu an maçta eren olduğundan onun için tezahürat yapmışlardı, gülerek eren'e döndüğümde daha enerjik oynamaya başlamıştı, eren'in böylesine şeker olması ondan uzaklaşmama hiç yardımcı olmuyor. her hareketiyle beni kendisine bağlıyor sanki.

maçın ardından sonunda antreman bitmişti, soyunma odasında üstümüzü değiştirirken kendi aramızda muhabbet ediyorduk, hala bazen benden uzaklaşanlar oluyordu ama alışmıştım.

"eren siyah saçlı güzel kız sevgilin mi?" diye sordu on birlerden harun adında bir çocuk.

"o kim kanka?"

"yağmurlarla oturan var ya."

"rüya mı?"

"eren ne bileyim adını?"

"yok lan sevgilim değil, neden?"

"kızlarla gelince sevgilin sandım, yakışırsınız bence bak arkadaş olmadan tavla kızı."

"ne alaka oğlum ya?" dedi eren gülerek geçiştirdi ama harun gidince bir an boşluğa bakıp düşünmüştü.

"ne oldu daldın?"

"rüya bugün gerçekten çok güzeldi, sabahtan beri aklımda ama harun öyle dediğinde garip hissettim."

"kanka ne alaka ya? harun boş boş konuşuyor."

"bilmiyorum güney ya, rüya bana çok farklı geliyor."

"harun diyince mi farklı geldi deli misin?"

"hayır ya bilmiyorum, başından beri ezgi ve yağmur gibi değil işte."

"eren kafanı karıştırma boşuna ondan hoşlanmıyorsun."