27

2.3K 173 72
                                    

yağmur

rüya pek bir şey anlatmamıştı, yaşadığı ani şoktan dolayı çok ağladığından yorulmuştu. tek bildiğim annesi ile ilgisi olduğuydu onun dışında bir şey söylememişti, biraz odasında yalnız dinlenmek istediğini söylediğinde abisi bizim için yemek hazırlıyordu. dördümüz odada kalmıştık, öfkemi kusmamak için kendimi zor tutarken eren'e bakamıyordum.

yaklaşık bir saat önce

ödevleri bitirdikten sonra telefonuma bakmak için uzandığımda şarjının bittiğini fark ettim, bütün hafta kafam karışık olduğundan hiçbir şeye dikkat edemiyordum. rüya'dan vazgeçemezdim ama eren'i de kaybetmek istemiyordum. bize karşı çok sert bir tutumu oluşmuştu ona asla böyle davranmamıştım.  telefonum açıldığında aniden güney'in araması ile telefonu açtım.

"sen nerelerdesin yağmur?"

"evdeyim kanka nerede olacağım?"

"eren seninle konuştu mu?"

"yok, sana bir şey mi dedi yoksa?"

"off, eren niye bunu yaptı ya?"

"eren ne yaptı? güney ne oluyor?"

"çabuk rüyalara gel, rüya iyi değil."

geldiğimde herkes buradaydı ben hariç, telefonum kapalı olduğundan tarık abi bana ulaşamamıştı ama eren giderken de bana haber vermemişti, bana kızgın bile olsa rüya ben hariç herkes geldiğini görünce daha da üzülecekti, zaten bir şok yaşarken tekrar canını yakacaktı.

"ben gitsem daha iyi olur."

"konuşmalıyız eren."

"yağmur gitmeliyim."

"kıza yağmur'un işi var senin için gelmeyecek demişsin, eren ne yapmaya çalışıyorsun, rüya senden hoşlansın diye benden uzaklaştırmaya mı çalışıyorsun? ya ben senin için sevdiğim kız benden hoşlanırken ondan uzak durdum, seni kaybetmemek için şu bir haftadır doğru düzgün konuşamadık bile! sen arkamdan iş çeviriyorsun resmen."

"yağmur," dedi eren sesi titrerken, yüzüme bakmıyordu. "gitmeliyim."

"yüzüme bak eren! seninle konuşmaya çalışıyorum."

"haksız olduğumun farkındayım tamam mı?" dedi kafasını kaldırarak, eren'den asla beklemeyeceğim bir darbe almak canımı çok yakmıştı. onunla kavga edemiyordum bile.

"neden bunu yaptın bana?"

"benden hoşlanmasını istedim çünkü."


"sana inanamıyorum eren ya," dedim dolan gözlerimle, ağlamak istemiyordum. "benim sana verdiğim değeri asla bana vermedin."

"yağmur ben de sana değer veriyorum," dedi bana yaklaşmaya çalışarak, ben geri çekildiğimde durdu. yüzümde sadece acıyan bir ifade vardı. onun için kendimden vazgeçiyordum. "yapmamalıydım ne oldu bilmiyorum, gitmeliyim ben."

"git eren, konuşacak bir şey kalmadı zaten."

"yağmur özür dilerim, kendi gururum yüzünden sizi göremedim."

super shy, gxg ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin